"Seni Seviyorum Şebnem Gürsoy."
"Seni Seviyorum Selim İnan."
Aklıma gelen sinsilikle gülmeye başladım. Selim anlamadan bana bakarken söze girdim.
"Yoksa Selim Gürsoy mu demeliyim?" diyerek bir kahakaha attım.
"Yok artık Şebnem, tabiki kimliğimi ve soy adımı değiştirmedim." dedi. Ben kahkaha atmaya devam edince o da kahkaha attı. Birden annem aklıma gelince gülmeyi kesdim.
"Noldu Şebnem?" dedi tedirgin bir şekilde.
"Bir şey yok canım ya." dedim konuyu saptırarak.
"Nasıl bir şey yok? Ben seni senden bile iyi tanırım Şebnem." haklıydı.
"Aklıma annem geldi." dedim gözlerimden akan yaşlarla. Elleriyle akan göz yaşlarımı sildi.
"Ağlama bitanem, bak ben burdayım. Senin yanındayım. Geçicek hepsi." dedi beni avutarak.
"Ya sen de gidersen Selim?" dedim korkuyla.
"Bi yere gittiğim falan yok sevgilim."
"İşte seni en çok da bu yüzden seviyorum." diyerek dudaklarına masum bir öpücük kondurdum. Saat daha 4 falandı. Selimle gezmek istiyordum. En iyisi Ben,Selim, Almilla,Özgür,Yaren ve Emre oturup bir şeyler yapmalıydık. Zaten Özgürde Ankaradan bugün dönecekti. Özgür ve Almilla , Emre ve Yaren, Ben ve Selim. Hepimiz inanılmaz bi grup oluyorduk. Bu fikri Selime söyleyecektim.
"Aşkım, bugün hep birlikte bir şeyler mi yapsak?" dedim masumca gülerek.
"Eğer az önce yaşadığım o güzel anı bir daha yaşayacaksak neden olmasın?" dedi pis pis sırıtarak.
"Pis sapık." dedim gülerken.
"Tamam sevgilim ya gideriz bi cafeye konuşuruz falan." dedi.
Bende başımla onaylayınca Whatsapp dan grup sohbetinde kızlara mesaj attım.
'Kızlar Selim geldi. Şimdi hiç soru sormayın her şeyi anlatıcam. 1 saat sonra Mod Cafe de buluşuruz. Selimde gelicek. Emreyi de çağır Yarencim. Almilla, Özgür geldiyse sen de onu kap gel. Hadi bakalım.' yazarak gönderdim.
"Sevgilim, ben odaya yerleşiyim tamam mı? Zaten 1 saat sonra çıkarız sende üstünü değiştir." dedi ve gülümseyerek odadan çıktı.
Seviyordum ya hemde çok seviyordum. O olmasa gerçekten şuan bu kadar mutlu olmazdım. O benim resmen kahramanımdı.
Üstümü giyinmek için dolabımın önüne geçtim. Kot şortumu ve salaş tişörtümü alarak şortumu giydim. Elime tişörtümü aldım ve kapının açılamasıyla donup kaldım. Selim gelmişti. Oha bu halde duruyorum hala. Hemen tişörtü üstümden geçirdim.
"Selim, insan bi kapıyı çalar." dedim oflayarak.
"Özür dilerim de."
"De?"
"Çok güzelsin."
"Teşekkür ederim de."
"De?"
"Sende Maşallah baştan aşa süzmüşsün beni."
"Ee güzele bakmak sevaptır sevgilim." diyince bende gülmeye başladım. Ayağıma da dolgu topuklu ayakklabılarımı giyerek makyaj masasına oturdum. Selim ise odada tek olan koltukda oturuyordu. Şeftali rengi ruj, göz kalemi ve rimel sürdüm. Saçımı da sıkı at kuyruğu yaparak Selim'e döndüm.
"Hadi gidelim." dedim gülerek. Selim şöyle bi baktı ve daha sonra beni onaylıyarak kapıya yöneldi. Kapıyı bana açtı ve ikimizde çıktık. Kapıdan çıkacakken babam konuşmaya başladı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Sensiz Ben. (ŞebSel)
Romance"Gitme beni bırakma. Bırakma Selim!" diyebildim sadece. O ise çoktan caddenin karanlığına karışıp gitmişti. Ne yapacaktım? Bunca şeyden sonra beni bırakamazdı, peşinden koşmaya başladım. Olamaz benden daha hızlı tabi. Onu tuttum kolundan, "Selim ben...
