Kestaneci (Kısa Hikaye)
TAMAMLANDI. *** "Yarım kilo kestane alabilir miyim?" ***
🏵️ "Poyraz!" dedi heyecanı sesine yanısırken. "Gelinliğim çok güzel! Uğursuzluk falan umrumda değil! Bunu görmen lazım! Neredesin? Daha eve gelmedin mi yoksa?" Heyecan dolu konuşmasıyla adeta yerinde duramamış, oturduğu yerden kalkıp yeniden pencere kenarına adımlamıştı. Bakışları yalnızca saatler sonra kendisinin de...
🌿🕊 Erva, tüm hareketlerini ve alışkanlıklarını hatta aklından geçirdiklerini bile ezbere bildiği Üsteğmen Doru Demir'e âşıktı. Bir beklentisi olmadan, imkânsız olduğunu bilerek günlerini ve gecelerini ona komşu olan askeri lojmandaki tek katlı konutunda geçirirken, duvarları onu sızdırıyordu. Bazen oturup penceresin...
Kitap olacağı için bölümlerin bir kısmı kaldırılmıştır. 🌱 "Sen benden uzak durabilecek misin?" dediğimde sesim kısıktı. Bedeni gerilirken devam etmeye zorladım kendimi. "Bak," deyip elimi çenemin üstündeki elinin üstüne yerleştirdim. "Elin tenimde gözün gözümde." Gözlerindeki ifade kararırken yüzümü biraz ona doğru...
Gencecik yaşında dul kalan Asiye dört yaşındaki kızıyla hayata tutunmaya çalışırken, Karadeniz'in en güçlü ailesinin çiftliğinde işe başlar. Zorlu hayatı burada günden güne iyiye giderken İstanbul'dan gelen evin en büyük oğlu Kadir'le yolları karşılaşınca hayatı karma karışık hale bürünür. Hırçın Karadeniz'in denizler...
Herkesin sırasıyla eski sevgilisiyle baş başa kaldığı bir WhatsApp grubu düşünün. Önce çekişmeler, sonra itiraflar, kuralları bozan hamleler. Ardından döngüyü bekleyen, birbirini çok özlediğini fark eden yarım kalmış sevgiler. Bu hikâye bir aşkı ya da ayrılığı anlatmıyor. Bu hikâyede kırık kalpler, yeniden aynı kişi...
Naz: Sakın unutma, Yalım Kıran. Naz: Bir gün kapıma yine geleceksin. Naz: Bana muhtaç gibi bakacak, bana dokunmak için yanıp tutuşacak, beni öpmek için kavrulacak ve tenin bana dokunmak için alev alacak. Naz: İşte o zaman ben de sana bu dediklerini yedireceğim. Naz: O zaman bu söylediklerine çok pişman olacaksın. Yalı...
her şey, telefonuna düşen bir mesajla başladı. ve o andan sonra, bunun hiç sonu gelmedi. *(bu bir texting hikayesidir.)*
Karakolun önünde ki heybetli bedeni heyecanımı ikiye katlıyordu adeta. Geniş omuzlarını sarmalayan deri ceketi ona ayrı hava katmakla kalmıyor, tüm bakışları üzerine toplamayı başarıyordu. Karşısında ki meslektaşına bir şey söyleyip eliyle omzuna bir kaç defa vurdu. Ben hâlâ olduğum yerde onu izliyordum. Başını ansızı...
❝El bebek, gül bebek değil; el bebek, öl bebek.❞ Karanlık örgütün kurduğu düzen için doğmuş bir kız çocuğuyken ona verilen en büyük ceza sevgisizlikti. Kaderini kabullendi ve kartını oynadı. O kim miydi? Hisar Alatav. Hayır, sil. His Alatav. Karanlık düzenin kıyameti olmak üzere. O ise Bronz. Karanlık örgüte başkaldı...
Psikiyatrist, karanlık kadar çekici ve zeki bir adam... Şizofren, öldürücü güzellikte bir kadın... Her şey çok normaldi ta ki kadının aslında şizofren olmadığını öğrenene kadar. Her şey karanlıktı, kanlıydı, tutkuluydu, acı verici, büyüleyici ve gerçekti. Bu aslında masal kadar inanılmaz ancak kırmızı kadar kızıl, siy...
Dilsiz bir kızın kalbi tüm kötülükleri kendisine çekiyordu. Hiçbir kalp bu kadar değerli olmamıştır. Yeşil, Ötanazi Okulu'na sürgün edildiğinde o yıllarda henüz bir çocuktu. Öz babasının onu nasıl bir yere mahkûm ettiğini bile bilmiyordu. Ötanazi Okulu, Amerika Birleşik Devletleri'ne bağlı olan Alaska'da açılmış karan...
Aydeniz.. Annesinin ölümü ile kendini kaybeden babasının, şiddetine maruz kalan, okuduğu üniversiteyi bitirmesiyle kaçmak zorunda bir kız.. Daha genç yaşında omuzlarına kaldıramayacağı yükler yüklenmişti. Ama o ayakta kalmak zorundaydı, annesi olsa öyle isterdi. Araf.. Atalarından kendine bırakılan Kurtbey aşiretinin...
"Eğer bir daha bana odun dersen..." diye fısıldadı dişlerinin arasından. "Külahları değişiriz." "Bence ben sana odunla ilgili bir lakap bulayım ya," dedim onu duymayarak. Ardından bir süre düşünür gibi yaptım. "Buldum!" dedim sevinmiş gibi yaparak. "Bundan sonra sana Bay Odun diyeceğim." Gözlerindeki öfke kıvılcımını...
"Karanlıkta kalınca gözlerini sımsıkı yumardı çünkü kendi yarattığı karanlık, maruz kaldığı karanlıktan daha vicdanlı gelirdi." 21 Ağustos 2005. Saat 02.53 Sadece eğlenmek için beş arkadaş yola çıktılar. Fakat gecenin sonunda eve dört kişi döndüler. 17 Ağustos 2016 Sır perdesi yeterince kapalı kaldı. Birinin onu arala...
Bir kadın özgürlüğünü teslim etmiş. Bir adam, kadını gökyüzünde asılı bulmuş. O gün bugündür, gökyüzü hep özgürlük kokmuş.
Birbirlerine kalplerini tamamen emanet ederek çıktıkları evlilik yolunda Tugay'ın değişen tavırları, Ece'nin her seferinde kırılan kalbi sonucunda bu iki genci uzun bir ayrılık karşılamıştır. Yarı textingtir. Bölümler kısadır. Zaman geçirebileceğiniz bir hikaye olması dileğiyle... Kapak: @hestianinkalemi
O Aden! Kalbi kırık kız. Herkesi yakardı yıkardı. Herkesin ona yaptığı gibi... Kırıktı batardı O Ekin! Namı değer tilki. hırsına mahkum ateş misali kor. Yüreği yangın yeri yandığı gibi yakardı. Bu onların hikâyesi.. birbiri için doğru insanlar, ama birbirlerine geldikleri zaman yanlış Yanlışın içinde doğruyu arıyan ik...
Bölümler düzenlenmiş hâliyle yeniden paylaşılıyor. (Final dahil bütün bölümler eklenecektir.)
İs Tanyel başarılı bir konservatuvar öğrencisidir. Sahnedeki başarısının devamlılığını sağlayabilmek uğruna adının önüne yerleştirilen birçok kötü sıfatı umursamaz. Henüz daha lise yıllarındayken adının karıştığı kötü haberler geçmişine ait bir canavar gibi onu bugününe kadar takip etse de dimdik durarak, aşk olarak...
"Bana bunu neden yapıyorsun?" Diye sordum hayal kırıklığı içinde. Ona baktım, acının bu kadar güçlü olduğunu bir mezarlıkta, yeni bir aşkı kalbime alırken, bir de şimdi anlıyordum. Acı neden bu kadar güçlüydü? "Bize bunu neden yapıyorsun? Beni seviyorsun, biliyorum!" Bana uzandı, kocaman elleri ile gözyaşlarımı sildi...
❝İnsan bir kutu kibrite benzer. Varolur, yanar ve söner.❞ Bu hayatta nasıl bir kibrit olacağına sen karar vereceksin. Yanacak mısın? Yakacak mısın? Yoksa öylece duracak mısın? Ben, benimle yanmanı, gerimizde kalan her şeyi yakmanı istiyorum. Çünkü uzun bir süredir yanlış kişilerle, yalnız hayattasın. Ait olduğun yere...
"Ben, sana nasıl düşman olacağım?" Kılıç'ın yıkılmış sesini duymamla birlikte gözlerimi ona çevirdim. "Sen, benim sevdamdın." Sevdamdın... Artık değildim. Bitmez sandığım sevdası bitmiş, gem vurduğum kalbimi delmiş geçmişti. Gök gürledi, yağmur başladı. Kalbim gibi gök de delindi. Kılıç elini kalbine bastırıp vurduğun...
Dikkat! Bu kitapta argo kelimeler, hafif çıplaklık sahneleri ve psikolojik unsurlar bulunmaktadır. BaybarsTekin: Bilmediğin ne var tam olarak? (17.15) Mişayazメ: Seks yaparken hangi pozisyonları seversin onu bilmiyorum (17.16) Yarı texting (Kapak Özel Çizim)
Doğrulup tekrar kameraya baktığımda ise bir süre konuşmamıştı. Beni izliyordu. Başını hafif yana eğmişti ve benimle dalga geçmeye devam ediyordu. "Şimdi..." dedi ve hareket edip öne doğru eğildi. Dirseklerini dizlerine koymuştu. Kasları tişörtünden dışarı fırlayacak kadar belirginleşmiş ve yine genç bir vücudu andırı...
"Sadece seni yok etmek istiyorum." dediğinde dudaklarımda kışkırtıcı bir gülüş oluştu. "Öyle mi?" dedim dudaklarına doğru fısıldayarak. "Daha çok beni nefesimi kesene kadar öpmek istiyormuş gibi bakıyorsun." dedim ama bakışlarını hiç değiştirmedi, bana öyle bakmaya devam etti. "Doğru başta amacın gerçekten beni yok et...
+18 öğeler içermektedir. Dağ sandığım, sırtımı yasladığım, yıkılmaz gördüğüm koskoca Narkotik büro amiri Tuna Atabeyli, dizlerinin üstüne çöküp ayaklarıma kapandığında gözlerimden akan sağanak, gökten akanlarla yarışıyordu. Titreyen sesiyle "Piraye" dedi. "Piraye, ben ki Tuna Atabeyli, bir kez yenilmedim. Annesizliğe...
Bir mahalle, dostluklar, yaralar ve sevdalar... Meyra Alpkara; her şeyini dansa adamış, çiçekleri ve onlarla konuşmayı delicesine seven kıpır kıpır, genç bir kızdı. Her düşüşün hayatın daha dik ayağa kalkabilmemiz için yarattığı bir fırsat olduğunu düşünecek kadar da hayata bağlıydı. Fakat hayat her zaman, herkese kar...
Eski kocanızla bir yazlıkta kilitli bırakıldığınızı düşünün. Üstelik ondan ölesiye nefret ediyorsunuz. Rüya ve Yiğit başarısız bir evlilik sonunda çareyi boşanmakta görmüş ve birbirlerinin hayatından sonsuza dek çıktıklarını zannetmișlerdi. Ta ki arkadaşları onları iki sene sonra bir yazlıkta kilitleyene dek. *** Başl...
Şımarık ve güzel prenses Alize ile görgü kurallarından habersiz, kaba saba ama bir o kadar yakışıklı tamirci Serkan'ın aşkına şahit olmaya hazır mısınız? "Alize yarı açık penceresinden arabasını tamir eden adama bakıyordu. Bu adam tamirciden çok motosiklet kullanan yakışıklı züppelere benziyordu. Kirli atletinin içind...