MÇ °1°

124 9 0
                                    

"Hadi Eslem. Cem ağzıma edicek bir hazırlanamadın. "

Of Barkın biraz bekleyemedin dimi yani? Ne yani göz kalemi sürmedenmi geliyim? Çirkin mi oliyim? Ölcem senin yüzünden.

"Bişey dicem, Allah rızası için azcık sus. Senin yüzünden yamuk sürdüm kalemi. "

"Tuvalete düşer inşallah. Üstüne köpekler işesin inşallah. Tam gözüne sürcekken ucu kırılırda gözüne kaçar inşallah. "

"Ne zamandan beri iman aşkıyla dua ediyon? Daha doğrusu beddua. "

"Seninle bir ilişkim olduğundan beri. Yemin ediyorum sana düşmanım oldu tün göz kalemleri. Geçen yine senin şu göz kalemi meselen yüzünden Emre'yle buluşmaya yarım saat geç kaldık. "

"Abartma Barkın o kadar da değil. "

"Tamam belki on dakika, hadi zorlasan beş dakika...tamam kabulleniyorum iki dakika gec kaldık. Haa unutmamak gerekir, göz kalemini almayı unuttun diye rehberimdeki tüm kızlardan göz kalemi dilenmiştim. " Oflayarak banyodan çıktım. "Sende gidip bana alsaydın biryerden. "

"He birde para vercem senin şu zımbırtına. "

"Gerekirse evet. Hem sen boş konusmasana. "

En nefret ettigim şeyi yapıp burnumu öptü ve 'güzelsin' dedi. Söylemesi kolay tabi. Telefonumdan Rihanna'nın sesini duyar duymaz dans etmeye başladım. "Salak salak dans etmeyi bırak da ac şu telefonu. " dedi. Cem arıyodu.

"Efendim gerizekalı. Ne istiyon?"

"Nerdesiniz lan. Hadi. "

"Ya kes önemli sebebimiz var. "

"Senin en önemli iki nedenin var Eslem. Birincisi Barkın, ikincisi göz kalemleri. "

"Çok sağol beni bana tanıttığın için. "

"Neyse uzatma AVMnin arkasina gelin. "

AVM'nin arkasinda terkedilmiş bir ev vardı. İçi grafiti doluydu. Bizimkiler burayı kendi mekanları gibi benimsediler. Evlerinin Depolarındaki koltukları, eski bir bilardo masasını buraya getirdiler. Hatta ve hatta para biriktirip bir yıl içinde televizyon bile aldılar. Nasıl çalınmıyo hala anlamıyorum.

Barkın'ı çekiştirdim. Artık organı olmuş montunu çıkardım, "Al siyahı giy bunu hep giyiyosun." dedim.

"Of hayattan soğutuyon kızım sen. Degistirmicem iste bunu giyiyorum sanane yani. "

"Tamam ne bok yersen ye. "

Yine çekistirerek evden çıkardım salağı. Birde bana diyo Cem ağzıma edicek diye.

Yolda sesimizi incelterek taklitler yaptık. Sarkı söyledik. Birde sesimiz güzel olsa. Yarım saat yürüyünce oraya varırdık normalde ama çok uzun gelmişti bu sefer. Şikayetci değildim çünkü bu mallayken herşey güzeldi. Taa ki evin merdivenlerinde Alperen ve Aylin'i görene kadar. Alay ederek "ne kadarda yakışıyolar degilmi?" dedim. Barkın bana malmısın bakışlarını yollarken içimden anırmak geliyodu.

İçeri kol kola zıplayarak girdik. Fazla kişi yoktu. Sadece Ekin, Serkan ve Cem vardı. Birde dışarıda iki gereksiz. Ekin ve Serkan her zaman pes atıyolardı. Barkın Cem'in yanına gidince Serkan'ın üzerine atladım. Kafasını kollarımın arasina alip sıktım ve sallamaya başladım. Tabiki bana saydırıyodu.

"Allah belanı versin senin. Kalk ulan üstümden. Göremiyom bişey. Kafamdan ne istiyosun ki sen? Senin yüzünden yakışıklı suratımı kaybedicem. Ya al işte. Kendi kaleme gol attım. "

Anırmaya başladım ve Ekin'e çaktım. Ama bu hunharca anırmalarım Cem'in bana vurmasıyla kesildi.

"Cem dayak isteme kardeşim" dedi Barkın.

"Oğlum sen sus len. Bu kız seni bozuyo. Ayrıl şundan. "

"Sanane döl israfı sananee" diyerek olaya atladım hemen. Punctual ben.

İki gereksizin içeri girmesiyle gülmeyi kestik. Barkınla köşedeki yeşil koltuğa gittik. Ayaklarımı kucağına uzattım. Elime telefonu aldım. Zaten herkes birşey ile uğrasıyodu. Özürlü sevgilimin birsürü fotografını cektim. Bir insan bu kadar mı tipsiz olur.Snapchate attım.

İki dakika sonra Serkan sandalyeden düştü. Ama cidden düştü. Bir yandan da "puhahahahah" diye gülüyodu.

"Barkın...Tipe bakahahahahağğ...ya bune ya ouuhahhahha...ya geberiyom birihihihih beni kaldırsııannnnahahajhaha.... Vat is dis? Puahhahahahahah. " Serkan bôyle konuşunca Barkın merak edip yanına gitti. Fotoğrafi gördügünde bana bir bakış attı kalbimi çaldı. Üstüme yürümeye başladi. Bende koltukta yatıyodum. Gıdıklamaya başlayınca kendimden geçtim. Hönkürmeye başladım bu sefer. Sonra şeyine bir tekme vurdum varya Sabri topa vurarken neyse bende onun gibi bişey işte. Bu benzetme garip oldu aman neyse. O acıdan kıvranırken kalktım. Ve bilardo masasının arka tarafına geçtim. Bu beni tuttu resmen dövmeye başladı. Saclarımdan tutmalar mı dersin, ısırmalar mı dersin. Bak anlatırken havaya giriyom o kadar heyecanlı.

"Ama sen bunu bana yapamazsın. Orantısız güç. İnsan sevgilisine bunu yapmaz. "

"Ne yapar peki insan sevgilisine?" diyerek seqsü bakışlarla üzerime gelmeye başladı. O sırada telefonumu arka cebime koydum. Duvarla beni kendi arasına aldıgında nefes aldığımı hissetmiyodum. Gözlerini hiç benden ayırmadan ellerimi aldı ve boynuna doladı. Alperen ve Aylin'de mal mal izliyo. Ne bakıyonuz yani dimi. "Ne bakıyonuuiiizz" diye cidden kuş gibi öttüm. Bunu herkesin içinde yapmak zorunda mıydı? Alt dudağımı dudakları arasına aldı. Üzerime eğildi. Konsantre olamıyodum. Orada eski sevgilim beni izlerken zordu. Ona karsılık verdiğimde eli arka cebimdeki telefonuma uzandı ve kaptığı gibi benden ayrıldı. Şimdi napmak istediğini anlamıstım. Sinirden telefonu elinden öyle bir hırsla aldımki. Koşar adımlarla evden çıktım. Tabiiki arkamdan gelicekti.

M0R Ç0RAPHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin