|22| Oksijen ve Hayat Suyu

3K 296 201
                                    

😭| Yorumlar emojilerle dolsun..

×

Babam hızla yanımıza gelerek Taehyung'u kolundan tutup kaldırdığında, Taehyung diretmeden karşısında durmuş ve söyleyeceklerini beklemişti.

"Bir daha onun yanında seni görmek istemiyorum. Ki eğer görürsem.. Seni polise şikayet ederim!"

Taehyung hiç bundan etkilenmemiş bir surat ifadesiyle babama bakarken, gözlerindeki perde yavaş yavaş kalkmış ve babamın onu tuttuğu koluyla kapıya doğru sürüklemesiyle hüzün ortaya çıkmıştı.

"Bay Park lütfen engel olmayın; Jimin'i görmeden, sesini duymadan nefes alamam ki. Karşı gelmeyin, ne olur."
Taehyung saygısından dolayı hâlen daha babamın ittirişini kabul edip demir kapıya doğru ilerlediğinde, arkalarından hızla koşmuştum.

"Baba onu sevdiğimi söylüyorum sana, neden hâlâ böyle davranıyorsun? O olmadan ben yaşayamam, ona aşığım neden anlamak istemiyorsun?!"
Kolunu tutup sarstığımda, bana öfkeye bürünmüş bakışlarından atmış ve Taehyung'u kapının önüne çıkarmadan derin sesiyle konuşmuştu.

"Birbirinizin oksijeni ve hayat suyu olmayı ne kadar da çabuk öğrenmişsiniz! Aşkmış.. Peh! İki erkeğin arkadaşlığı, el sıkışmadan öte gidemez!"

Senin ben çenenin bağını

×

Taehyung gittiğinden -babam yaka paça onu kovduğundan- beri tam iki gün geçmişti.
Bu iki gün boyunca yanlızca yatağımda oturuyor, geceleri ise çaresiz bir şekilde ağlayarak birlikte yattığımız yastığımı kokluyordum.
Hayatım boyunca aşk acısı çekmedim. Çekenleri ise kınadım. Biri için gözyaşı dökmenin ne anlama geldiğini bilmeden, onlara bir eziklermiş gibi baktım.
Ama şimdi, ben o durumdaydım. Yüzü aklıma geldikçe, sesi kulaklarımda çınladıkça ona olan özlemim artıyor, elimden ise ağlamaktan başka birşey gelmiyordu.

Babam telefonuma el koymuştu. Beni ise servise yazdırmıştı ama ben okula gitmek istemiyordum. Çünkü yetmezmiş gibi bana servise binene kadar yanımda durması için komşu çocuğunu ayarlamıştı. Resmen bu durumdan dolayı Taehyung ile evin önünde buluşma hayallerimiz, çöp olmuştu.

"Oğlum, müsait misin canım?"
Kapımın önünden annemin sesini duyduğumda, bakışlarımı karşımdaki çalışma masamdan ona doğru çevirdim.

"Gelebilirsin anne."

Kısaca konuştuğumda, annem içeri girmiş ve yavaş adımlarla yatağımın kenarına oturmuştu.
Gözleri beni bulduğunda, gülümsemiş ve saçlarım arasında tek elini gezdirirken fısıldamıştı.
"Kendini yanlız hissetme sakın güzel oğlum, çünkü annen senin her zaman yanında. Babanı biliyorsun, gök gürültüsü gibidir. Saniyelik. Yıldırım da atabilir, kuru gürültü de yapabilir. Bunu normal karşılamasını hemen bekleyemeyiz, yıllarca seni öyle bildi çünkü. Mutlaka alışacaktır bu duruma."
Başa dönmüştük..
Yine kişisel problemim ile ağlayan ben ve yine yanımda olup beni ikinci kez düştüğüm bataklığımdan kurtarmak isteyen annem.

Burnumu çekip kollarımı yavaşça ona doladığımda, bir eli sırtımdayken diğer eli saçlarımı okşuyordu.
"Anne.. ya alışmazsa? Ben, onsuz geçen bu iki günde zor dayanmışken.. Onun alışma süresi ya çok uzarsa?"

Beni kendisinden ayırdığında, baş parmakları ile göz altlarımı silmiş ve anlımı öptükten sonra fısıldamıştı.
"Alışmak zorunda. Ve bu uzun sürmeyecek. Sen meraklanma, tamam mı?"

Hyung | vminHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin