Üvey Abilerim

7. Bölüm

Tae: Ne olur tabiki de biliyorum!
Jungkook: O halde düzgün dur!!
Tae: Nasıl durmam gerektiği seni ilgilen-
Y/n: Yeter!! Şimdik bunların hiç biri yaşanmadı, ve herkes içeri gidiyor. Tamam?
Tae Jungkook: Tamam

Hiç bir şey demeden içeri girip yerlerimize oturduk. İçerdekinlerin umrunda değildik. "Boş yere burda oturuyorum. Şu an ne güzel So Ra ile oturuyor da olabilirdim!" Demeye başladım. Sıkılmış bir şekilde otururken telefonum beni kurtarmak için çalmıştı adeta. Ama tek sorun arayan kişi teyzemdi. Hafif sırıtarak masadan kalktım. Odama çıkıp telefonu açtım.

Teyzem: Ah y/n sonunda açtın.
Y/n: Üzgünüm. Misafirler varda.
Teyzem: Ohh? Kim ?
Y/n: Tanımıyorum ki. Teyzeciğim tam vaktin de aradın. Eğer biraz daha otursam sıkıntıdan patlardım  kesin.
Teyzem: Sen yardım iste ben her zaman senin yanındayım Ha bu arada Sangwoo geldi
Y/n: Ohh cidden mi??
Teyzem: Evet. Ama seni sorup gitti. Her halde seni çağırdığımı sandı.
Y/n: Söylediğin için teşekkürler teyzecim. Ben sonra ona sorarım. Sen neden beni armıştın?
Teyzen: Ben seninle birlikte  yarın bir şeyler yapmaya gidelim mi diye sorucaktım?
Y/n: Çok isterim.
Teyzem: Yarın görüşürüz o halde. Hoşçakal
Y/n: Byee

Hemen Sangwoo'ya mesaj attım

Whatsapp

Y/n:
Sangwoo teyzemin yanına gitmişsin?

Sangwoo:
Ha evet.
Noldu?

Y/n:
Onu benim sormam lazım.

Neden gece gece teyzeme gidip beni sordun??

Teyzemin bir çok şeyi hemen yanlış anladığını biliyorsun

Sangwoo:
Napiyim?
Seni bin kere aradım telefonu bir türlü açmadın.

Y/n:
Ahh tamam.
Neyse ben kapatmalıyım.
Byee

Sangwoo:
Bye

Telefonu kapatıp yine aşağı indim. Yerime oturduğum da gözler bi anda benim üstümde olduğunu fark ettim Neden bana baktıklarını anlamaya çalışmak yerine direk "Noldu?" diye sordum.

Babam: Az önce yani sen yukarı çıktığında hocan aradı

İçimden; "Aha y/n şimdi s*çtın. Ne diyeceksin bakalım?" Diyordum. Tae'nin bana korkunç bir şekilde baktığını görünce cevap verdim.

Y/n: Eee ne dedi?
Babam: Son zamanlar da notlarının 60 ve aşağsısı olduğunu öğrendim?
Y/n: .....
Babam: Bu konu hakkındaki şey demek istemez misin?
Y/n: ......
Babam: Umarım o sınav notlarını düzeltirsin. Aksi taktirde sana evde eğitim yaptıracağımı söylemiştim.
Y/n: Ha-ha-
Tae: Acaba böyle ailevi bir meseleyi sonra mı konuşsak babacım?
Babam: Eninde sonunda konuşucaz. O yüzden tamam.

Derin bir iç çekip Tae'ye baktım. Ve hafif sırıtarak "teşekkür ederim" der gibi bir bakış attım. O da kafasını onaylayacak şekilde salladı.

(Saat 20:49)

Herkes sofradan kalkmış bu sefer koltukta oturuyordu. Sadece boş boş oturup onların konuşmalarını dinledim.

(Saat 22:30)

Sonunda bütün misafirler gitmiş, sessiz odam da tek başıma oturuyordum. Ama bu sessizlik uzun sürmemişti. Babamın sesi ile bütün sessizlik bozulmuştu. Tabi beni tek korkutan şey "kızım/oğlum" değilde "y/n" diye çağırmasıydı. Korkak adımlarla aşağı indim. Babam tekli koltuk da oturmuş Tae ve Jungkook da yanında ki koltuğa oturmuştu.

Babam: Sonunda geldin?
Y/n: ........
Babam: Şimdik soruyorum. Sınavların neden son zamanlar da 60 ve altı? Y/n sen 90'nın altında puan almazdın?
Y/n:  Sadece son zamanlar da dersleri biraz boşaldım. Üzgünüm.
Babam: O halde bundan sonra dersleri yapman için Tae ve Jungkook başın da bekliycek.
Y/n: Ama ba-
Babam: Benim dediğim olucak. Zaten yarın sabah gidiyorum.
Jungkook: Nereye?
Babam: Sanane. Hadi yatın sizde.

Diyip odasına doğru ilerledi. Bense hayatımın ne kadar kötü olabileceğini düşünmeye çalışıyordum. Sokakta ki bir çok kişi Tae ve Jungkook'u çok yakışıklı buluyordu. Evet yakışıklılar ama eğer böyle  bir hayat geçiriyorsan, kötü.

Odama gidip telefonu aldım. Yorgun bir şekilde kullaklığımı da alıp müzik dinlemeye başladım. Zaten kısa süre içinde uyuya kalmışım.

(Saat 11:21)

Sabah uyandığım da yatağımın başında ki kıyafetleri gördüm. Muhtemelen Tae veya Jungkook koymuştu. Giyinip bakımımı yapıp aşağı indim. Telefonumun şarjı yoktu. Hemen şarja takıp telefonu açtım. Teyzemden gelen 2 cevapsız aramayı silip mutfağa gittim. İçeri girdiğim de  Jungkook ve Tae'nin başları eğik ama gözleri ile bana bakarken cidden korkutucu bir görüntü vardı. Bir şey demeden oturup yemek yemeye başladım.

Tae: Teyzen ile dışarı mı çıkıcaksın?
Y/n: Evet. Sorun mu var?
Tae: Yoo. Sadece sordum.

(Saat 11:59)
Masadan kalkıp üstümü değiştirmeye başladım. Üzerime sweatshirt altıma kot pantolon giyip aşağı indim. Telefonun şarjı 92 olmuştu. Bende oturup televizyon izlemeye başladım Jungkook gelip kumandayı elimden aldı.

Telefonun şarjı dolunca telefonu cebime koyup çıktım. Teyzem ile parkta buluşucaktık. Parka doğru ilerlerken yoldan geçmek üzereydim. Parka yaklaştığım için teyzemi arayacaktım. Ama ummadığım bir şey oldu. Bir kaza...

Uyandığım da beyaz bir odadayım. İlk başta ne olduğunu anlamaya çalıştım. Ama gözlerimi bir türlü açamıyordum....

Yazar: Allah benim belamı vermesin. Amin. Çok güzel bir bölüm oldu cidden ha😑 Olsun yaa. Umarım beğenirsiniz.
Byee