MARAH'NIN GÖZÜNDEN
MUTLAKA AÇIN : http://www.youtube.com/watch?v=nklvuocGCAQ
''Seni lanet küçük fahişe !'' Karnıma inen sert bir tekme daha.Tanrı aşkına zaten yerdeyim,ne b*k yemeye çalışıyor ?
''Senin kadar büyük olmamam da bir avantaj değil mi ? İşinin ustasısın.'' Ve suratımın ortasına kürek gibi bir ayak tarafından atılan tekme.Burnum da mı kırıldı lanet olası!
Acıdan vücudumun uyuştuğunu hissedebiliyordum.Her şeyin görünüşü bulanıklaşmış ve sesler uzaktan gelirken hala bayılmadan durabilmem şaşılası bir durum.
Geceden beri yorulmadan beni dövüyor kaltak.Onu kızdıracak şeyler söylemesem belki bu kadar ağır bir ceza almam ama,gurur.Bana fahişe diyemez.
Zorla doğrulup oturur pozisyona geldim.Bütün kemiklerim kırılmış gibi.Suratımı hissetmiyordum ve başım yokmuş da kemikleri kırılmış yürüyen bir beden gibiydim.Bu iyi hissettirmiyor.
''Gece gece nerden geliyordun sen ?'' Suratıma karşı tükürdüğünde,patlamak üzere olduğumu hissettim.Sesini kontrol etmeyi öğrenmeli,bana karşı.Daha kötüsü de beni geceleri genel evde çalışmak için yetimhaneden kaçan bir kız mı sanıyor ?
''Kimsenin altından değil.Gezdim ve geldim.'' net bir cevap şeklinde tıslarken onu şuracıkta boğma isteğimi bastırmak zorundaydım.
''Yalan söyleme'' benden farksız bir ses tonuyla konuştuğunda,bunun içinde tehdidin de varlığını hissettim.
Elini kaldırarak patlamış dudağımın,kaşımın ve kırılmış olabilme ihtimali olan kanayan burnumun kırmızıya boyadığı yanağıma indirdi.
Suratım sağa doğru savrulduğunda dişlerimin sızlaması artarken kulağımda da öldürücü bir çınlama başladı.''Sağlam bıraktığın bir onlar vardı sürtük!''
Sağ omzuma düşmüş başımın etrafına yapışan saçları düzensiz bir şekilde tek eliyle kavradıktan sonra geriye doğru çekiştirerek kanlı yüzümde parlayan gözlerimin içine baktı.Zehrini akıtıyor gibi.Ama üzgünüm Marilyn,bana zehir işlemez.
Ağzımın içindeki kanlı tükürükleri suratına karşı gönderdiğimde aldığı şekil benim zirve noktamdı.Burnumun ortasına sağlam bir yumruk beklerken konuşmaya başladı.
Ve atladığım bir nokta : eğer Marilyn dövmesi gereken bir yerde konuşuyorsa sonradan g*tümü fena dağıtır.Hep böyle olmuştur.
''Seni anca decency paklar.'' Gözlerimin fal taşı gibi açılmamasına dikkat ederken,artık onu kızdırmamam gerektiğini biliyordum.Şansımı s*keyim.
''Geceden beri 3 kere çizdin kolumu.Daha ne istiyorsun.'' Son gücümü toplayıp konuştuğumda,etkilenmemiş gibiydi.Onu etkileyecek erkek ve söz daha bulunamadı.Evde kalmış lanet bakire.Git ve seni becerecek midesiz bir adam bul.
''Bu sefer koluna değil hayatım.17 yıldır kolunu çiziyorum,sıkılmadın mı ?'' S*ktir.Ne planladığını bilmiyorum,tek bildiğim bana daha fazla zarar vermeye kalkarsa,prosedürleri s*ktir eder ona gerçek zararı veririm.Sokaklarda yatmak da kötü değil sanırım ha ?
Yerden aldığı bıçağıyla birlikte sinir bozucu bir şekilde bana yaklaşırken daha fazla ne yapabileceğini kestirmeye çalışıyordum.En sonunda dizlerinin üzerine çöküp göz hizama geldiğinde bakışlarını keskinleştirdi.B*k gözlü.
''Yüzün fazla güzel.''
İltifat mı etmişti ? Dayağın etkisiyle hayal mi görüyorum ?
''Hayatım boyunca hep sivri burun,kalın dudak,kemikli yüz üçlemesine sahip olmak istemiştim.Bir de sende fazlası olan çekik mavi gözler var.Bende olmayıp sende olduğu için cezayı hak ediyorsun.''
