Bölüm şarkısı:Athena-Ben Böyleyim
1000 kişi olmamızın sevincine bölüm :)
Okulda son zilin çalmasıyla çantaları toplayıp sınıftan çıkıyorduk.Evet bugünün de sonuna gelmiştik.Çınar'la o konuşmamızın ardından tek kelime dahi ağzımıdan çıkmamıştı.
İdil"Hadi Deniz acele et."diye bağrınca çantamı biraz daha hızlı toplayıp omzuma çantanın tek kolunu astım. Askılıkta ki montumu da alarak aşağı inen İdil'in peşinden koşuşturmaya başlamıştım.
İdil'le beraber eve giden otobüse binmiştik."Senin moralin mi bozuk?" İdil meraklı sesiyle.
"Moral bozukluğu değil,canım sıkkın biraz.Öyle yani."diyerek camdan yolu seyretmeye devam ettim.Otobüsün durmasıyla aşağı inip hızlıca yürümeye başlamıştım,bile.Kimseyle konuşmak istemiyordum.Sorun Çınar'ın söyledikleri değildi.Geçmişimdi,en büyük sorun...
"Deniz bekle."dedi İdil peşimden gelerek."Efendim İdil?"diyerek durdurdum kendimi.
"Deniz senin bir şeye moralin bozulmuş belli.Bana anlatmamanı da anlayamıyorum...Ama beni unutma ben her zamam yanındayım."dedi samimiyetle.
"Teşekkür ederim."diye sarıldım ona sıkıca.Gözlerim sulanıyordu.İnsanın değersiz olduğunu yüzüne karşı,yine söylenmesi moralini ister istemez bozuyordu.
"Yarın anlatırım bir ara,belki."diyerek ondan ayrıldım.Idil,olmasaydı cidden ne yapardım? Hiçbir fikrim yoktu.Arkadaşlığın benim için sözlük anlamı İdil'di.Ve hep öyle kalacaktı.
Yüzüme de yalancı bir gülümsemelerimden birini takarak ona "Görüşürüz."diyerek evin yolunu tuttum.
Eve anahtarla girip arkamdan kapıyı kapattım."Deniz sen mi geldin?" bağırarak annem."Yok anne, anahtarı olan bir hırsız evin kapısından içeri giriyor."dedim yapmacık tatlı bir sesle.
Salona doğru ilerleyip çantamı yere bırakıp koltuğa oturdum.Annem televizyonda Beni Affet'i izliyordu.
Hala bu dizi çıkıyor muydu ya?
"Nasıl geçti okul?"dedi kafasını çevirmeden çekirdek çitliyordu."Normal. Anne senin bu saate evde ne işin var?"dedim merakla."Sana mı hesap vericem kız! Evime girerken de senden izin alayım istersen."dedi sahte bir kızgınlıkla.
"Ne bileyim anne sen bu saate evde olmazsın genellikle.Ondan merak ettim."
Biraz çekirdek alıp bende diziyi izlemeye başladım.İçimde ki sıkıntıyı bir şekilde atmalıydım sonuçta."Baban Arda'nın dershane hocasıyla görüşecekti.Ondan erken çıktık biraz."dedi hala diziyi izlerken.Bir saatlik dizi izleme maratonumuzdan,sonra ben formamı çıkardıktan sonra akşam yemeği için hazırlıklara başladık.
Ben sofrayı kururken annem de mutfakta yemekleri yapıyordu. Kapının çalmasıyla kapıyı açmaya gittim.Babam ve Arda içeri girdi.Babam hafif sinirli gibiydi Arda'nın da yüzü beş karıştı.Anlaşılan dershane görüşmesi pek de iyi geçmemişti.Babam sofraya oturunca, annem de yemekleri koyarak yemeğe başladık.
"Arda,hocaların ne dedi?"diyerek Arda'ya baktı.Masada ki sessizlik böylece bozulmuş oldu.
"Arda,hadi anlat annene derslerinin ne kadar iyi olduğunu.Dershane sınavlarında matematik sorularının nerdeyse hepsi boşmuş,beyefendinin. Arda Bey,zeki olan beynimi kullanmıyorum havasında daha da gezsin."dedi sinirli sinirli.Fena köpürtmüş babamı.Her zaman ki gibi diye içimden geçirdim...
"Dersleri de dinlemiyormuş. Matematik konularının çoğu eksik, hocalar bire bir ders verirken de anlamıyormuş." Azarlayarak Arda'ya baktı.
"Ne yapıcaz ki dersleri iyi anlaması için?"dedi hem Arda'ya hem babama bakarak."Hocası kendinden büyük hocalarla matematiği halledemez gibi görünüyor dedi. Üniversite ya da liseden biri çalıştırması iyi olabilirmiş.Ablası çalıştırsın demek isterdim ama Arda'nın da pek Deniz'i dinleyeceğini sanmıyorum.Bu olayın aynısını bir kaç yıl öncede yaşamıştık,hatırladığım kadarıyla. Ona öyle sert bir hoca bulup getiricem ki Arda'yı adam edicek."dedi otoriter sesiyle.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
İKİ FARKLI MAVİNİN HİKAYESİ #WATTYS2015 (TAMAMLANDI)
Teen FictionDerin bir nefes aldım. Ağlamamak için gözlerimi yukarı diktim. Yavaşça, durumumuzu özetleyen şu cümleyi kurdum. "Biliyor musun? Ben en çok martıya aşık olmuş balık için üzülüyorum. Hadi diyelim, martı da imkansız olanı başarıp balığa aşık oldu. Pek...