Umarim begenirsiniz oy ve yorum rica ediyorum lütfeen :D
Yiğit'in ağzından
Hava cidden kötüydü. Önümü göremiyordum. Arabayı yavaş sürmek zorunda kalıyordum. Can aradi, açtim "ne oldu" dedim. "Yetişemedin kalkıyorlar. Ne yapayım?" dedi Can. "Bizimkilere söyle takip etsinler." deyip kapattım telefonu. Sonuçta onu bulduğum yerde alıp,götürüp öldürecek değildim. Acıyı yavaş yavaş tadıcaktı. Aynı bana yaptiği gibi. Ve hersey bittiğinde onu alıp öldürecektim. Bunu zevkle yapacaktim.
Geldiğim yoldan geri dönüyordum. Hava biraz düzelmisti. O kız hala ordaydı. Arabadan indim. Markete doğru ilerledim. Sigara aldim ve kızın olduğu tarafa doğru ilerledim. Aslında niye gittiğimi bende bilmiyordum. Yaklaştım. Kafası yere bakıyodu ve göremiyordum yüzünü. Saçlari hafif dalgalı, altinda siyah bir tayt ve üstünde siyah bir t-shırt vardı. İyice yaklaştım. Beni farkettiğinde, kafasını kaldırdı ve yüzüme sorarcasına baktı. Mavi gözleri adeta parlıyordu. Yüzü çok orantılı ve kusursuzdu. Yüzüme bakmaya devam ederken. "Niye buradasın?" Diye bir soru yönelttim. Ağlamaktan şişmiş gözleri ile beni dikkatlice izliyordu. "Bir sorun mu var" dedi. "Hayır benim için bir sorun yok. Sadece niye buradasın?" Dedim. "Bundan sanane" dedi. Haklıydı. Bananeydi, milletin kızından. toparlamak istercesine " İyilikte yaramiyor." Dedim. Allah'im ben napiyorum böyle. Tam binecekken arabaya doğru bağirdi "Her gördüğün, yerde oturan kıza yardım ediyorsan, niyet bozuktur piç kurusu." Lan ne diyo bu aptal. Bana piç dedi. Sinirden çenemin seyirdiğini hissedebiliyordum. Sen bilirsin küçük kız dedim içimden ve yanına gittim. "Piç he." Dedim sinirli sesimle. Yüzüne bile bakmadan kolundan tuttuğum gibi arabaya sürükledim. Bir şeyler diyordu ama onu duymuyordum bile. Yan koltuğu açtim ve içine fırlattım onu. Hala bağiriyordu lanet kız. Koltuğuma oturdum ve "Yolda arabanın kapısını açar atlamaya çalışırsan seni mahvederim." Dedim. "Gerizekali pislik hemen indir beni bu arabadan!!diye bir seyler bağiriyordu. Çok ses yapmisti. Saçını tuttum ve "Artık o cırtlak sesini duymak istemiyorum." dedim. Kes sesini!" diye bağirdimIlgın'ın ağzından
Bu çocuk tam bir psikopattı. Gerizekali ilk önce ne olduğunu sordu insancıl bir kıvamda şimdi beni dövüyor. Allah'ım sırayla mı geliyorlar ne olur kurtar beni. "Gerizekali pislik, hemen indir beni bu arabadan!! diye bağiriyordum. Saçımı tuttu ve
Artık o cırtlak sesini duymak istemiyorum.Kes sesini!" diye bağirdi. Saçım acıyordu ve sanirim biraz korkmustum dediği ile sustum ve koltuğa sindim. Sakin bir sesle "Beni nereye götürüyosun ?" diye sordum. Cevap vermedi. İşte en deli olduğum şey. Ulan soru soruyoruz cevap ver be. Sorumu tekrar yönelttim "Beni nereye götürüyorsun?" "Gidince görürsün" dedi. Gerizekali şey. Sessiz bir şekilde yola devam ediyorduk. Yavaşta çocuğu incelemeye başlamistim. Kumral insanlara göre oldukça çekici bir tipi vardı. Üzerinde ise oldukça kaslı gösteren bir t-shırt. Tamam üzerindeki kaslı göstermiyodu. Yani gösteriyordu ama çocuğun kasları yüzünden gösteriyordu. T-shırtle bir alakasi yoktu. "Sencede fazla süzmedin mi?" Diye bir soru yöneltti. Aha sıçtım. " Ne süzmesi be senin nereni süzeyim ben. Sadece bilmediğim bir yere nasil bir yaratıkla gidiyorum diye baktim." sessiz kaldi ve bisey demedi. "Adın ne senin?" Diye sordum. "Yiğit" dedi kısa bir sekilde. "Bende Ilgın." Dedim. "Sorduğumu hatirlamiyorum." Dedi. Ya bu ne egolu bisey böyle. " O kollarındakilerin içinde kas yerine, ego dolduruyosun sanırım." Tamam sanırım biraz pot kırdım. "Çoğu kız gibi kaslarım dikkatini çekti he" dedi bilmiş bilmiş. Öküz. Tam bişey diyeceğim sırada araba, küçük ve tatlı bir villanın önünde durdu. "Bura nere?" diye sordum. "Benim yaşadığım ve artık seninde yaşayacağın yer" dedi.Yiğit'in ağzından
Son cümlemden sonra Ilgın'ın yüz ifadesini birdaha görmek için bütün servetimi verirdim. Allah'im o nasil bir şok ifadesiydi. Gülmemek için kendimi baya bir kastım. " Sen ne saçmalıyosun be? Ne evi? Hemen beni aldiğin yere geri götür!!" Diye resmen cırladı. Onu ciddiye almayarak " Arabadan in ve eve gir. " Diyerek arabadan çıktım. Onu bilmediğim bir sebepten yanımda istiyordum. Ama tabiki bahanelerimde vardı. O adama yapacaklarım konusunda işime yarayacak bana yardım edecekti. Artık benimdi. Ona hiç bir şekilde zarar gelmeyecekti. O küfürü ettiğinde ne kadar sinirlensemde, ıssız bir sokakta bir erkeğin ona yapabileceklerini bile bile karşı koymuş küfür etmişti. Bu onun cesaretini gösterirdi ve bunu en iyi şekilde kullanacaktım.
Evin kapısını açtim ve içeri girdim kapıdan geriye baktığımda arabadan inmişti. Ama sadece bakıyordu. "Gelmeyi planlamıyorsunuz heralde küçük hanım." Dedim alayla. " Kes sesini ve beni buradan götür." Diye bağirdi. Çok işim vardi bu kızla. Sinirlenmistim yine. Ona doğru gittim ve beklenmedik bir anda sırtıma alarak eve doğru gitmeye basladim. Sırtımı yumrukluyo ve saydırıyordu. Eve girdim ve koltuğa attim. Sinirle "Simdi senin ben" dedi.Ilgın'ın ağzından
"Şimdi senin ben" dedim ve erkekliğine tekmeyi gecirdim. Seyini tutarak geri giderken güzel bir küfür mırıldandı. Gözlerinden ateş çıkıyordu sanki lan. Bismillah. Yavaş yavaş uzaklaşırken birden merdivenlere koştum. Arkamdan geldiğini anırmasıyla anlayabiliyodum. İlk gördüğüm kapıdan içeri girerek kapıyı kitledim. Kapıyı yumruklayarak bağirdi." O kapiyi hemen açmazsan seni bulduğum yerde beceririm!" Evet tamam bu baya ağırdı. Ama buna alınıcak değilim. Alınamazdım. Onu tanımıyordum bile. Ama bundan korkmayacak değildim. Korkacaktım.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
SİSLERİN ARDINDAN
Romance"Sislerin ardındaki parıltıda neyin nesi?" diye sordu kendi kendine 22 yaşındaki genç adam. Bilseki mutluluğunun o parıltıda olduğu. Ilgın gördüğü manzaradan sonra o boktan villadan çıktı ve koşmaya başladı. Bir yandan koşuyor bir yandan delicesine...