"ah! merhaba chan! burada ne yapıyorsun?" felix tuhaf bir şekilde sordu ve gergin bir şekilde güldü. bayılma korkusuyla kapıya yaslandı.
"saçmalamayı kes, neden burada olduğumu biliyorsun." chan gözlerini devirdi ve felix'in gözle görülür şekilde yutkunmasına sebep olarak sırıttı.
"ben- uhm... neden bahsettiğini bilmiyorum. ha ha." dedi felix böyle bir ezik olduğu için mental olarak kendini yumruklarken.
chan cebinden bir şey çıkarmadan önce sadece ölü gözlerle ona baktı. felix farketmek için çok gergindi ve chan onu hazırlıksız yakalama fırsatını kaçırmadı.
küçüğünün önünde eğildi ve küçük bir kutu çıkardı. kutuyu açarak iki tane basit ama güzel gümüş yüzüğü açığa çıkardı.
"lee felix, sen bu dünyadaki en masum, en tapılası, en özel insansın. gülüşün kalbimi eritiyor ve ne zaman aptalca ama şirin bir şey söylesen karnımda bir sürü hayvan tepiniyor*. yani bunu bir söz yüzüğü kabul edip sevgilim olur musun?" chan içten bir şekilde küçüğüne sordu. felix'in onu reddetmeyeceğinden emin olmasına rağmen gergindi.
"bu benim için dramatik bir konuşmaydı." dedi felix küstahça "ama evet, olurum. bu ekstralara ihtiyacın yoktu." diye ekledi Chan yüzüğü parmağına taktığında. o da diğer yüzüğü chan'ın parmağına taktı.
felix chan'a sarıldığında, chan da ona sarıldı. şimdi sadece birbirlerine bakıyorlar ve iki aptal aşık gibi sırıtıyorlardı. tam felix ayrılacağı sırada chan dudaklarını birleştirerek onu şaşırttı. felix hızlıca karşılık verdi, bunu ummuş olabilirdi de olmayabilirdi de.
...
*hahzjqhskqjs burası kesinlikle benim kendi yorumum
ŞİMDİ OKUDUĞUN
lame | minsung (TÜRKÇE ÇEVİRİ)
Fanfiction@jisqrl: bir erkek arkadaş istiyorum yani en iyi tavlama cümlenle beni tavlamaya çalış yorumlar: @lilimin: sen dünyadaki en tatlı sincabın kim olduğunu bilmek ister misin? ilk kelimeyi oku 😶 >@jisqrl: ezik 👎🏼 >@lilimin: :( Yazar: @floofymin...
