Uraz yanındaki güzelleri güzeli kıza baktı.Dümdüz bir şekilde karşısına bakan kız, birden ona dönüp sorusuna cevap verdi. “Çünkü burası gerçek hayat.Hikayelerde, masallarda, kitaplarda veya filmlerde değiliz.Burada mutluluk yok.Hayatının aşkı birden bire karşına çıkmayacak veya her yerde durmadan karşılaşmayacaksın.Burada, kitaplarda aşık olduğumuz o kötü çocuklar yok.Yada yanında olduğu, sevdiğini söylediği kıza körkütük aşık çocuklar yok.Gözleri sadece o kızı görmüyor.” Berfu gözlerini sımsıkı kapadı ve devam etti. “Çünkü burada gerçek aşk yok.Gerçek aşk masallarda.Gerçek aşk imkansız.Bizler o beklediğimiz erkeği hiçbir zaman bulamayacağız, hiçbir zaman hayellerimizdeki erkeği bulamayacağız ve bunun farkında olmak beni yoruyor.Hiç gelmeyeceğini bile bile, her seferinde gelmesini beklemek ve bir türlü o hayallerinden vazgeç(e)memek.” Uraz, genç kıza bakıp gülümsedi. “Belkide doğru olan budur; hayallerinden vazgeç(e)memek.Onlar mutluluk sağlar bize.Hayallerin olmadan mutlu olmazsın Berfu.” Derin bir nefes alıp son sözlerini söyledi. “Belkide o hayallerindeki kişi bir nefes kadar uzağındadır.”