DAZAİ OSAMU 📕 4 📕

699 60 4
                                    

Seni her gün izliyorum Chuuya takındığın maskenin farkındayım aynı zamanda birazdan korktuğum şeyin olucağı için de pişmanım, ellerini bile özlemişim Chuuya, kemikli ince ve benimkilerden küçük olan ellerini, sanki eksik olan parçalarmış gibi benimle buluşunca tam oluyorlar uyumumuz bir kez daha gözlerimin önüne seriliyor, bana bakmıyorsun yoksa gerçekten de beni asla affetmeyecek misin, ellerini çekmeye çalışsan da işe yaramıyor bırakmayı reddediyorum zaten sende bırakmamı istemiyorsun hissediyorum, başını yavaşça yukarıya kaldırıyorsun işte başlıyoruz beni gerçekten vuracaksın sanırım gözlerim açılmasını bekleyen gözlerinle buluşuyor ve uzun zamandır aradığım gözlerini açıyorsun..........ama bu doğru değil bu deniz mavisi gözlerle zıtlık içeren kaşların derin bir öfkeye sahip olduğu açık ancak gözlerin sisli, dargın ve.............. Affetmişlikle bakıyor

Benim bakışlarımdaki şaşkınlık ve pişmanlığı fark etmiş olacaksın ki öfkeyle çatılan kaşların bir nebze olsun yumuşuyor neden bana öyle bakıyorsun bir şey söyle vur bana demek istiyorum ama ağzımı açamıyorum anın verdiği şaşkınlıktan yararlanıp muhtaç olduğum ellerini bende çekiyor ve biraz uzaklaşıyorsun şimdi kafanı eğip tekrar kaldırıyorsun önceden gördüğüm çehre yerinde değil ancak görebiliyorum gözler ruhun aynasıdır derler karşındaki insanı eğer gözlerinden tanımak istiyorsan onu kendisinden daha iyi tanıyor olman gerekir ki biz göz göze geldik mi diğer insanlar bizim için önem arz etmez sadece ikimiz kalırız senin için yaşadığım şu dünyada, yavaşça ağzını açıyorsun yüzünden belli etmek istemediğin şeyler olduğu aşikar ve sadece bir kelime çıkıyor beni yerimde mıhlayan "üzgünüm..." Ve arkanı dönüyorsun seni çektiğim karanlık sokakta özlediğim kokun, gözlerin, ellerin kayboluyor pişmanlığım artıyor kımıldayamıyorum orda ne kadar durduğumu sormasan iyi olur çünkü hatırlamıyorum 3 saat mi 5 saat mi zaman anlamsızlaşıyor, senin yanımda olmadığın her an bir azap bir ıstırap halini alıyor havanın en koyu tonda olduğunu fark edince senin çatına geri dönüyorum yukarıya çıkarken camdan içeri bakmaktan kendimi alamıyorum bütün güzelliğinle ve dağılmışlığınla elindeki sigarayı gül pembesi dudaklarına yerleştiriyorsun ve dumanı göz yaşınla beraber dışarıya veriyorsun sana sarılıp her şeyin geçeceğini söylemek istiyorum yanında olduğumu artık yalnız kalmayacağını söylemek istiyorum ama bana inanır mısın bilmiyorum sonuçta seni bir kere terk ettim seni en çok korktuğun şey olan yalnızlığın tam ortasında çaresizce bıraktım geri dönmek sana artık yalnız kalmayacaksın demek benim haddime mi merak ediyorum ama aynı zamanda cevabı büyük ihtimalle biliyorum

I Love You [Soukoku]Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin