HAYATIN KALBİ

2. BÖLÜM

Selaammmmm!!!
Nasılsınız bakalım? Bende iyiyim teşekkür ederim😜
Arkadaşlar Hayat Asil'in saçı medyadaki gibi.

Hadi o zaman başlayalım.

2. BÖLÜM

*NE OLUYOR*

Kuzey'in Ağzından

Bu gün günlerden pazartesi olduğundan şirkete gitmek için erkenden kalkıp evimdeki spor odamda biraz spor yaptıktan sonra duş alıp üzerimi giyindim. Siyah takımımı da giyindikten sonra kahvaltı yapmak için aşağı indim. Kahvaltı masasındaki anneme, kız kardeşim Masal'a, erkek kardeşim Güney'e ve babama günaydın deyip yerime geçtim. Kahvaltımı ederken babam konuşmaya başladı.

"Oğlum, bu gün şirkette iş yok. Bir imza atman gerekiyor. O yüzden ben şirkete gelmiycem. Sen git, imzanı at sonra gelirsin."

Babamı onaylayıp kahvaltımı yaptıktan sonra ayağa kalktım.

"Tamam ben imzalayıp gelirim baba. Hadi görüşürüz ben gideyim."

"Görüşürüz abi."

"Baybay abi."

"Görüşürüz canlarım." Prensesimin saçlarını öpüp kapıya yöneldim. Annem beni yollamaya arkamdan gelmişti. Kapıya geldiğimde annemin yanaklarını öpüp dışarı çıktım ve arabama binip şirkete gittik. Şirkete gireceğimiz sokağa doğru dönerken bankta oturan upuzun saçlı bir kız gördüm. Sanırım ilk kez bu kadar uzun saç görüyordum. Bacaklarına bakıp konuşuyordu. Üstünde gecelik vardı. Anca bu kadar görebilmiştim zaten kızı. Şirkete girdiğimizde direkt asansöre yöneldim. Yönetici katına geldiğimde odama girerken sekreterim konuşmaya başladı.

"Efendim bu gün sadece HASATLAR HOLDİNG ile ilgili iş anlaşmanızda bir imza gerekiyor. Başka bir şey yok."

"Tamam Aslı, dosyayı getir hemen imzalayıp çıkayım."

Masama geçip Aslı'yı beklemeye başladım. Zaten oda birkaç dakika sonra odama gelmişti. Hemen dikkatlice dosyayı okuyup yanlış bir şey var mı diye baktım ve imzaladım.

"Aslı başka bir şey yok değil mi? Sonra sorun olmasın."

"Yok efendim." Demesiyle kalkıp geldiğim gibi şirketten çıktım. Şoförün açtığı kapıdan içeri geçip oturdum. Tam demir kapıdan çıktığımız sırada sabahki kızın, arkasında güvenlik görevlisi ile bu tarafa koştuğunu gördüm. Şoföre arabayı durdurmasını söyledim. Arabayı durdurduğunda arabadan indim ve kıza doğru hızlı adımlarla yürümeye başladım. Kız düşerken ağladığını farketmiştim. Yanına gidip omzuna dokunduğumda çığlık attı. Anında elimi çekerken hıçkırıkları daha çok artmıştı. Yavaşça arkasını döndüğünde gözlerinin kapalı olmasına rağmen yaşlarının hala aktığını gördüm. Bu kadar çok ağlamasına ne neden olmuştu ki? Gözlerini açtığında, bir an ayaklarımın altından yerin kaydığını sandım. Gözleri yemyeşil ve çok etkileyiciydi. Kız anında bana sarılırken kalbimin ritmi bir anda alt üst oldu. Bu kız büyücü müydü ya‽ Resmen beni kendine ....? Ne yapmıştı bana böyle? Bilemiyorum, o boş yeri dolduramıyorum resmen. Güvenlik görevlisi nefes nefese kalmış bir şekilde bize doğru yavaş adımlarla gelirken telefonuyla konuşuyordu. Derken kız konuştu.

"Lü-lütfen bana yardım et. "

O kadar naif ve çocuksu bir sesi vardı ki, ses kaydı alıp sabaha kadar dinleyebilirdim. Tekrar konuştu.

"Lütfen lütfen bana yardım et. Bu kötü kalpli adamlar bana uf yapıyorlar!" Kaşlarımı çattım. Bu kız neden çocuk gibi konuşuyor. Kollarını boynumdan çözüp yüzüme baktı ve kollarını gösterdi. "Bak bana uf yapıyorlar, götürecekler beni, sonra daha fazla uf ya-y-yapıcaklar. Lütfen lütfen beni kurtar." Kollarındaki çizikleri görmemle kaşlarım 2 kat daha fazla çatıldı. Bu sırada güvenlik görevlisi yanımıza gelmiş ve kızın bileğini tutup geriye doğru resmen fırlatmıştı ve kızın koluna cebinden çıkardığı iğneyi enjekte etmişti. Sinirle adamın yanına gidip yakasından tuttum ve yandaki duvara çarptım. Sonrada adamı dikleştirip suratına ard arda yumruk atmaya başladım. Adam yere düşüp bayılırken arkamı dönüp kıza baktım. İğnenin etkisiyle bayılıp kalmıştı. Yanına gittim ve onu kucağıma aldım. Çok hafifti. Saçları kucağıma almamla dizlerimin aşağısına geliyordu. Kıza resmen hayran kalmıştım. Belliydi, nerede kalıyorsa, orada kıza işkence ediyorlardı. Arabaya bindiğimde güvenlik görevlisinin yanında bir ambulans durdu ve içinden beyaz önlüklü kadın ve bir kaç tane daha güvenlik görevlisi çıktı. Kız kucağımda arka koltuğa geçtim ve onu koltuğa yatırıp başını kucağıma koydum. Saçlarının yere deydiğini gördüğümde serbest kalan saçlarını toplayıp kızın karnının üstüne koydum.