Aperture: Hâlâ Hayatta 1 (Tamamlandı)

0: Başlangıç

Her bir kurumun olduğu gibi Aperture Bilim Şirketi'nin de bir kuruluş hikayesi vardı.

        Cave Johnson, Kuzey Michigan'da bir patates tarlası içinde derme çatma evde yaşayan, annesinin küçükken öldüğü ama inadına hayata tutunan bir çocuktu. Çılgın bilim hayallerine ise evinde duş perdeleri takma ve tamiri işleriyle uğraşan ve aynı zamanda patates çiftçisi olan babasının yanında çalışarak başladı. Babasının tamir ettiği perdeleri inceleyerek nasıl iyi çözümler getirilebileceğini düşündü.

        İlkokul yıllarında bile bu düşünceden vazgeçememişti taa ki öğretmeni tahtaya bir kelime yazana dek. Öğretmeni tahtada yazdığı kelimenin sağına geçti.

LİMON

"Çocuklar, tahtada yazdığımı gördüğünüz gibi dersimizin konusu alternatif elektrik kaynakları. Limonların bu konuda en iyi ve tek yardımcınız olabilir ancak kısa bir süre için. Limondaki asitlerin ürettiği elektrik ile bir lambayı en az 2; en çok 5 dakika yakabilir."

        Bu bilgi Cave'in patatesler üzerinde küçükken yaptığı deneyi hatırlamasına sebep oldu. O gün kurduğu basit bir düzenekle bir lamba 15 dakika açık kalmıştı. İşte öğrendiği o bilgi, Cave'in düşüncesine daha güçlü odaklanmasını sağladı. Artık kafasındaki hedef belliydi: Geleceğin en iyi bilim şirketi.

        Öğretmen, masanın çekmecesinden bir limon çıkardı. Lambanın düzeneğine limonu doğru bir şekilde bağladıktan sonra anahtara basarak lambayı açtı. Lambanın aydınlamasıyla çocuklar hayret içinde ağızları açık kaldı.

" Vay canına!"

" Şu şeye bak!"

" Bunu yapan bir limon mu? "

        Cave, pateteslerin daha güçlü bir kaynak olduğu konusunda fikri sabitti. Parmağını kaldırarak söz aldı.

" Öğretmenim... Ben bunu patatesler üzerinde denedim. Limonlardan daha uzun aydınlatma sağlıyor! Tek kaynak limon olamaz bu yüzden."

        Çocuklardan birisi arkadan fısıldamaya başladı.

"Babası patatesçi ya, limondan zarar etmesin istiyorlar."

        Çocuklar aralarında gülüşürken öğretmen Cave'e acınası şekilde baktı.

" Cave evladım sana nasıl anlatırım bilemem. Patateslerden elektrik üretilmesi imkansız. Çünkü patateslerde asit yoktur yani yenildiği zaman ekşime veya yanma hissi vermez ayrıca toprakta yetiştiği ve toprağın elektriği yok etme özelliği olduğu için böyle bir şeyin mümkün olması sözü bile edilemez."

        Cave, inatçı bir şekilde herkese baktı.

"Bunu kanıtlayacağım!"

        Cave, çantasını açtığında patatesini aramaya başladı. Ancak babası patatesi çantasına haşlayarak koyduğu için püre haline gelen patates tüm çantasını mahvetmişti. Cave, üzülerek çantasını boşaltırken tüm sınıf kahkahalar atmaya başladı. Öğretmen Cave'e doğru eğilerek "Üzülme Cave, patates lekesi kolaylıkla çıkar" dedi.

        Cave, mutsuz olarak eve döndüğünde babasının bir adamla karşılıklı anlaşarak para aldığını gördü. Babası, oğlunu fark ettiği anda adamla hızla vedalaşıp ayrıldı. Cave, meraklı meraklı babasının yanına gitti.

" Baba o adam kimdi? "

        Baba, çocuğuna durumu çaktırmamak için soğukkanlı davranmaya başladı.