Wife, Please Stop Running Away! [BL-TÜRKÇE ÇEVİRİ]

015: Art Niyetli Lin Mian Mian (Bölüm 01)

(Başlığın aslı 'The Black Bellied Lin Mian Mian', Black Bellied genelde çin romanlarında yaygın kullanılır. Anlamı; Kara karınlı demek. Kibar, masum ve sevecen gibi davranırken içten içe fesatlık peşinde olan kimseler için kullanılır.)

Bunun sadece bir tesadüf olduğunu söylemek, piyangoyu kazandıktan sonra çok gerçekçi gelebilirdi!

Az önce evinin etrafında dolaşırken, giysileri yırtık pırtık bir bebek bulmak onu tamamen kızdırmıştı. Lin Mian Mian, ağzı bozuk cariyenin bilgine vurduğunu fark ettiğinde elinde olmadan küplere binmişti. Bilginin gerçek kimliğinin Lin Mian Mian'ın sadık sırdaşı olmasının yanı sıra, Lin Mian Mian aynı zamanda onun hakkında söz sahibiydi ve gerçekten endişelenmişti.
Bebek (Burada kullanılan kelime "doll" sanırım Mian Mian bilgini pejmürde bir oyuncak bebeğe benzetiyor.)

Bu kadar iyi bir çocuğa nasıl zarar verebilir ah! Li Hui dürüst bir çocuktur, zeki ve çalışkandır. Yeteneklerinin yanı sıra, çocuğun kendisi de sevimli ve şirindi. O pis kadın böyle sevimli bir varlığa nasıl vurabilir!

Soyun kurusun e mi!

Aynı şey küçük hizmetkarlarının başına da gelseydi, Lin Mian Mian kesinlikle öfkeden deliye döner ve etrafındaki her şeyi yok ederdi. Erkeklerden daha zayıf bir fiziğe sahip olabilirdi ama kimse onun hala bir erkek olduğu gerçeğini değiştiremezdi. Dayanıklılığı bir kadına göre, herhangi birine birkaç yüz tokat atmaya yetecek kadar daha güçlü olmalıydı!

O kadının yanından ayrıldıktan sonra işlerin kolaylaşacağını düşünmüştü. Ancak, daha yalnızca birkaç bin adım atmıştı ve yeniden başka bir cariye ortaya çıktı! Nedir bu? Bir Pokémon oyunu falan mı? Neden nereye giderse gitsin, birbiri ardına bir düşman ortaya çıkacakmış gibi görünüyordu?

Bu kadını nakavt etmek için bir Poke topu mu fırlatmalıydı?

Dün Lin Mian Mian ortaya çıkmayınca Yin Mei Mei nihayet amaçsız kalmıştı. Kendini güçsüz olana zorbalık yapmaya hazırlamakla çok meşguldü, ancak olay bir yalancı çoban hikayesine dönüşecek şekilde gerçekleşmemişti. Nihayet dinlendiği sırada, tekrar bir istihbarat geldi ve tozu dumana katarak olay yerine doğru fırladı...

Şimdi de ona Lin Mian Mian'ın geldiğini mi söylüyorsunuz? İnanmayı bırakmalı mıydı yoksa hala bu asılsız bilgilere bel bağlayıp gitmeli miydi? Bu gerçekten bir yalancı çoban hikayesi ah. Çoban yalan söylerken insanlar ona inanmışlardı. Ve hadise sahiden gerçekleştiğinde, ortada kurtarılacak hiçbir şey kalmamıştı.

Kederli cariye gözyaşları olmadan ağlamaktan kendini alamadı. Şimdi bile, herhangi bir aksesuar ya da gösterişli bir kıyafetle hava atmaya cesaret edemiyordu, üzerinde sadece insanların onu hizmetçi zannedeceği buruşuk kıyafetlerle duruyordu. Eğer yüzü insanlar tarafından tanınıyor olmasaydı ona gerçekten bir hizmetçi muamelesi yaparlardı. Telaşlı bir şekilde duvara yaslanmış duruşu bile onu çok sıradan gösteriyordu.

Çok geçmeden nihayet birinin geldiğini gördü...

'Ahha! O piç Lin Mian Mian sonunda burada!' Yin Mei Mei sanki tavuk kanı enjekte edilmiş gibi oldukça enerjik bir şekilde ayağa fırladı. Kendisine doğru gelen belirli bir kişinin hareketlerini ateşli gözlerle takip ederken, beklenti içinde kahkaha attı. Minyon vücudunun etrafında dans eden heyecanı herkes görebilirdi.

Hala gelmekte olan Lin Mian Mian, sırtından bir ürperti geçtiğinde titredi. Sırtındaki bu bıçaklanma hissine kimin sebep olduğunu anlamak için etrafına baktığında, aniden merdivenlerin yukarısında bir figürün cesurca dikildiğini gördü. Cariyenin gözleri, sanki telepati yoluyla dünyadaki bütün bıçakları Lin Mian Mian'ı oracıkta öldürmeleri için çağırıyormuş gibi hiç durmadan kötü kötü ona bakıyordu.