Yapraklardan pek de bir farkımız yok,öyle değil mi? Onlar gibi doğar,yaşar ve ölürüz cahilin birine göre. Yapraklar sararır, yapraklar kızarır,yanar. Yapraklar da ayrılır,ayrıldıktan bir süre sonra ölür.. Yaprakları illaki de yaşamla bağdaştıracaksak, ilkbaharda doğar,sonbaharda ölürüz. İlkbaharda aşık oluruz,yaprakların doğuşuyla. İlkbaharda doğan insanlar her zaman gözümde ayrıcalıklıdır. Benim gibi sonbaharda doğanların aksine. Sonbaharda aşık olmak,aşkın ölümlü olması gibi geliyor bana. Ben sonbaharda,sonsuzca aşık olmuştum O'na. Asıl bizi farklı yapan buydu,yapraklardan işte,pek bir farkımız yok ama en büyük fark buydu... Yapraklar evet,arada yangında kavrulurlar, aşkın bedenimizi kavurması gibi. Yapraklar yağmurda sırılsıklam olurlar,tıpkı aşık olmak gibi. Yapraklar,yapraklar,yapraklar... Üzerine milyonlarca cümle yazılabilecek, bir o kadar da betimleme yapılabilecek olan yapraklar, Jungkook'un dünyasıydı, tıpkı bir yaprak gibi olan Min Yoongi gibi. Jeon Jungkook, Min Yoongi'yi kavurmuş,sırılsıklam etmiş ve düşürmüştü kendine.. ▶simoçki
7 parts