Tommen ile beraber öylece gölü seyrediyorduk. Aramızdaki sessizliği ben bozdum. Sessizlik 'ten hoşlanmıyorum.
(urs)-ee? Hep ben mi anlatacağım?
tommen bana güldü. Gölün kenarında' ki taşı eline alıp fırlattı.
(tom)-benim anlatacağım bir şey yok
Bende ona gülümsedim bir ara gözlerimiz birbirine denk geldi ne yapacağımı şaşırmıştım ikimiz de öylece birbirimize bakıyorduk. Hemen ayağa kalktım. Üzerimi temizleyip söze girdim.
(urs)-ehm.. şey.. Benim gitmem gerek.
tommen bana şaşırarak baktı. Eh tabi böyle bir şey dememi beklemiyordu herhalde.
(tom)-nereye?
(urs)-halletmem gereken bir işim var.
Arkamı döndüm 2 adım attıktan sonra tommen arkamdan seslendi.
(tom)-daha sonra görüşürüz değilmi?
Ona doğru dönüp gülümsedim ayrı gruplardan olabiliriz ama görüşmeyeceğiz diye bir şey yok bence.
(urs)-tabi ki.
Dedim ufak adımlarla oradan uzaklaştım.
Profesör Miltonun yanına gidecektim, test işini sormak için. Aslında biraz ya da baya korkuyordum. Robb ile beraber yarıştığımız o gün kendimi kontrol edememiştim gene aynı şeyi yapmaktan korkuyordum. Merdivenleri hızlıca çıktım hemen Profesörün kapısını tıklattım ve içeriye girdim biraz ani olmuştu. İçeride P. milton ve kocaman dev gibi bir adam vardı. Şaşkın ve meraklı gözlerle dev adamı süzüyordum.
(P.m)-gel ursula! Tanıştırayım bu hudor okulumuzun görevlisi ve çok kıymetli bir dost.
Hiçbir zaman önyargılı biri olmadım. Değişik şeyler her zaman ilgimi çekiyordu.
(urs)-merhaba
(hudor)-merhaba küçük kız. Profesör karanlık orman onun gibi biri için tehlikeli olabilir biliyorsunuz ejderha tapınağı yok oldu bu kızın onu bulacağından emin değilim.
Hey hey! Sen kime küçük diyorsun? Ben küçük değilim bir kere sen devasasın! Sivri zekâ! Anlaşılan bedenin beyninden küçükmüş! Tabi bunları içimden söylüyordum dışardan söylemem için baya bir yürek yemem gerekirdi.
(urs)-ne tapınağı? Orman? Noluyor hiçbir şey anlamadım.
(P.m)-ursula hudorla beraber karanlık ormana gideceksin yıllar önce bu ormanda 3 büyük ejderha yaşarmış dünyanın ve hatta bütün gezegenlerin en büyük en muhteşem en güçlü ejderhaları ayrıca fairlineslerin 3 büyük kralları... Dünyayı ve gezegenleri korumak ve huzuru sağlamak için fairlinesleri yaratmışlardır. Fairlineslerin atası 3 büyük ejderhadır.. Fakat yüzyıllar önce bütün kötülükler fairlinesleri katletmiş ve 3 büyük ejderhayı lanetleyip bedenlerini yok etmişlerdir. Bu ejderhaların Sadece ruhları yaşıyormuş .. Ruhları ise tapınaklarının etrafında geziniyormuş ve son fairlinesi bekliyorlarmış. Türünün son örneği olan.. Tabi bu bir efsane.
(urs)- vay canına! Ama bir dakika nasıl yani? Tapınağın varlığından Emin değilsiniz?
(P.m)-evet ama o tapınağı sadece bir fairlines bulabilir .. yani Ejderha alevine sahip bir yüce peri
Profesör milton'a baktım ne diyeceğimi bilmiyordum ne yapmam gerektiğini de P. milton bunu anlamış gibi yavaşça yanıma gelip elini omuzuma koydu.
(p.m)-inan ursula sadece inan ve hisset o zaman yolundaki ışık senin için parlayacaktır. Abine açıklamayı ben yaparım hudor karanlık ormandaki tehlikelere karşı sana yardım edecektir çok dikkatli olmalısın ursula karanlıktan uzak durmalısın..
P.Miltonun ne demek istediğini anlamamıştım.. tek anladığım koca bir dev ile tehlikeli bir yolculuğa çıkacağımdı.............
......................................................................................
yb istiyorsunuz yazmaya çalışıyorum ama vote olmuyor çok üzülüyorum :( eğer +10 olursa yb gelicek..
��?�:��A�6
ŞİMDİ OKUDUĞUN
VAMPİR LİSESİ
VampiroMerhaba ben ursula.. Abim alvin ile beraber hayatta kalmaya çalışan iki muhteşem varlığız. O bir kurt ben bir vampirim. Koruyucu olmak için gittiğimiz bu okul da hayatımız çok ama çok değişti. Çok şey öğrendik. Aralarında en önemlisi sadakat; idi. ...