Find My Way Back • Jinkook Vmin Sope •

Yeter ki yalnız ağlama

#Jinkook taginde birden 20.sıralamadan 190'a düştük neredeyse en sonuncu olacağız neden böyle oldu😔 Düzelir sanmıştım bu yüzden size söylemedim ama üstünden birkaç hafta geçmesine rağmen düzelmedi.

Medya: Lily's theme. Bu medyayı kullanıp kullanmamak konusunda arada kaldım. Biraz hüzünlü bir parça. Namjoon'un mezar başındaki anılarını hatırlarkenki haliyle uyumlu.
Bu bölüme aslında medya koymayı düşünmüyordum. Doğrusu bu bölümü yazmayı düşünmüyordum dnfksjgsi bir önceki bölümün içinde kısa bir kısım olarak kalmalıydı ama buradayız işte😬

°°°

*ertesi gün*

13.mıntıka ▪︎ Kim Namjoon

Bileğime damgalanan iğrenç mor mürekkebe göz attım. Listenin başında koyu tonla -1- yazılıydı. Bu, benim bulunduğum ekibi temsil ediyordu.

Liste, bugün her zamanki kadar uzun değildi. Nedeni yılda son 1 senedir yaptığımız bir şeydendi.

"07:00 - Kahvaltı
07:30 - Komuta odası,
toplantı

08:00 - 16:00 Yas
(ormana çıkışa
gruplar halinde
izin verilecektir)"

Mide bulantımı görmezden gelerek yemekhaneye ilerledim.

Kenarda, bir köşede yemeğiyle oynayan Monty'yi görebiliyordum. Babası gıdıklayarak yemesini sağlamaya çalışıyor, asılan yüzünde tekrar güller açtırıyordu.

Onun yanında birileri vardı. En azından bu içimi rahatlatmıştı.

Vücudumun daha fazlasını kabul etmediğini bilsem de tabağımdakileri bitirmeye çalıştım. 13.mıntıkadaki zorlu hayat şartları israfın en büyük suçlardan biriymiş gibi karşılanmasına yol açardı.

Sessiz bir şekilde Komuta Odası'na ilerledim. Gruplara görevlendirilmiş askerler eşlik edecekti. Boggs herkese programlarını dağıttıktan sonra en son bana yaklaştı.

"Sen ilk grupla çıkabilirsin. Bugün akşama kadar görevin yok."

"Nasıl yok? Neden? Benim yerime kim bakacak?"

"13.mıntıkada yeterli askere sahibiz. Yine de itiraz edeceğini bildiğimden söyleyeyim, senin yerine ben bakacağım." Boggs ile çalışmaya başlayalı neredeyse 2 sene olacaktı ve ilk defa yumuşadığını görüyordum.

"Neden? Başkan Coin'in bundan haberi var mı?"

"Çünkü ben senin güzel bir hayat yaşamanı istiyorum. Ayrıca babanı tanırdım, bugün rahatla. Senin için en azından bu kadarını yapabilirim. Ama akşam 8.mıntıkaya gitmen gerekecek, onu engelleyemem."

Bunun adil olmadığı, idare edebileceğim, belki de çalışmanın benim için daha iyi olduğu ve insanların sınırlarıyla ilgili bir sürü cümle beynimde dolandıysa da telaffuz edilemeden durduruldular.

"Daha fazla sorgulama yok. Bu bir emirdir Asker Kim."

• • •

1.mıntıka ▪︎ Kim Seokjin

Sonunda eve ulaştığımızda sevincimden neredeyse eğilip yeri öpecektim.

Tüm geceyi Snow'un malikanesinde geçirmemiz gerekmişti ve kırmızılar etrafımı sarıp beni daha da boğarken tüm gece boyunca gözümü kırpmaya dahi korkar olmuştum.

"Herkesin yerini bilmesi gerektiğine. Ve Panem'in kırılgan düzeninin değişmemesi gerektiğine."

Sözler beynimin içinde dönüp durmuş, Snow'un tehditkar sesi gece boyunca peşimi bırakmamıştı. Birden ne olmuş olabilirdi de böyle bir programa gerek duyulmuştu. Bu cümleler bana yöneltilmiş açık bir tehdit miydi yoksa diğer mıntıkalarda Isyan açıkça başlamış mıydı?