13

893 49 4
                                    

Ege

" E yetiyor mu puanınız? " tabi ki de istediğim bölümü kazanmıştım. Zeki olduğum bir kez daha kanıtlandı anlaşılan. Bunu ego olarak görmenizi istemem. Kendini bilmek dersek çok daha doğru olur. Ayrıca emeklerimin karşılığını alıyordum. Bizim grupta ders çalışmak denen şeyden haberi olan ikinci kişiydim Kutay'dan sonra. Üçte Karan'dı herhalde. Malum çocuk dilci olmasına rağmen hatrı sayılır biçimde matematik sorusu çözmüştü. Hal böyle olunca grubun tembel dörtlüsüne dönmüştü gözler. İlker, Orkun, Ateş ve Burak. Aslında Burak'ın dersleri iyiydi ama uyuşukluğuna ve ortamcılığına yenik düşerek bir yere kadar sürdürebilmişti ders çalışmadan.

" Yes be tutmuş ulan uluslararası ilişkiler. " Ateş sevinçle Karan'a sarıldı. Öğk vıcık vıcık bir de aynı fakülteyi yazdılar çirkinler. İlker sırıtarak sevinçle kendini koltuğa atıyordu ki alçılı kolunun üstüne düştü düşük zekalı. Ayaz bıkkın bir şekilde onu kaldırıp oturttuğun da hala sırıtmaya devam ediyordu. " Saol kız Ayaz. Gözüme sen bile tatlı geliyorsun şuan. Sözelden girerek zekilik yapmışım dostlarım. Karşınızda geleceğin en mükemmel gazetecisi duruyor. " boş konuşmalarının arasında onun da kabul edildiğini bilmek güzeldi.

Bilgisayar da bir şeyler uğraşan Burak'ın kazanmasıyla ilgilenmediğimi içimden tekrarlasam da hep beraber bakacağımıza karar verdiğimizden beri kendi puanımdan çok onun puanını merak ediyordum. " Biri bana tokat atsın. Ben nasıl makine mühendisliği kazandım lan? " heyecanlanınca duygularını asla kontrol edemeyen İlker olayı popişinden anlamış olacak ki sağlam koluyla Burak'a cidden tokat attı. Oda da yankılanan sesle Burak dehşetle hala sırıran İlker'e döndü. Gülmemek için dudaklarımı dişleyerek oturduğum tekli koltuktan kalktım ve ayağa kalkan Burak'ın kolunu tuttum. " Bu güzel günü cenazeye çevirmesek mi? " gülümseyerek sorduğum soruyla oflayarak İlker'e hareket çekti ve beni de kolumdan tutup koltuğa oturdu. İşte bu ilginçti. Burak resmen benim sözümü dinlemişti.

" Abiniz de mimarlık kazanmış. " diyerek gururla kolasını içen Kutay'a güldüm. Zaten ikimiz de fazlasıyla çalışmıştık. Harita mühendisliği kazanma isteğini ne zaman edindiğimi bilmiyordum ama ilgimi çeken bir şeyler uğraşabilecek olmam güzeldi. " Ya nasıl girdiniz siz bu amına koyduğumun sistemine? Hayır ben tc yerine telefon cumaramı yazıyorum kabul etmiyor bu. " Orkun'un sessizliği beni hep korkutmuştur zaten. Kutay hayatını sorgulayarak Orkun'a yardıma gittiğin de güldüm. Acıyorum cidden bu çocuğa. Sevgi lanettir arkadaşlar. Görüyorsunuz nelerle uğraşıyor çocuk.

" Fakültelerimiz de yakınmış. Tesadüfe bak. " diyerek beni dürten Burak'a baktım. İnanır mısın Burakcığım ben zaten buna bakmıştım sen bana ilk tercihini söylediğinde. " Hadi ya. İyi işte beraber gidip geliriz. " ve yılın en iyi oyuncu Oscar'ı Ege Aptal Aşık'a gidiyor. Gelip eski günlerde ki gibi bana sorunlarını anlattığı günden beri kendine eskisi gibi yakın kankalar olacağımızla ilgili söz vermiştim. Burak'ın inek arkadaşı olma çabalarım dışarıdan inandırıcı görünmeliydi ama içeriden inanması cidden zordu. Üstelik bir de başıma aynı eve taşınma fikri çıkmıştı. Yurtta rahat edemeyeceğimizden korkan ailelerimiz birlik olmuş ve bize ev alma isteğini öne sürmüşlerdi. Burak'tan kaçmaya çalıştıkça cidden ona doğru sürükleniyordum. Aynı evde yaşarsak heriften kaçabileceğim tek yer tuvalet olurdu.

" Eğer kesinleşirse aynı evde yaşamak çok eğlenceli olacak. " diyerek sırıttığın da çığlık atmamak için zor duruyordum. " Ya seracılık ne ki Kutayaşkım? Bahçıvan mı olcam ben? " Adam resmen yazdığı bölümün ne olduğunu bilmiyor. " Bilmiyorsan niye yazdın ki Orkun? " diyen Karan alacağı cevabın saçmalığından korkmayan tek kişiydi aramızda anlaşılan. " Mimarlık fakültesine yakın diye yazdım ben onu. Zaten aşırı yetenekli biri olduğumdan ne mesleği yaptığım hiç fark etmez. En azından Sevgilime yakın olayım. " Hepimizin yüzüne ağlamakla gülmek arasında kalmış o ifade oluşurken Kutay dayanamayıp sevgilisini öpmüştü. İlker kafasına yastık bastırırken güldüm. Tayfa yine formundaydı anlaşılan.

" Neyse loserlar biz gidelim de sevgilimle sevişmeli ay aman yani sevinçli bir kutlama yapalım. " Ateş Karan'ı sürükleyerek evimi terk ettiğinde Orkun da onu öpen Kutay'a yapışmış kapıya çekiyordu. " Orkun belki de vücuduma yapışmazsan daha kolay yürürüz. " diyerek sürüklenerek gitmeye devam eden Orkun'a baktığında o halinden tabiki de mutluydu. Ayrıca Kutay'ın poposuna dokunduğuna emindim. " Ayazcığım ya sen de kalkmama yardım etde biz de gidelim. İlaç saatim geliyor benim. " Ayaz ufak küfürler eşliğinde onu kaldırdı. " Gerçekten en büyük karmam sensin başbelası. " Ayaz'ın resmen cennetlik  olduğu hatasını telafi ederek ve İlker gibi bir pisliğe katlanarak geçiridiği günlerinden belliydi. Ayrıca benim haricimde grupta inancı farklı olan birinin olması güzeldi. " Görüşürüz. Bir şey olursa arayın. " diyerek onlara el salladığım da yanımda oturan Burak'ın varlığını hatırlayıp ona döndüm. " Ben bu gece burada kalsam olur mu? " diyerek dudaklarını dişlediğinde gözlerimin kontrolünü son anda sağlayıp dudaklarına bakmamayı başardım. " Sorman hata. Zaten yalnızım biliyorsun. " Ayrıca şimdiden aynı evde yaşama düşüncesi için pratik yapsam iyi olacaktı.

*

  Ege

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

 
Ege

Yanlış görmediniz arkadaşlar bölüm attım dlşşdşsşeçdçdşxşx

°° AÇIKLAMA》 Üniversite sınavına hazırlandığım için başka şeylere odaklanmak istememiştim ama yazmadan yapamadığımı fark ettim ve aşırı özledim hikayelerimi;(

Yani kısacası yazmaya geri döndüm ve bölüm gelecek bana mesaj atıp bölüm bekleyen herkesten çok özür dilerim cidden umarım anlarsınız nedenimi ♡

SEE U LATER~

Art{BxB}Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin