"Küçük yaşlarda içimde yaşadıklarımı uyutmaya çalışırken uyanık kalmak beni yorardı. Dindirdiğimi sandığım duygularımı yansıtmamak için büyük bir gülümsemenin arkasına saklanırdım. Benim de hayatta öğrendiğim ilk oyun buydu: saklambaç. Korktun mu? Gülümse geçer. Üzüldün mü? Gülümse geçer. Kırıldın mı? Gülümse geçer. Özledin mi? Gülümse geçer. Canın mı yandı? Gülümse o da geçer. Bu yalana sığınarak atlatmaya çalıştığım bütün duygularım büyüdükçe ağırlığını hissettirdi ve bunun bir işe yaramadığını defalarca yüzüme vurdu. Artık bu oyun bana zarar vermeye başladığında bir şeyler de hayatımdan kopmaya başladı." Özüm'ün hayatından kopan içinde sakladığı bir parça vardı. Onun ortaya çıkma vakti geldiğinde kendisi bile bunun farkında değildi. O kadar derinlerdeydi ki yüzeye çıkartacağı günü hayal bile edemezdi. Ama o karşısındaydı; hem de geçmişten gelen intikamıyla birlikte. ****** Herhangi bir kopyalama, çalınma gibi durumlarda gerekli işlemler yapılacacaktır. Bu hikayenin bütün hakları bana aittir.