KARAKOL GÜLÜ

🌹KARAKOL

Ben bikeğime takılan kelepçeyle bakışırken bir polis memuru kolumu tutmaya yeltenmesiyle hemen kendime geldim ve girdiğim şoktan kurtulmaya çalıştım.

Daha bu sabah tek amacım sunumumu güzel bir şekilde yapıp hocamın takdirini kazanmakken şu anda yaşadığım olaya alışmam elbette mümküm değildi.

Hemen kendimi geri çekip:

-Kendim gidebilirim.

Dedim. Sonuçta ben islami ölçülere dikkat eden bir kızdım ve gideceğim yere bir erkeğin kolunda gitmeyi doğru bulmuyordum.

Sonuçta herkesin bir doğrusu vardı ve kimse kimseyi doğrusu farklı diye yargılamamalıydı öyle değil mi?

Dediklerimle ne yapacağını bilemeyen adam amirine baktı ve onunla birlikte bende ona döndüm. Durumu anlamış gibi görünen Ertuğrul baş komiser başını salladı ve:

-Gidelim.

Demişti ki o an akılma gelen şeyle olduğum yerde kaldım. Neden yürümediğimi anlamak için bana dönen Ertuğrul baş komiserle ekibi de bama döndü ve bir an tüm gözlerin üzerimde olmasından utansamda bozuntuya vermeden arkama döndüm ve şaşkın bir şekilde bana bakan cevdet hocaya:

-Eeee hocam nasıl buldunuz sunumumu?

Ya tamam kabul ediyorum bileğimde kelepçeyle polislerin arasında bu soruyu sormam biraz farklı gözükebilir ama bende ona iki hafta harcadım yani ne yapayım.

Cevdet hoca da ilk önce afallasa da sonra kendini toparladı. (toparladı diyorum ama sadece ağzını kapattı yoksa adam hala şokta yanii)

-G-güzeldi Gül... I-ııı şey geçirdim yani dersten.

Cevdet hoca şoktan olsa gerek kelimeleri toplayamezken içimden bu kaar silahlı adamın içinde istersen geçirme dersten desemde bu saçma düşünceyi hemen kafamdan attım.

Hocaya döndüm ve içten bir gülümsemeyle:

-Teşekkür ederim hocam. Allah razı olsun.

Ben buydum işte. Üzüntümü, acımı, korkumu her şeyimi bir gülüşümün ardına saklardım.

Cevdet hoca bir baş selamıyla yetinirken Ertuğrul baş komiser bana döndü ve:

-Şu çok önemli projenin de halini öğrendiğimize göre gidiyoruz.

Beni iğneleyerek söylediklerini takmadan amfiden çıkan baş komiseri takip etmeye başladım.

Bazen filmlerde baş rol oyuncusu tutuklanır ya polisler onu götürürken her şey yavaş çekime alınır, arkaya bir fon müziği verilir ve baş rol oyuncumuz omuzları dik, bakışları ilerde bileklerinde kelepçeyle geçerken herkes donmuş şekilde ona bakar hatta bazısı elindekini düşürür falan.

Şu an tamda öyle bir andayım.

Koridordan geçerken herkes elindeki işi bırakmış sanki hiç bir işleri yokmuş gibi bana bakıyorlardı.

Bileklerinde kelepçeyle üniversiteden çokan biri tabi dikkat çekerdi ama bu kadar şaşırmalarının nedeni bu kişinin tesettürlü olmasıydı bence,çünkü bazı insanlar tesettürlü insanları melek olarak görüp hiç bir hatasını kabul etmiyorlardı oysaki herkes insan değil miydi?

En ufak hata yapan bir tesettürlü insana  birde etrafta tesettürlüyüz diye gezerler diyerek tüm tesettürlü insanların vebalini alıyorlardı.

Ama kimse hak etmiyordu ki inançlarına, görünüşüne yada fiziksel özelliğine göre yargılanmayı. Böyle olduğunda toplumun içinden tesettürlü tesettürsüz, müslüman gayrımüslim,namaz kılan namaz kılmayan diye gruplar oluşuyor ve gruplaşma oluyordu bu da tabiki toplumun huzurunu düzenini bozuyordu.