~Bilmediğim Yollar ~

300 7 4
                                    

Fikirleri için @melstn ' ye çok teşekkür ederim. İyi ki varsın :)

Söylenmesi biraz zor sır gibi her şey ya da sırrın özelleği bu. Kimseye söylenmez... Ne denli beni rahatsız ediyor bunun bilincinde değilim fakat sanki biraz meraklı hissediyorum kendimi. Yurtta her şey yolunda gibi. Her şeyine alıştım buranın. Arkadaşlarıma, yeni okuluma, idarecilere... Bir tek Barkına alışamadım bir türlü. Şüphe olmasın en iyi arkadaşım. Aynı okuldayız hatta aynı sınıftayız üstelik aynı sırayı paylaşıyoruz. Deyim yeriyse aramızdan su sızmıyor. Her şey bu kadar yolundayken sürekli bir çekingenlik var. Rahat davranmıyor, bazen yalnız kalacağım biraz deyip yatağında dizlerini geriye çekip kafasını gömerek sessizce duruyor. Belki ailesini özlemiştir diyeceğim sonra aklıma onlar benim için öldü dediği geliyor. Sonra, sonra başka bir şey gelmiyor aklıma konuştuğumuz hiçbir şey onu bu kadar sıkıntıya sokacak cinsten şeyler değildi. Peki ya konuşmadıklarımız? Var mıydı böyle şeyler ki? Barkın benden ne saklayabilirdi? Bugün birlikte vakit geçirsek belki çok daha iyi olur. Barkın'ın yanına gidip ona da sormalıyım.

-Hey! Barkın, bugün okula gitmeyelim.

-Ne yapalım peki?

-Bilmiyorum biraz gezelim falan işte. Kafamız dağılmış olur biraz, dersler çok sıktı zaten.

-Tamam o halde. Nereye gidiyoruz?

-Yani belirli bir plan yok ayaklarımız bizi nere götürürse işte.

-Öyle olsun bakalım.

Barkın'ın Anlatımı

Her şey yolunda belki bir çoğunun gözünde. Neşeli, tebessümlü, mutlu... Yanılıyorlar, Barkın sadece dışarıdan böyle görünür. Kimse bilmez içimde neler olup bitiyor. Aklımdan bir bir neler geçip gidiyor. Hayallerimin arkasında kimler var. Hiçbirini bilmezler. Bazen sessizce bir köşede oturuyorum, izliyor beni görüyorum. Söylemiyorum ne olduğunu, bilsin istemiyorum. Aynı şeyleri yaşamaktan korkuyorum.  Özgüvenimi ne zaman kazanıcam bilmiyorum lakin ansızın ortaya çıkması istediğim tek şey şu an için. Anlatamadığım o kadar şey var ki kelimeler yetmiyor, giderek sessizleşiyorum. 

Bugün Tan gezmek istedi biraz, ben de onu kırmak istemedim hem benimde biraz rahatlamaya ihtiyacım var. Yaşadığımız yerden uzaklaşmıştık, birkaç otobüse bindik. İnanmıyorum burası çok güzel bir yer. Eski binalar var burda, her yer ağaçlık. Tan kolumu dürtüyor.

-Görüyor musun şurdaki evi. 

-Evet, çok güzel. Yanı başında bir deniz olsa yalı diyeceğim.

-Kesinlikle! Buraya eskiden gelirdim hep ve bu evi çok seviyorum. Ahşap oymaları beni her zaman kendine hayran bıraktırır. Evden kaçardım bazen, buraya gelirdim. Bütün sokakları dolaşırdım, kaybolasıcasına.

-Vay, çok etkilendim ya. İstersen gidelim burdan iyi gözükmüyorsun.

-Olur, gidelim.

Tan'ın aklından neler geçti bilmiyorum fakat gözünden yaş geldiğini gördüm. Duygularına hakim olamadı kesin. Biraz yürümek en iyisi. 

-Buralarda kafe gibi bir yer var mı Tan? Oturalım artık bir yere.

-Aaa, olması gerekiyor. Şu çınarın arka kısmında çok güzel bir yer var oraya gidelim.

-Tamam, takip ediyorum seni.

Bahçeli, yemyeşil bir kafeye getirmişti Tan bizi. İkimiz de aç değildik. Kahvelerimizi söyledik ve yudumlamaya başladık.

-Barkın.

-Efendim Tan.

-Aslında bugün gezmek istememdeki neden... Seni sürekli olarak ağlayarak görüyorum. Bi' köşeye sinip kendini içe çekerek oturuyorsun. Neden böyle yapıyorsun?

-Bir şey olduğunu düşünmüyorum. Bu benim genel ruh halim. Kendimi böyle daha rahatlamış hissediyorum. 

-Başka bir şey yok değil mi? Yani o şekilde ağlıyarak nasıl rahat buluyorsun ki kendini?

-Buradan çıkalım mı?

-Tamam, istiyorsan sessiz bir yere gidelim.

-Çok daha iyi olur.

*Tan*

Korkmaya başladığımı söyleyebilirim. Bir şey sakladığını biliyorum fakat... Bilmiyorum bilmiyorum. Neden kafeden çıkmak istedi anlam veremedim. Sonra sessiz bir yere gitmek. Amacını anlamış değilim. Bir park var burada en iyisi oraya gitmek. Sözünü kesmeden dinleyeceğim onu.

Barkın'ın Anlatımı

Geldiğimiz yerde bir banka oturduk. Tan bana dönmüş anlat dercesine gözlerime bakıyordu. Artık daha fazla dayanamayacaktımm. Ok yaydan çoktan fırlamıştı bile. İçimden ne geliyorsa yapmaya karar verdim.

-Tan, bazen gözlerimi kapatmak istiyorum. Belki her şey düzelir diyorum. Sabah uyanıyorum ve her şey yine yerli yerinde buluyorum. Hiç bir şeyi kıpırdatamıyorum yerinden, oynatamıyorum. Çıkmıyor işte bir türlü aklımdan, öylesine yer etmişki silemiyorum hiçbir şekilde. Beceremiyorum boşvermeyi. Sonunun ne olacağı umrumda bile değil. Her başlangıcı özel kabul ettim ben. Hangi konuda olursa olsun gözlerimi kirlerden arındırarak baktım olaylara. Söyleyemediğim bir çok şey oldu, hepsini tuttum içimde ben. Bıktım artık bunları yapmaktan. Anlam veremediğim, bazen bilinçsizce çok mutlu olduğum anlar oldu. Farkına sonradan vardığım. Ve kendimle her zaman gurur duydum ben. Kendimi reddetmekten vaz geçtim artık. Beni ben olarak yaşamayı kabullendim. Aşığım işte aşığım sana anlıyor musun? 

Hep o öpmek istediğim dudaklara baktım, bekledim. Biraz daha yaklaştım ona. Dudakları artık benim dudaklarımdaydı. Nazikçe öptüm onu, o ise bir tepki vermemişti. Dudaklarımı ondan ayırdığımda yüzüne baktım. Şok olmuştu, bunu beklemiyordum. Utanmıştım, gözlerimden yaşlar süzülmeye başladı. Kalktım, koşmaya başladım. Koşmaya, sonunu bilmediğim yollarda...

*************

Sevgili okuyucularım çok teşekkür ederim. Düşüncelerinizi lütfen benimle paylaşın :)

İMZAHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin