Lan Wangji tam iki haftadır Wei Wuxian'ın yüzüne dahi bakmıyordu.
"Düşünme Lan Zhan... Kim bilir şuan hangi kızla flört ediyordur.
Düşüncelerini bir köşeye gömüp önünde olan kitaba odaklandı...
.......
Akşam yemeği saatinde Lan Wangji kalkıp herkesin beraber yemek yediği alana ilerledi.
Ne kadar merak etmese de Wei Wuxian etrafta mı diye kontrol etti ama görünürde Wei Wuxian yoktu.
Her zaman olduğu gibi en arka ve kimsenin olmadığı boş masaya oturdu.
Onun oturduğunu gören yemekhane görevlisi hemen tabağını getirip tekrardan uzaklaştı.
Lan Wangji önündeki yemeklere göz attı.
"Wei Ying bunu yemekten nefret eder. Burada olmama nedeni şimdi anlaşıldı. Arkadaşları ile dışarda yiyordur..."
Lan Wangji kaşığını aldı ve önündeki çorbaya batırdı ağzına götürmek üzereyken bir ön masaya Wei Wuxian'ın her zaman takıldığı arkadaşları oturdu.
" Neden yanlarında yok??"
Önündeki çocuklar konuşmaya başladı.
- Ahh velet burada olsaydı şimdi yüz defa öğürme sesi çıkarırdı...
- Yemeklerimizi bu kadar sevmemesini anlamıyorum Wei gerçekten tuhaf bir gegeydi.
- Onu özleyeceğim..
- Ben de... Artık sülün avlayamayız...
- Belki bir gün onu görmeye gideriz ha??
İnce ve uzun yapıdaki çocuk gülmeye başladı.
- Dalga mı geçiyorsun?? Haha bir daha asla bulamazsın onu. Kimse Wei Wuxian'a ulaşamaz o isterse seni bulur. Hem Xue Yang gegeye sordum bana bu defa nereye gittiğini söylemedi dedi. Yani o da belirsiz. Olay şu arkadaşlar biz bir rüya gördük ve şimdi de rüyadan uyandık.
Lan Wangji yutkunamadı... Wei Ying gitti mi gerçekten??
Daha önce kimse ile muhatap olmayan Lan Wangji önündeki çocuğa seslendi.
- Xiao Xingchen!
Xingchen irkilerek arkasına döndü. Gusu Lan kalanın ikinci genç efendisini önceden fark edememek onu utandırmıştı. Hızla ayağa kalkıp selam verdi ve arkadaşları da onu taklit etti.
Lan Wangj şuan saygıyı umursmıyordu.
- Wei Wuxian nerede?
Xingchen şaşırmış görünüyordu.
-Sizin haberiniz yok mu? İki gün önce resmi tamamladı ve bugün hekrese veda etti. Sizin yanınıza da geldi ama muhafızlarınıza Wei Wuxian'ı içeri almamasını söylemişsiniz. Bu yüzden size veda edemedi ama gittiğini bildiğinizi düşünmüştüm.
Lan Wangji hızla oturduğu yerden kalktı Xue Yang'ı bulmalıydı.
........
Xue Yang odasında oturmuş önünde Wei Wuxian'ın onun için çizdiği Xingchen resmine bakıyordu.
Resmi çevirip arkasinda olan notu okudu.
"Gege aşırı aptal ve aşık görünüyorsun (aptal aşık böö) Bence cesur ol ve aşkını söyle. Eminim Xingchen seni kabul edecektir. İkiniz için güzel ve mutlu bir hayat diliyorum. Gege kıçını kaldır ve CESUR ol
Wei Ying "
Xue Yang gülümseyip resmi tekrardan çevirdi ve resime hülyalı hülyalı bakmakla meşguldü ki odasının kapısı sert bir şekilde açılmıştı.
Xue Yang panikle resmi önünde olan kitabın arasına sıkıştırdı ve gelen kişiye baktı.
- Wangji?? Sorun ne??
Erdemi ve saygısı ile bilinen Lan Wangji'nin odasına böyle dalması onu çok şaşırtmıştı.
- Xue Yang, Wei Ying nerde?
Xue Yang dudaklarını büzdü üzgünce baktı.
- Bilmiyorum... Bu defa nereye gideceğini söylemedi.
- Ona nasıl ulaşabilirim??
- Ona ulaşamazsın Wangji... Wei ulaşmak isterse ulaşır onun haricinde kimse onu bulamaz.
Wangji dünyasının başına yıkıldığını hissediyordu.. bu his kaybetme korkusu muydu..
Ya da çoktan kayıp etmiş miydi?
- Ahh sana vermem gereken bir şey var.
Lan Wangji umutla doldu ve arkadaşına yaklaştı.
- Ne vermen gerekiyor??
Xue Yang iç cebinden bir zarf çıkardı ve Lan Wangji'ye uzattı.
- Bu senin için...
Xue Yang masanın üzerinde olan kitabı alıp dışarı çıktı. Lan Wangji odada yalnızdı. Masada olan mum ışığına yaklaştı ve mektubu zarftan çıkardı.
Lan Zhan yine benim...
Bugün seni görmeye geldim ama yine kapılar yüzüme kapandı. Sevgimi söylerken her şeyi göze almıştım aslında ama yine de canımın yanmasına engel olamıyorum... Lan Zhan.. sen çok güzelsin ve seni sevmeyi asla durduramıyorum. Artık gitmem gerekiyor seninle yaşadığım bütün anıları da yanıma alıp gidiyorum. Söz veriyorum beni bir daha asla ama asla görmeyeceksin.. Wei Wuxian adını yakınlarında duymayacaksın. Evleneceğin ve seveceğin kişi ile çok mutlu ol. Benim için çok değerlisin bu yüzden gitmeden önce sana bir hediye bırakmak istedim. Arka tepeye bak...
Seni her zaman sevicek olan
Wei Ying
............
Lan Wangji 1 yılın ardından yine aynı yere oturmuş önündeki tavşanları besliyordu. Wei Wuxian ortadan yok olalı tam 1 yıl olmuştu.
Dediği gibi onu asla bulamamış yakın yerlerde de asla adını duymamıştı.
- Wei Ying nerdesin...
Kendisini asla bu kadar çaresiz hissetmemişti. Siyah tüyleri olan tavşan kucağına tırmanmaya başladığında onu kollarına alıp sarıldı ve en son annesi öldüğünde döktüğü göz yaşlarını bugün Wei Wuxian için döküyordu...
...............
Xiao Zhan Ve Wang Yibo gördükleri rüyadan aynı anda uyandılar.
Wang Yibo elini kalbinin üzerine getirip etini sıktı.
- Neden... Neden bu kadar çok acıtıyor...
Elini yüzüne kaldırdı ve hala nemli olan gözlerini sildi.
İçinde engel olamadığı bir panik dalgası vardı.
- Lan Wangji ne olursa olsun onu bul!!
