Okula ilk başladığım günden beri en büyük arzum bir din kültürü öğretmeni olmaktı. Toplumun en masum ve en güzel varlıkları olan çocuklara dinimizin güzelliklerini anlatmak her zaman en büyük hedeflerim arasındaydı.
Yıllarca da bir din kültürü öğretmeni olmak için çalışmış ve dua etmiştim.
Yüce merhamet sahibi olan Allah'ım da benim bu dualarımı kabul etmişti, şuan da Onun izniyle, 23 yaşında, çiçeği burnunda bir öğretmen adayıydım.
Ben kim miyim? Ben, Azra Demirel!
Annemin altın saçlısı, babamın Zümrüt gözlüsü, abilerimin ve Ablamın da küçük cadısı, Azra'ları. Yeğenlerimi de unutmayayım, Onların da biriciği, teyzeleri.
ablam, Ahsen Kılıç!
30 yaşında, evli ve 3 çocuk sahibi. Pardon, üçüz çocuk sahibi.
3'ü de kız.
Hira, Miray ve Hilal.
Abilerim, Osman Demirel ve Oğuzhan Demirel!
27 yaşında ve ikiz olan abilerimin isimlerini tarihe epey bir meraklı olan babam koymuş.
Oğuzhan abimin ismini Oğuzkaan'dan, Osman abimin ismini de Osman bey'den dolayı.
Babam, Metehan Demirel!
58 yaşında, Tonton amcalara taş çıkaracak derecede sevecen bir adamdır kendisi ama sorsanız bir amca olduğunu Özellikle de Tonton bir amca olduğunu asla kabul etmez. Halbuki dede bile oldu yani.
Annem, Sema Demirel!
56 yaşında, aynı babam gibi o da çok sevecen ve tatlı bir kadın.
Ve ben şimdi bu çok sevdiğim ailemden ayrılıp çocukluk hayalim olan mesleği yapmak için Trabzon'a gidiyordum.
Trabzon'un bana öğreteceklerini bilmeden.
Merhabaaaa!
Bu yolculukta da yanımda olursunuz umarım:):')
ŞİMDİ OKUDUĞUN
"ÖĞRETMEN HANIM"
SpirituellesÇocukluktan beri en büyük arzum bir Din Kültürü öğretmeni olabilmekti. Allah'ın izniyle de bunu başardım ve Bavulum ile düştüm yollara. Yeni hayatımın bana neler katacağını elbette ki bilmiyordum. Ama çok iyi bildiğim, söylemekte tek bir tereddüt da...
