Çooooook uzun bir aradan sonra merhaba !!!! Watty hesabımın şifresini unutmuşum maalesef. Uzun bir süre sonra hatırlayabildim ve yeniden yazmaya başladım. Eleştirilerinizi mesaj olarak atabilirsiniz. Umarım beğenirsiniz. :) ^o^
Zayn ile polis olayını atlatmıştık.
Benim sinirlerim zıplıyorken o hâla gülüyordu.
"Daha yavaş git istersen. Çok hızlısın."diye dalga geçtim.
"Ne yapayım ? Kaç ay oldu araba kullanmayalı. Alışamadım şu an." diye cevap verdi.
Önümüzdeki yol üçe ayrılıyordu. Haritaya baktım.
"Sağa dön." dedim. Direksiyonu sağa kırdı.
"Sence bizimkiler şu an ne yapıyorlardır ?" dedi.
"Sizin takımı bilmem ama Justin kafayı yemiştir. Jack ise nasıl bir izlenim vermeye çalışacağını düşünüyordur. Belki de bize bir oyunda düştüğümüz izlenimini verir. Bu olayın bilinmesini istemez bence." dedim.
Araba hızlanmaya başladı.
"Şu , Luke ile aranızda ne geçti ? Sakıncası yoksa anlatır mısın ?" dedi. Ne diyeceğimi şaşırdım.
"Bunu sana şimdilik anlatamam." dedim.
Uzun bir nefes verdikten sonra konuşmaya devam ettim.
"Eğer bu yarışmadan sonra yaşarsam veya bir şey olmazsa, sana her şeyi anlatırım. "
"Emin ol , sabırsızlıkla bekleyeceğim."dedi.
Bir süre daha gittikten sonra , sürat teknesinin bizi alacağı yere gelmiştik. Arabayı biraz uzağa park ettik. Umarım bir şey anlamazlardı.
Adama selam verip tekneye bindik.
"Neden bu kadar geç kaldınız ?" dedi zenci adam.
"Hey , meeeğğn ! Arabanın yo yeah tekeri boomm ! Yeah !" dedim.
"Ne diyorsun adamım ?" dedi adam.
"Siz zenciler , rap sevmez misiniz ? Alın size rap!" dedim.
"Kusura bakma dostum , hâlâ narkozun etkisinde." dedi Zayn. Sonra bana döndü ve kulağıma fısıldadı.
"Bir günde ikinci kişinin ölümüne sebep olursan , cidden bizi öldürürler." dedi.
"Doğru." dedim.
Ada görünürken ,güneş batmak üzereydi. Karnım da acıkmıştı. Elim cebime gittiğinde marketten arakladığım çikolatalar elime geldi. Sinsice sırıttım.
"Fare ve sivrisinekleri arasına dönmek istemiyorum." diye sitem ettim.
"Emin ol kimse istemiyor." dedi.
Tekne durdu. Sonunda adaya gelmiştik.
Tekneden atlamak karnımın acımasına sebep olmuştu.
Tahminime göre , yarın ödül oyunu vardı.
Yavaş adımlarla, kurulmuş olan yeni barakanın yanına yol almaya başladık. Bir kaç adım atar atmaz yarışmacıların hepsi bize doğru koşmaya başladı.
Justin , olağan bir hızla bana koştu ve sımsıkı sarıldı.
Acıyla inledim.
Sarılmayı bırakıp dehşetle bana baktı.
"Bana neler olduğunu hemen anlat." diye emir verdi bana Justin.
Kameraman , ben daha adaya adım atar atmaz röportaj vermemi istedi. Justin itiraz edecek sandım ama öyle bir şey olmadı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Survivor ♔
Fanfiction(Bazı kısımlar gerçeğiyle tamamen alakasızdır.) Ekranları kasıp kavuran Survivor'dan önemli bir ders aldık: Konu açlıksa, gerisi teferruattır. Annesini ve kendini o çukurdan kurtarmak için gittiği Survivor'da Selena'nın başına gelmeyen olay kalmı...