İSİMSİZ..

TATLISIN :)

Keşke hissetmeydim.

Şimdi.

Birden burnunun dibinde ki Berkan'nın sesiyle kendime geldim. Bu arada ne Berkanmış gözleri süper.

-Daldın gittin. Kendinde misin? Ne düşünüyorsun? Yoksa bir an seni öpeceğimi mi sandın?

İşte bu hiç olmadı. Allah'ım sen beni affet ama güzel bir tokatı hakketti.

Elimi hızla kaldırdım gibi yüzüne indirdim. Ama indiremedim elini havada yakaladı.

-Ooo... Tamam şakaydı. Sert olma.

-"Sert olma" sen dediğinin farkındamısın?

-Evet. Normal bir şey dedim. Varyan bir an içimden geçti ama bu işin disiplinle son bulması beni korkuttu.

-Bence de korkmaya devam et.

Bu lafım üzerine birden pamuğu koluma sürttü. İntikam al8yordu Piç. Acının etkisiyle kıvranmaya başladım. Daha sonra ekimi iki kat sargı beziyle sardı. Başını kaldırdı yarı hayretle yarı dalga geçermiş gibi bana bakmaya başladı.

-Ben de seni sert biri sanardım. Ama yanılmışım. Kalemi kırınca düşündüm ki...

-Ne düşündün? Kalem elimde yanlışlıkla kırıldı. Hem her insan acıya dayanamaz.

-Anladım. Ama hala şaşkınım. İçinde dışın bir değil. İçten her zaman yaralanmış bir kız, dıştan sert ve acımasız bir kadın. Değişik.

Bunu dedikten sonra bana tekrardan hayran hayran bakmaya başladı ve gülümsedi. Bence bir teşekkürü haketti ama şu hayran bakışları olmasa.

-Teşekkürler. Ben gideyim. Ders zili çalmıştır çoktan.

-Tamam. Beraber gidelim. Nedi olsa aynı sınıftayız.

Bunu derken göz kırptı. Amacı ne an-la-mı-yo-rum. Cidden!

Berkandan...

Sınıfa ilk girdiğimde. Dikkatimi çeken en önde oturan kız olmuştu. Çünkü, onu bir yerde görmüştüm. Sonra aldırış etmedim. Hocanın yanına doğru ilerledim. Tam bu sırada kızlar Çığlı bastı. Ya anlamıyorum. Bu kızların topu salak. Hele bir tanesi, beni gözüne kestirmiş sen benimsin havalarında. Ben bu şekilde etrafa bakarken önde oturan kız başını kaldırdı, tam bu sırada onu nerden tanıdığımı hatırladı.

Bugün okula geldiğimde bahçede tek başına oturmuş, şarkı mırıldanıyordu. Mırıldandığı şarkı "Hidranındı". Hidra. En sevdiğim repçi. Ama ben genelde rack tarzındayım. Olsun idolüm " Hidra". Mırıldandığı şarkı gezegen di. Çok severim sözleri çok anlamlı. Ben bu şekilde onu izlerken, tanınsa bir arkadaşı geldi. Ona hayretle baktı. Birden bağırdı. Sinirlendi. Ama sakin kalmayı başardı. Başını kaldırınca onun ağladığını gördüm. Ağlıyor.. Sonra arkadaşıyla fazla hararetli olmasa da tartışmaya girdi. Oturdum dinlemeye başladım. Galiba kızın daha önceden bir sevdiği var mış. Okuldan gidince depresyona girmiş. Sevdiği mi? 99 günden bahsetti. Vay be günleri saymış. Acıklı bir hikayesi olsa gerek. Bir süre sonra göz yaşları arttı. Dayanamadı. Karşısındaki kız arkadaşlarından bahsetti. Bu ona son darbeyi vurdu. Eli ayağı titremeye başladı. Haklı. Arkadaşlarının gerçek yüzünü görmüştü. Ben olsam kavga başlatïrïm. Tabi o erkek değil. Son olarak bir konuşma yaptı. İnanılmaz bir mizahı var. Konuşmasıyla beni emst etti. Aynı benim gibi.... Ne diyorum ben??? Neyse ben buna göz kırptım. İrkildi. Gözleri fal taşı gibi açıldı. Sonra başını eğdi. Tam bu sırada sağolsun hoca bir bağırdı. Anlaşılan gıcık bir hoca. Kızın elindeki kalem birden ikiye ayrıldı. Güce bak be... Yani bu sırada hayran kaldım. Saklamaya gerek yok. Hoca başına gitti. Soru sordu cevap vermedi. Sonra ayğa kalktı. Hocadan izin aldı çıktı. O gittikte n sonra hoca beni sınıfa tanıttı. Ailemin işi yüzünden buraya gelmiştik. Sınıfa açıklama yapıp kendimi tanıttıktan sonra yerime geçmemi söyledi. Ama her yer doluydu. O kızın yanı hariç. Bütün kızlar arkadaşlarını sattı benim için. Sonunda o ilk bağıran kız yanıma geldi.

-Adım Melis. Tanıştığımıza sevindim. Berkancığım istersen yanıma oturabilirsin.

İşte ilk günden yavşıyor. Sinirlendim. Dişlerimi sıkarak

-Teşekkürler. Ben buradaki kızın yanına oturmak istiyorum.

Dedim ve revire giden kızın sırasını işret ettim. Melis biraz sinirlendi ama belli etmemeye çalıştı. Şirinliğini bozmadan-tabi şirinlik konusunda berbat- benle sohbete devam etti.

-Tamam sen nasıl istersen.

Ama gözlerinden kurdurduğu belli oluyordu. Bir türlü başımdan salamadım. Daha benle sohbet etmeye çalışıyor. Tam bu sırada zil çaldı. Kurtuldu diye çığlık atardım ama büyüklük bende kalsın. Melis'in bana sorduğu sorulara cevap vermeden çantayı sırama attığım gibi reviri aramaya koyuldum. Tam koridorda giderken o kızı lavoboda gördüm. Eline peçete tutarak çıkıyordu. Çok inatçı bir kız galiba. Kapının öneünde durdum. Benle karşılaşınca şaşırdı. Hiç sesini çıkarmadı. Dilsiz mi bu? Bundan faydalanarak onu revire götürmeye karar verdim. Revirin nerde olduğunu bilmiyorum ama tahmin yürüttüm. Reviri bulunca kendimi alkışlayasım geldi. Girdirdim içeri. Tam bir şey diyecekti susturdum. Şimdi konuşursa asileşebilir. En iyisi sessiz kalması. Doktor olmayınca ben yapmaya karar verdim. Sedyeyle oturttum. Ben de malzeme aramaya başladım. Kendime yaptıklarından tecrübeliyim. Gitar çalmak zor iş. Bas gitar... Eşyaları bulunca yanına geçtim. Tam kolundan tutacaktım pansuman yapmayı bilip bilmediğimi sordu. Garip. Korkuyordu mu? Bildiğimi söyleyince rahatladı. Bileğinden tuttum. Çekiştirmeye başladı. Yok akıllı durmayacak. Ve biraz daha yarası açık durursa mikrop kapacak. Bende kızların ben de sevdiği şeyi kullandım. Yakışıklılığımı. Yaklaşınca irkildi. Yakından bakınca vav. Ben bu kadar güzel bir kız görmedim. Bu aralar kendine bakmıyor anlaşılan yoksa hoş kız. Siyah büyük gözleri var. S8radan siyah bir göz nasıl böyle dehşet olabilir. Kirpikleri uzun. Şu anda ki kızlardan farklı. Makyaj namına hiçbirşey yok. Cildi temiz ve pürüssüz. Dudakları.... Beni benden aldı. Yani çok kızla çıktım. Öptümde ama böyle bir kızı asla.... Kendimi tutamadım biraz daha yaklaştım. Yaklaşınca fark ettim başka bir şey düşünüyor. Onun o gözleri kalbime saplandı. Yapamam. Beni parçalar. Ona yakın olduğum o saniyeler kalbimin atışı bütün vücuduma hararet yaptı. Yakınlıktan rahatsız olunca elini kaldırdı ama ne yazık ki yakaladım. Sinirlendi. Bnde inadına pamuğu yara yerine değdirdim. Baya acımışki kıvranmaya başladı. O an içimden kendime her türlü küfürü ettim. Aptalım işte. Son olarak elini sargı bezi ile sardım. Sedyeden kalk5ı. Dönüp teşekkür etti. Bende yumaşadığı için sınıfa beraber gitmeyi önerdim. Kabul etti. Tam o sırada adını sormadığım aklıma geldi. Ama o çoktan konuşmamaya yeminli gibi ilerlemeye başladı. Arkadan ona baktım. Fiziği fena değil. Nasıl erkek arkadaşı olmaz. Saçlaranıda tepeden topuz yapmış. Çok şeker. Candy gibi... Şu anda sapık gibiyim. Çok seksi.....

Evet beklettim özür dilerim 17 kişi okumuş. Bu arada yüklediğim müzikleri dinlemenizi öneririm. Tam uyuyor... Sizi çok seviyorum :-*