Bölüm 6-Dışarıda

698 14 4
                                    

Yalnızlık duygum bir kez daha ağır basıyordu.Düştüğüm yere oturdum,derin bir nefes aldım ve cebimdeki haritayı çıkarıp incelemeye başladım.Önce olduğum bölgeyi buldum.Ardından Bourbon'un söylediğini nasıl yapacağımı araştırdım.Haritayı dikkatlice inceledikten sonra rotamı çizdim ve sağ elime haritayı sol elime silahımı alarak yola koyuldum.Önce göçükten çıkmak için bir yol aradım.Biraz ilerledikten sonra tırmanabileceğim alçak bir yer buldum.Ufak bir uğraş sonunda yüzeye çıktım.Bourbonun bahsettiği binayı görebiliyordum fazla uzakta değildi.Önümdeki yol göçüklerle dolu olduğundan yürümesi bir hayli zordu.Etrafta berbat bir koku vardı ve bu beni rahatsız ediyordu.Bu kokudan kurtulmak için hızla binaya doğru ilerledim.Biraz zahmetli bir yolculuğun ardından binanın önüne geldim.Yıkık ve ürpertici bir yerdi.Girişi otel girişine benziyordu.Önümde camları dağılmış bir döner kapı vardı.Kapıyı ittirdim ve içeri girdim.Evet,yanılmamıştım.Burası bir oteldi.Etrafta parçalanmış koltuklar,masalar ve resepsiyon gibi yerler vardı.Hava gittikçe kararıyordu acele edip Bourbon'u bulmam gerektiği aklıma geldi ve arka çıkışı aramaya başladım.Koridora doğru ilerlediğimde bir yaratık sesi duydum.Kafamı çıkarıp bir baktım ve koridordaki yaratığı gördüm.Birini yakalamış cesedini parçalıyordu.Dikkatini tamamen oraya vermiş gibiydi.Görünmeden geçebilir miyim diye düşündüm.Denemeden öğrenemezdim iki türlüde onunla savaşacaktım.Hafif bir hamleyle koridora girdim.Ayak ucuyla sessizce yürümeye başladım.Beni farketmediğini sanıyordum ama yanıldım.Biraz ilerledikten sonra arkamdan yüksek bir sesle uludu.Bu ses içimi soğutmaya yetmişti bile.Arkamı döndüğümde bana dönmüş ve bakışlarını üzerime dikmiş olduğunu gördüm.Hareket edemiyordum.Tüm vücudum bu korkuyla dolmuştu.Bu yaratık diğerlerinden farklıydı,derisi beyaz renkliydi ve diğerlerinden çok daha iriydi.Ben onu incelerken üzerime doğru yürümeye başladı.Kanım donmuştu,yaratık tam önüme geldi ve gözleriyle vücudumu süzdü.Ardından arkasını döndü ve avına doğru ilerlemeye başladı.''Bu fırsat bir daha gelmez'' dedim ve arkamı dönüp koridorun sonuna kadar koştum.Sağ tarafımda üst kata çıkan döner merdivenleri gördüm ve buradan ilerledim.Bir üst kata çıktım ve bu katta yürümeye başladım.Bir odaya girdiğimde gözlerim karardı ve beynimin içinde bir takım sesler oluşmaya başladı.Sersemledim ve kendimi kaybettim.Etrafımda neler olduğunu göremiyordum sadece aklımdaki sesi duyuyordum.ince ama yüksek bir ses ''KURTAR'' diyordu.Bir kaç kez bunu tekrar ettikten sonra ''HAYAT'' dedi.Bu iki kelimenin ardından beynimin rahatladığını hissettim ve kendimi toparlayıp yoluma devam ettim.Bir kaç odayı daha dolaştıktan sonra uzun bir koridora geldim.Koridorun sonundaki duvar yıkılmıştı,sanırım çıkacağım yer burasıydı.Çıkışa doğru ilerledim ve dışarı çıktım hava kararmıştı ve kar yağıyordu.Çıktığım yer yüzeyin üstündeydi.İkinci kattan çıktım ve yıkık taşlardan yüzeye indim.Karşımda ufak bir bina vardı ve üzerinde yaratıklar vardı.Onlarla savaşacak ne halim ne de gücüm vardı.Bu yüzden eğilerek sessizce binaya girdim.Kapıda girer girmez bir yaratık üzerime atladı ve beni ısırmaya çalıştı.Sol elimle kafasından tutup yere fırlattım ve belimdeki bıçağımı çıkardım.Yaratık bir kez daha üzerime atlamaya çalışınca bıçağımı boynunun alt tarafına soktum ve parçaladım.Ardından toparlandım bıçağımı elime aldım ve içeri doğru endişeli bir şekilde ilerlemeye devam ettim.Fazla dolaşmama gerek kalmadan evin arka kapısından dışarı çıktım.Sağ tarafımda bir tır vardı ve etrafında çatışma olduğu çok belliydi.Kasasında bir şey bulabilir miyim diye inceledim ve biraz cephane ve gaz maskesi için filtre buldum.İhtiyacım olan bir kaç erzağı da aldıktan sonra tırdan indim ve yüzeyde ilerlemeye devam ettim.Binada yaşadığım olay tekrar gerçekleşti.Beynimde yine bir ses fısıldıyordu,ama bu sefer ''O ÖLÜMÜ DURDURABİLİR'' dedi.Sersemlemiş bir şekilde ilerliyordum ki bir parka geldim.İlk başta korkunç bir yer gibi gözüktü ama gözümü kapatıp açtıktan sonra parkın eski halini gördüm.Evet,yeşil çimenler,temiz banklar parkta oynayan çocuklar vardı.Ardından bir ses daha duydum ''ONLARI NE BEKLİYOR ?'' Bu sesten sonra park tekrar yıkık ve boş haline döndü.Sanırım bir hayal görmüştüm.Ama bu ses ne demek istiyordu ?.Başım ağrımaya başlamıştı.Hemen Bourbon'u bulmalıydım.Haritamı çıkardım ve rotama baktım.Yine bir evin içinden geçip arka tarafına çıkmam gerekiyordu.Bunda gerçekten sıkılmıştım ama Bourbon bu binanın arkasında bekliyor olabilir umuduyla girdim.Binada biraz dolaştıktan sonra arka çıkışı buldum.Binanın kapı tarafı çökmüştü bu yüzden ikinci camından çıkacaktım.Camdan dışarı baktığımda yüzeyde yaratıkların olduğunu gördüm.Arkama yaslandım ve derin bir nefes aldım.Bu sırada uzaktan ateş sesleri gelmeye başladı.Bourbon'du bu.Tam üç el ateş etti ve ses oldukça yakından gelmişti.Bu umuttan aldığım cesaretle haritama son kez bakıp cebime koydum ve silahımı doldurup yüzeye çıktım.Yaratıklar sesin geldiği yöne doğru gitmeye başladılar bende onları sessizce takip ettim.Bir süre yol aldıktan sonra tam arkamdan bir iblis çığlığı geldi.Ben daha dönüp bakamadan sırtımdan tutup fırlattı ve kara gömüldüm.Üzerime doğru gelecekken tekrar silah sesleri geldi ve iblis beni bırakıp sesin olduğu tarafa doğru yöneldi.Son bir hamleyle yerden kalktım ve acı içinde bir köşeye çömelip yardım malzemelerimi çıkardım.Bandajı buldum ve belimden çevirerek yaralandığım yeri kapatacak şekilde bağladım.Bu acımı biraz daha azaltmıştı ve önümde çok az bir yol kalmıştı.Malzemeleri toparlayıp ayağa kalktım ve yürümeye çalıştım.Biraz ilerledikten sonra çok yakından gelen bir insan sesi duydum.Kalan son kuvvetimle duvarın arkasına doğru ilerledim ve başardım.Bu Bourbon'du.Ölü bir askerin cesedini inceliyordu.Yaklaştım ve elimi omzuna attım.Elimden tuttu ve kolumu çevirdi.''Bourbon benim,Artyom'' dedim.Gözlerini iyice açtı ve tebessüm ederek ''Ödümü kopardın,becerdiğine sevindim öbür tarafa gidici olduğunu düşünmeye başlamıştım'' dedi ve bir kahkaha attı.Sonra ekledi ''Aferin , neredeyse geldik sadece bir avlu kaldı ! '' dedi ve son bir kez yüzeyde koşmaya başladık.!

                                                                                       

Metro 2033 - Son Işık Dimitry GlukhovskyHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin