12

1.3K 85 11
                                    

Ege

" Ne işin var senin burada?" kapıyı açtığım da karşıma çıkan Burak ile şaşkınlıkla gözlerim büyüdü. " Kovsaydın? " diyerek dalga geçtiğin de yaptığım kabalığın farkına varıp kapıyı sonuna kadar açtım. Elimle içeri geçmesini işaret ettiğim de içeri girdi gülümseyerek. " O anlamda demek istemedim de bu gün ailenle olman gerekmiyor muydu? " Ceketini koltuğun ucuna koyup kendini favori koltuğuma atmasını izledim. Sessizce yanına oturup yorgun ve bıkkın görünen yüzüne baktım. " Onlarlaydım zaten ve bil bakalım konu yine nereye geldi? "

Ah şimdi yüzünde ki ifade anlam kazanmıştı. Elini başına koyup şakaklarına baskı uyguladığında bu seferkinin baş ağrısı yapacak kadar büyük olduğunu anlamıştım. " Çok mu bağırdı bu sefer? " kafasını olumlu anlamda salladığın da elimi omzuna koyup sıktım. " iyi yaptın buraya gelerek. Bu gece de burada kal hatta. " gülümseyerek ona baktığım da sonunda kafasını kaldırıp bana bakmıştı. " ne olursa olsun şu kibarlığını asla bırakmıyorsun ya, cidden hayranım sana. " güldüm.

" ne olduğunu anlatmak ister misin? " kafasını salladı. Konuşmasını beklerken bir anda bacağıma uzandığında şaşkınca ona baktım. Ayaklarını koltuktan sarkıtıp kafasını kıpırdatarak bacağımda rahat bir pozisyon elde etmeye çalıştı. " Neden uzandın ki şimdi? " uzanması her ne kadar şuan beni yanlış duygulara sürüklese de önceden de uzandığı için sadece nedenini sorabilirdim. Hesap sormam saçma olurdu çünkü küçüklüğümüzden beri birbirimize temaslarda bulunurduk. Arkadaşça olanlardan tabi ki de.

" İfadelerini buradan izlemek daha güzel. " diyerek omuz silkti. Cevap vermedim ve anlatmaya hazır olmasını bekledim. Derin bir nefes aldı ve dudaklarını ıslattı. " Babamın en büyük isteğinin şirketin başına geçmem olduğunu biliyorsun. Benim ise emlakçılıkla en ufak bir ilgim yok. Yine aile yemeğinin ortasında bundan bahsetti. İstemediğimi söylediğimde de artık mezun olmama az kaldığı için ve reddettiğim için gerildi ve- " duraklayıp tekrar derin bir nefes aldığında ellerimi saçlarına daldırıp hafifçe okşadım. Şaşkınca kafasını bana çevirdiğin de sorun olmadığını belirtmek için gülümsedim.

" Sinirlendi. Yemek tabaklarını fırlattı ve deli gibi bağırıp zengin bir piç gibi davrandığımı söyledi. Annem de sinir krizi geçirdi onu engellemeye çalışırken. Ben de daha fazla büyümesin diye kaçtım. Her zaman ki gibi... Söz hakkım olmadığını düşünüyor. Kendi hayatıma müdahale etmemem gerektiğini düşünüyor resmen. " neredeyse ağlayacak gibi olduğunu gördüğüm de kafasını tutarak onu bacağımdan kaldırdım ve o anlam veremez bir şekilde bakarken kollarımı ona doladım yavaşça.

" Kaçmadın Burak. Babanın yapamayacağı büyüklüğü yaptın. Serap teyze için üzgünüm ama sen doğru olanı yaptın. Hayatını almalarına izin veremezsin. Burada istediğin kadar kalabilirsin. Annemle babamın eve zar zor geldiğini biliyorsun zaten gelselerde seni benden çok seviyorlar. " tepkisiz bir şekilde derin nefesler alıp vermesini dinledim yaklaşık iki dakika sonra kollarını benim aksime sıkıca bana doladı. " Sen cidden hayatımda ki en güzel ayrıntı olabilirsin. " gülümsediğim sırada aynı zaman da yüzüme akın eden sıcaklığı hissettim. " Tamam yeter bu kadar duygusallık kalkta yemek yiyelim. " diyerek ondan ayrıldığım da güldü. Burak'a olan çekimim kaçınılmaz bir şekilde günden güne artıyordu ve ben artık kontrol edemiyordum.

*
Oruç kafasıyla bölüm yazmak aşırı zor arkidaşlar😭

Ne yazdım bilmiyom ama umarım beğenirsiniz<3

SEE U LATER~

Not: AMK WATTYSİ YAYINLAMAMIŞ BÖLÜMÜ!!!

Art{BxB}Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin