3.Bölüm

21.1K 262 4
                                    

Siyah dar kesim elbise bedenimi sarıp sarmalarken bu yemeğe isteğim dışında katılacağım için hiç hoşnut olmamakla beraber endişeliydim. Derin bir nefes alarak siyah topuklularımıda ayağıma geçirdikten sonra odadan çıktım. Aras yaklaşık yarım saat önce adresi mesaj atmış ve en geç 1 saate orda olmam gerektiğini bildirmişti. Telefon numarasının rehberimde kayıtlı olması bile bana mutluluk verirken bütün bunları nasıl bırakabilirim ? İlk defa bir insan kalbimi bu kadar sarıp sarmalamışken gidebildiğim yere kadar gidecektim. Dışarıdan patronuna aşık bir asistanın oldukça çirkin gözükmesi bir yana "patron" kısmını bir kenara attığımızda "evli" bir adama aşık olmak daha ağır basarken kendimi çok aciz hissediyordum. Telefonumun mesaj melodisiyle birlikte kendime
gelmiştim.

Mesaj Aras'dan gelmişti.

"Eğer hâlâ evdeysen seni almaya gelebilirim." Mesajı tekrar tekrar okuyup duruyor sanki bacaklarım vücudumu taşımakta zorlanıyordu. Biraz mütevazi bir cevap yazma gereksinimi duyduğumda "Zahmet vermek istemem." yazıp yollamıştım. Elimde ki telefon bir anda tek odak
noktam olmuşken yeniden cevap gelmişti.

"Adresini verir misin Arya? Hemen." Yine benim düşüncelerimi hiçe sayarken sert takındığı tavrına bayılıyordum. Adresimi yazıp yolladığımda kayıtsız bir şekilde daha güzel görünmek için şaçımı başımı düzenleyip duruyordum.

-=-=-=-=-=-=-=-=-=-=-=-=-=-=

Soğuk havaya aldırmadan ince elbisemin üzerine giydiğim deri montumun içinde aras 'ın gelmesini bekliyordum. Hafif uzaktan asfaltın üzerinde gördüğüm araba farının ışıklarının hemen ardından Aras 'in spor arabası görüş alanıma girmişti.

Durduğum kaldırımın hemen bitişiğine durduğunda fazla beklemeden arabaya bindim.

"Geç kaldık Arya. Yeni ortaklarımızı daha fazla bekletmesek iyi olur. " Çoktan arabayı çalıştırdığında sessiz kalmayı tercih ediyordum.

"Bu arada" derin bir nefes aldıktan sonra devam etti. "Güzel görünüyorsun Arya." Vücut ısım git gide yükselirken saçımın bir tutamını kulağımın ardına sıkıştırıp hafifçe gülümsedim.

"Teşekkür ederim." Utancımı bir kenara bırakabildiğim de yolun geri kalan kısmı sessiz geğmişti.

Şık restorant'ın önünde durduğumuzda arabadan inen ilk Aras bey olmuş hemen ardından ben inmiştim. Şık takımı elbisesinin içinde işe başladığımdan beri göremediğim patron kalıbını tam olarak dolduruyordu.

O önde ben ise arkada restoranta giriş yapmıştık. Girer girmez gördüğüm bir sürü takım elbiseli iş adamı edasındaki insanların oturdukları epeyce uzun masada bizim de yerimiz olduğunu anlamıştım.

Tahmin ettiğim gibi olmuş Aras adımlarını o masaya doğru yönelttiğinde onu takip ediyordum. Herkesle teker teker selamlaşıp tokalaştığımızda masadaki yerlerimizi almıştık.

Klasik iş yemeğinden daha farklı bir şeyler ortada dönerken yeni ortağımızla Aras 'in arasında sürekli olarak sezdiğim gerginlik benimde gerilmeme neden olmuştu. Ve daha önceden tanışmış olduklarını anlamamak imkansızdı. Ve madem daha önceden tanışıyorlar ve birbirlerinden pek hoşlanmıyorlar neden bu kadar büyük bir işte beraber çalışmaya yeltendiler? Hâlâ yerine oturmayan bir şeyler kesinlikle vardı.

İmalı konuşmalar sona erip olması gerektiği gibi sadece iş konuşmaya başlamıştık.

"Daha önce hiç deneyimi olmayan birini işe
almanda ki mantığı hala çözemedim Aras."

Yemekte her şey rayında giderken ortam gerilmişti.

"Ne demek istiyorsun mehmet ." Kara dumanlar
ortamı sarıp sarmalarken yeni ortağımız gözlerini
üzerimde kilitleyerek cevapladı.

" Demek istediğim, özel hayatını işe dahil ederek
küçük sevgilini şirkete dahil ettin." Sinsice
gülümsemeye devam ederken elimdeki çatalı
kulaklarından sokup gözlerinden çıkartmak
istiyordum.

Aras 'in sinirlerine hakim olamadığını anladığımda müdahele etmek istemiştim fakat bunun için artık çok geçti.

"Böyle bir şeyi nasıl söylemeye cesaret edersin. Üstelik evli olduğumu bile bile." Bir anda kükremeye başladığında kulağına doğru hafifçe fısıldadım. "Sakin olun Aras Bey." Beni dinlemeyi reddettiğinde ayaklanmasıyla beraber bende ayağa kalkmıştım.

"Buraya kadar beyler.Anlaşmayı fes ediyorum." Sinirle yürümeye başladığında mekandan dışarı çıkmamıza rağmen söylenmeye devam ediyordu.

"Bilerek yaptı." Boynundaki kıravatı gevşettiğinde sordum.

"Nasıl yani?" Kaşlarımı çatarak anlamadığımı belli ettiğimde cevapladı.

"Seninle aramızda bir şey olmadığını bildiği halde sırf beni o ortamda kötü duruma düşürmek için yaptı." Sinirlerinin yumuşamasını beklerken sinir kat sayıları daha da artıyordu.

Benim cevap vermeme yada onu sakinleştirme çabalarıma kayıtsız kalacağını biliyorken sessiz kalmaya devam ediyordum.

"Tanrı aşkına. Basit bir asistanla olan aşkımı şirkete taşıdığımı ima etti."

Donup kaldığımda beynim sadece "basit bir asistan" cümlesine takılmışken bulunduğumuz yeri terk etmiş Aras'i ardımda bırakarak hızlıca yürümeye başlamıştım.

METRES Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin