~6.Bölüm~ Özür

556 40 12
                                    

Şimdiden 1,1K olduk. Hepinizi çoook seviyorum. Vote ve yorumlarınızı bekliyorum. Öpüldünüz :*

Önceki Bölümden,

" Onlar masum değiller Nefes, sana zarar verebilecek kadar büyüklerdi. Değil sana zarar veren, vermeyi düşünenlerin bile benden çekecekleri var. Sana zarar verebilecek herkesten seni koruyacağım."

Bu da ne demekti şimdi? Nereden çıkmıştı? Bu adamı çözmem uzun zamanımı alacaktı. Ama umarım o kadar uzun zaman burada kalmazdım. Ruh halinde bu kadar iniş çıkış olan bir insan daha görmedim. Bana bağırıp, yanıma nazikçe gelmesi; önce dalga geçip gülerken, birden ciddileşmesi... Ne yapmam gerekiyordu? Ama bunların üstünde fazla durmadım. Bu söyledikleri hakkında çok fazla fikir yürütemiyordum. Bana kalırsa beni koruması gereken tek kişi kendisiydi. Çünkü bana ne yapacağı hakkında hiçbir fikrim yoktu diye düşünürken, bir yaşam belirtisi göstermem için bekleyen Doğu'ya baktım ve bir şeyler söylemem gerektiğini fark ettim.

"Bu da ne demek şimdi?" diye sordum.

"Boş versene. Hadi sen acıkmadın mı sana bir şeyler hazırlayalım."

Normalde bu konu üzerinde epeyce dururdum. Ama söylediği şeyde haklıydı. Gerçekten çok açım yerdeki fareleri bile yiy- Ah hayır yiyemezdim o kadar da değil.

"Acıktım ama maalesef harika mutfağında(!) yenilebilecek türden hiçbir şey yok."

"Nasıl olmaz ya? Sen bulamamışsındır." Dedi. Bende meraklı gözlerle acaba bir şeyler bulabilecek mi diye bakınıyordum.

"Şey, galiba pek bir şey yok. Alışverişe çıksak pek fena olmaz."

"Bende geleceğim yani öyle mi?" dedim. Gözlerimden büyük bir ışık çıktığını tahmin ederek.

"Evet, Nefes. Hadi hazırlan. Çıkarız birazdan" dedi.

"Yalnız bir şey diyeceğim. Ben böyle mi gideceğim?

" Ah, onları tamamen unutmuşum. Tamam, çıkmışken sana da bir şeyler alırız olur mu? Şimdilik benimkilerden bir şeyler giy."

"Tamam." Dedim neşeli bir sesle. "Teşekkür ederim."

Tepkime şaşırmış olacak ki, ilk kaşlarını çattı sonradan hafifçe gülümsedi. Gerçekten çok heyecanlanmıştım. Çünkü o lanet evden kaçma faslını falan saymazsak, aylardan beri ilk defa dışarı çıkacağımı söyleyebilirim. Ve çok uzun zamandır ilk defa kendim için bir şeyler yapacağım. Diye düşünürken acayip şekilde sırıttığımı hissettim. Ve karşımda bana aptal aptal bakan Doğu'yu görünce sırıtmayı kesip, bana verdiği odaya gitmenin mantıklı olacağını düşündüm. Giyindiğim zaman eski bir alışkanlık olarak aynaya bakmaya gidiyordum ki, yüzümün halini tekrar görmek istemeyeceğimi düşündüm.

...

Hazırlanıp evden çıktığımızda, kapıda ki 4 tane korumayı görünce şaşırdım. Doğu onlara bir şeyler söyledi ve ben Doğu'ya açıklama yapması için bakarken, olayların ciddiyetinin farkına varmıştım. 'Peki, biz nasıl dışarı böyle rahat çıkabiliyorduk?' Diye düşünmeden edemedim. Önümden giden Doğu, önce benim kapımı açtı. Ve kemerimi takmaya çalıştı. Kemeri tutarak, ben yaparım dercesine baktım. Anlayıp, kapımı kapattı ve şoför koltuğuna geçti. Kemerini taktı ve bende takmış mıyım diye kontrol etti. Birkaç telefon görüşmesi yaptı. Genelde olduğu gibi, ne işler çevirdiğinden haberim yoktu. Sormak istedim ama tersleyebileceğini düşünerek, sustum. Olan biteni anlamak için artık kendimi yormamam gerektiğini düşündüm ve etrafı izlemeye başladım. Yan taraftaki dikiz aynasından arkamıza baktığım anda 3 tane siyah cipin bizi takip etiğini gördüm. Arabaların hepsinin siyah, aynı marka ve aynı modelde olması beni biraz endişelendirmişti. Yaşadığım o kadar olaydan sonra biraz paranoyaklaştığımın farkındaydım ve bunu inkâr etmiyorum.

NEFESİM OLDUĞUN İÇİNHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin