ERKEK MESELESİ

6.Bölüm: Üç Tescilli Öküz

Multimedya: Alper-Arya-Ateş

Arkadaşlar geç geldiği için çok özür dileriz bazı özel sebeblerden dolayı yayınlayamadık. Ama önceki bölümde verdiğimiz sözü tutup uzun ve eğlenceli bir bölüm yazdık. İyi okumalarrr :D

Derin'den

Kapıyı açtığımda karşımda kurye falan bekliyordum; ama karşımda şuan da üç adet tescilli öküz duruyor.

"Selam güzelim."

Doruk'un ağzını yaya yaya konuşmasından ve sallanmalarından sarhoş oldukları belli oluyordu ki gelen içki kokusuda bunu doğruluyordu.

"Kim gelmiş Derin? İki saattir kapıdasın!!"

Arya arkadan seslenmişti tabi kimlerin geldiğinden haberi yoktu. Gördüğü anda tedirgin olacağını biliyorum çünkü geldiğimizden beri bu çocuklardan pek haz etmiyor daha doğrusu etmiyoruz.

Ve beklenen oldu Arya gülümseyerek kapıya yaklaştı ve Doruk'ları görünce gülümsemesi yüzünde soldu.

"Bunların ne işi var burda?"

"Bir bilsem ne işleri olduğunu."

"Bilmeye ne gerek var gönderelim gitsinler."dedi Ayra

"Aşk olsun güzelim. Biz sizi ziyarete gelmiştik yaptığın şeye bak çok ayıp resmen kovuyorsun." dedi Ateş ağzını yaya yaya konuşarak.

"Sarhoş mu bunlar?"

"Evet Arya belli olmuyor mu?" Allahım ya bu kız bazen gerçekten saçmalıyor sanki sarhoş oldukları belli değilmiş gibi birde soruyor.

"Kızlar bir sorun mu var?" diyerek yanımıza geldi Alper. Hemen arkasından da Kerem,Lara ve Mert geldi.

"Bunların ne işi var burada?"

"Birinizde farklı soruyla gelseniz şaşarım zaten. Aynı soruları sorup durmayın!!"

"Ne işiniz var lan burada?" diye kükredi Kerem.

"Kızlarımızı görmeye geldik asıl sizin ne işiniz var burada?" diye aynı ses tonuyla karşılık verdi Doruk.

Lara Doruk'ların sarhoş olduklarını yeni anlamış olacak ki ilk baş şaşırsada sonrada yüzünü bir gülümseme aldı.

'Ne oldu' der gibisinden bakış attım sırıtıp telefonunu gösterdi.

İşte beklenen an geldi tescilli öküzler elimize koz verdiler.

Arya'dan

Doruk'un kükremesiyle yerimde sıçradım. Normalde böyle sıçramazdın ama boş anıma denk gelmişti. O anda ben Ateş'e gözlerimi dikmiş bakıyordum aynı şekilde o da bana bakıyordu ve ben onun gözlerinin derinliklerinde kaybolmuştum.

Tuhaftı gerçekten tuhaf. Uzun zamandır kimsenin gözlerine bu kadar derinden bakmamıştım ama bu bana farklı hissettirmişti. Hemen yanlış anlamayın ona karşı bir şeyler hissetmiyorum yani tamam hoş, yakışıklı,kaslı biri olabilir. Aman her neyse derin düşüncelere daldım. Dediğim gibi uzun zamandır bu şekilde bakmadığım için böyle farklı hissetmişimdir.

Benim sıçramamla Alper'in ellerinin arkadan belimi sarması bir olmuştu.

"Korkma biz burdayken bir şey yapamazlar. Sana zarar vermelerine izin vermem."

Sadece gülümsemekle yetinmiştim. Çünkü uzun zamandır bir erkekle bu kadar yakın olmamıştım. Eeeee haliyle biraz afallamıştım. Alper'de aynı gülümsemeyle bana karşılık vermişti.