Yazın Aşk Başkadır.

20. YAB

____

"EGE" dedim ve kimse görmeden gözümdeki yaşı sildim.

"Siz tanışıyor musunuz?" dedi Eda. Boraya döndüm ve belli etmemesini umarak cevap verdim.

"Hayır. Sadece bir arkadaşıma benzettim."

"Hııı anladım ismi Ege ama Amerika'dan yeni geldi zaten görmemen normal." deyince zorlada olsa gülümsedim.

Eda'yı görünce gülümsedi. Gözlerimiz buluştuğundaysa gözündeki gülümseme söndü. Yanımıza geldiğinde Eda'yı öptü ve Borayla beni baştan aşağı süzdü. Bora bozulduğumu anlayınca elimden tuttu.

"Merhaba ben Çakıl." dedim boştaki elimi uzatarak. Şaşırdı ama belli etmeden cevap verdi.

"Ege" dedi elimi sıkarken.

"Bora." dedi Borada. Ege elini uzattı ama Bora karşılık vermeyince elini çekti.

-EGE-

Burada olmalarına şaşırmamıştım çünkü buraya geleceklerini biliyordum. Amerikaya gittiğimde Çakıl'ı unutmaya çalıştım onun diğer kızlardan bir farkı olmadığını sanıyordum fakat yanılmıştım. Bora ne kadar ondan uzak durmam için uyardıysa da dinlemedim. Bunun sonuçlarınada katlanmam gerekiyordu. Karşımda mükemmel elbisesiyle daha da mükemmel olan kıza baktım.

"Merhaba ben Çakıl." diyen eski sevgilime baktığımda ne yaptığını anlayamamıştım. Şaşırsam da hemen eski halime dönüp cevap verdim.

"Ege." dedim ve elini sıktım.

"Bora." dedi Borada. Samimi olmayan gülümsememi takınıp elimi uzattım ama o her zaman ki Boraydı. Ne yapacağı belli olmazdı ve yine elimi sıkmayarak bunu göstermişti.

"Sevgilim çok tatlı bir çift değil mi?" diyen Edaya baktım. Onu sevmiyordum. Fakat iyi bir arkadaştı. Onun Çakılla iyi geçineceğini düşünerek yaklaşmıştım ve oda kısa sürede bana aşık olmuştu.

"Evet canım öyleler." dedim. El ele tutuşan Bora ve Çakıla bakarak. Bora ben Amerika'dayken elini hızlı tutmuştu anlaşılan.

-ÇAKIL-

"Evet canım öyle." diyen Ege'ye baktığımda zorda olsa gülümsedim.

"Dans edelim mi?" diye sordu Eda, Egeye.

"Olur." dedi ve piste doğru ilerlediler. Hızlıca Boraya döndüm.

"Amerikaya gittiğini söylemiştin." dedim sinirle.

"Gitmişti. Biletini bile ben aldım." diyen Boraya baktım.

"Gitmek istiyorum." dedim çantamı alarak.

"Saçmalama böyle bir şey yapmam. Ondan kaçacak mıyım." dedi Bora. Gülümsedim.

"İyi o zaman sen kal." dedim ve kendimi dışarıya attım zaten çok geçmeden birisi kolumu tuttu. Yüzüne bakmadan kokusundan Bora olduğunu anlamıştım.

"Kaçacak mısın gerçekten?" dedi gözlerimin içine bakarak.

"Kaçmak değil." Dedim. "Sadece yüzünü görmek istemiyorum ve ona karşı nasıl davranmam gerektiğinide. Onu sevmiyorum. Beni aniden bıraktığı için kızgınım sadece." Diye devam ettim gözlerinden ayırmamıştım gözlerimi.

"O zaman İzmir'e dönmek ister misin.?" dediğinde güldüm.

"Onun gibi yapıp kaçmayacağım hatta tam tersini bile yapabilirim." dedim.

"Nasıl yani?"

"Sana söylersem izin vermeyeceksin ama bilmezsende benden nefret edeceksin. O yüzden söylüyorum. Egeyle tekrar eskisi gibi olacağım. "