Jennie'nin dans bitince ordan koşarak kaçmasının ardından 1 hafta geçmişti. Bu bir haftada kafeye hiç gitmemişti. Utanmıştı.En sonunda kaçmakla hiçbirşey yapamayacağını anlayıp hazırlandı. Hislerini açamayabilirdi belki ama bu Jimini izlemesine engel değildi.
Kızlardan hiçbiri o günden sonra Jennie'yi arayıp sormamışlardı. Bu durumda Jennie'yi üzmüştü. Onlara trip atmayı düşünüyordu.
Kafeye vardığında kafe camından gözükmemek için büyük bir çaba sarf ediyordu. Duvarın arkasına geçip hafifçe kafasını çıkarıp içeriye bakmaya çalıştı. Kafe her zamanki olduğu gibi doluydu ama Jimini göremiyordu. Kafasını geri çekip duvara yaslandı. Derin bir nefes alıp kafasını tekrardan cama çevirdi. Camın arka tarafından ona bakan Chaeyoung ile karşılaşınca neye uğradığını şaşırdı. Chaeyoung onun bu haline gülmeye başladı. Jennie eliyle gelmesini işaret etti. Chaeyoung istediğini yapıp Jennie'nin yanına gitti.
-Jimin içeride mi?
+İyiyim unni sorduğun için teşekkür ederim.
Chaeyoung alaya vurarak konuşmuştu. Jennie hafiften kaşlarını çattı ama cevap vermedi.
+Neden içeriye girip kendin bakmıyorsun unni?
Chaeyoung'un dediği mantıklı gelince hiç düşünmeden kafeye girdi Jennie. Kapının üzerindeki çan çalınca kafedeki herkes kafasını Jennieden tarafa çevirdi.
Jennie etrafta gözlerini gezdirdi ama hiçbir yerde bulamadı Jimini. Üstündeki gözlerden rahatsız olduğu için kenidisini hızlı bir şekilde masalardan birine attı.
Kafedeki herkes bir anda ayaklanıp dışarıya çıkmaya başladı. Jennie ne olduğunu anlamadığı için etrafına bakınıp duruyordu.
Kafenin içinde kimse kalmadığında Jennie de ayaklandı ama arkasından gelen sesle olduğu yerde donup kaldı.
+Ne isterdiniz hanımefendi.
Bu bir soru değildi.
Jennie hızlıca arkasına döndü. Karşısında önlüklü bir Jimin duruyordu. Yüzündeki gülümsemeyi kim görse etkilenirdi.
-Jimin?
Jimin Jennie'ye cevap vermeden mutfağa doğru ilerlemeye başlamıştı.
Jennie yaşadığı şeylerin şokunu yaşarken Jimin konuşmaya başladı.+Gelmiyor musun?
Jennie transtan çıkmışçasına irkildi.
Ve Jimine uyarak arkasından ilerlemeye başladı.Mutfağa girdiklerinde Jennie aklındaki tüm soruları sormak istiyordu ama çekiniyordu. Jimin anlamış olacak ki Jennie'ye döndü.
+Niye buraya geldiğimizi soracaksın öyle değilmi.
Jennie hafifçe başını salladı.
+Bugün ayın kaçı Jennie?
Jennie telefonunu çıkarıp baktı ve Jimine döndü.
-Ocağın 16'sı neden sordun ki?
Jimin, Jennie'nin kendi doğum günü olduğunu hatırlamamasına hafif tebessüm etti.
Jennie ise doğum olduğunu çoktan unutmuştu. Hatırlasa bile Jimin'in doğum gününü bileceği aklına gelmezdi.
+Jennie bana oradan fincan verirmisin?
Jennie, Jimin'in istediğini yapıp fincanı getirmişti ama burada ne yaptıklarını çözememişti. En önemlisi de kafe niye boştu ve Chaeyoung neredeydi.
Jimin elini ensesine koyarak yanında duran Jennie'ye döndü.
+Jennie ben kahveyi nasıl yapmam gerektiğini bilmiyorum.
-Neden kahve yapmaya çalışıyorsun ki. Burada mı çalışmaya başladın.
+Hayır hayır. Öyle değil de... Ben.
Jimin derin bir nefes verdi. Herşeyi düşünmüşlerdi doğum gününde ona kendi elleriyle kahve yapmak istiyordu ama nasıl yapıldığını bilmiyordu. Diğerleri ona yardım etmek istemişti ama Jimin geri çevirmişti. Keşke geri çevirmeseymişim diye düşündü Jimin.
+Beni bölmeden dinle olur mu?
Jennie, Jimin'in ne diyeceğini çok merak etmişti.
-Hı hı.
+Bunu sana önceden söylemek isterdim Jennie ama hiçbir zaman cesaret edip söyleyemedim. Ben seni önceden de tanıyordum. Bunu mu söyleyemedin diyeceksin ama söyleyemediğim şey bu değil. Ben seni... Seni liseden beri seviyorum Jennie. Biliyorum şuan bu dediklerim sana aşırı saçma geliyor belki de bundan sonra benden nefret edeceksin ama ben daha fazla içimde tutmak istemedim.
Jennie duyduklarını sindirmeye çalışıyordu. Tamam önceden tanıyor olabilir di ama sevdiği adam'da onu seviyordu. Herşey çok âni gelişmişti.
+Doğum günün kutlu olsun Jennie.
Bugün Jennie'nin doğum günüydü. Hayatındaki en iyi doğum günü hediyesiydi.
Jimin hiç tereddüt etmeden Jennie'yi kendisine çekerek dudaklarına kapandı.
+Ayıp oluyor ama aile var burada.
Jungkook'un konuşmasıyla birbirlerinden ayrıldılar. Lisa kolunu Jungkook'un karnına geçirip söylenmeye başlamıştı. Jisoo ise yaşanan herşeyi video'ya alıyordu. Geriye kalanlar ise Jungkook'un haline gülüyorlardı. Jennie,Jimin'e karşılık vermemişti. Verememişti. Donup kalmıştı.
Jimin yere çöküp konuşmaya başladı.
+Benimle çıkarmısınız hanımefendi?
Jennie Jimin'in hizasında yere çöktü. Ve Jimin'in dudaklarına yapıştı. Bu Jennie'nin dilinde 'evet' demekti.
Herkes onları tebrik etti. Suga'da onları tebrik etmişti. O da mutlu olmuştu. O gün barda Jennie'nin yanına gitmesinin nedeni onları yanyana getirmekti. Bu plan ise Lisa'dan çıkmıştı. Herşeyi baştan sona birbirlerine anlattılar.
Chaeyoung konuşurken içmek için herkese kahve getirmişti. Yeni çift için çikolatalı cappupcino getirmişti. Onları birleştiren kahveyi.
Günün sonunda herkes mutluydu. Olması gerektiği gibi.
______________________________________
Aslında final yapmayı düşünmüyordum ama kitabın uzayacağını düşündüğüm için erken bitirmek istedim.
Umarım keyifle okumuşsunuzdur.
Hatalarım varsa özür dilerim.
Başka kitaplarda görüşmek üzere kendinize iyi bakın. 💖
______________________________________
ŞİMDİ OKUDUĞUN
COFFEE - JENMİN
FanfictionKafe'den içeri girince burnuna gelen kahve kokusunu içine çekmişti genç kız. Ne kadar kahveyi sevmesede. . . . . . Not: Bu kitap acemice yazılmıştır.