Alex korkmuş,bedeni kaskatı kesilmişti.Cılız bir ışık koridorun ucundan içeriye sızıyordu.Yakınlarda bir yerlerde kapanan kapının sesini duydu.Sonrasında yine sessizlik.Korkacak bir şey yok diye kendini ikna etmeye çelıştı.Çıkışa doğru yürümeye başladı.İçinde büyümeye başlayan korkuya yenilmemek için kendini sakin ve sabit adımlarla yürümeye zorladı.Dolap dizilerinin olduğu noktadan köşeyi döndü.Orada biri duruyordu.
Okul hademesi.Alex onu birkaç kere görmüştü.Unutulması imkansız biriydi.Tüm sırlarını okuyabilecekmiş gibi Alex'e dikilen iri ve buz mavisi gözleri vardı.
Alex geçip giderken gözünü zeminden ayırmadı ama ensesinde yanan o bakışı hissetti.Boğazının içinde bir bulantı hissi dolaşmaya başladı.Kalbi ağzına gelmişti.Adımlarını hızlandırdı.
Son altı ayda Alex'in hayatında herşey daha iyiye gitmişti.Alex değiştiğini ve içindeki bazı yaraların kabuk bağladığını hissediyordu.Çocuk ve Gençlik Ruh Sağlığı Birimi'nden gönderilern yeni psikolog bir önceki kadar budala değildi ve sanki onu daha iyi anlıyordu.Herşeyden önemlisi hayatında Linnea vardı...
ŞİMDİ OKUDUĞUN
PRISONER-TUTSAK
HorrorKaçmak mı istiyorsun ? İşte o iş biraz cesaret ister.Çünkü bedenen ve ruhen ona aitsin.Ellerin her an kana bulanabilir.Bu seni soğukkanlı bir katil mi yapar? Her an sevdiğin kişiye savaş ilan edebilir,düşmanınla sıkı dost olabilirsin.Böyle yaşamak k...
