• 39. Tehlikeden Kaçış

1.6K 215 76
                                    

Zhou Zishu ve Wen Kexing hızla geri döndüklerinde, Gu Xiang ve diğerleri aradıkları yerde değildi. Geriye kalan tek şey, Gao Ailesi Malikanesi'ndeki insanların temizlediği ceset yığını ve onları çevreleyen büyük meraklı izleyici halkasıydı. Wen Kexing, yüzünde bir şey oluşunun verdiği hisse hala alışkın değildi, bu yüzden ağustosböceğinin kanadı kadar ince olan maskenin her an düşmesini bekliyordu. Sonra birkaç dakika önce insanların avladığı kişi... sanki Zhou Zishu değilmiş gibi, hiç bir olaya karışmamışçasına havaya uçtuğuna tanık oldu.

Wen Kexing ilk kez, bir kişinin suçlu bir vicdana sahipken bu kadar çirkin bir şekilde küstah olmasının mümkün olduğunu fark etmişti. Gerçekten de Zhou Zishu'nun yüzü, üzerine başka bir katman yapıştırdıktan sonra daha kalın* hale gelmişti. Wen Kexing hayretle dilini tıklatarak arkasından gitti. Birkaç kişi yerdeki cesetleri inceliyordu. Qingfeng Kılıç Sekt'inden Mo Huaikong'da aralarındaydı. Yüzü ciddi ve korkunçtu. Cao Weining'in el yazısını açıkça tanımıştı. Wen Kexing bir süre ona baktı, sonra Zhou Zishu'nun yanına giderek kulağına eğildi "Mo soyadındaki yaşlı adamın ifadesine bak, Cao Weining Gu Xiang ile kaçmış olamaz, değil mi?"

ÇN: Yüzsüzlük ve küstahlık anlamında.

Zhou Zishu, "Çok ahlaksızsın." dedi.

Yerdeki cesetlere baktı, kaşlarını çattı ve hafif bir kıyametin yaklaştığının önsezisini hissetti. Zehirli Akrepler'in intihar savaşçıları ne tür insanlardı? Yanlarına yarı olgunlaşmış bir çocuğu götürürken bu güvenilmez iki kişi durumu idare edebilir miydi? Şimdi ölüler miydi yoksa diriler miydi? Ve nereye kaçmışlardı?

Wen Kexing bir süre düşündü ve: “Bugünlerde, Lapis Zırhı ve Zehirli Akrepler şehirde sorun yaratıyor. Bu durumda aptal kız Gu Xiang, kimsenin olmadığı bir yere kaçmış olmalı." Dedi.

Zhou Zishu ona baktı ve hızlıca kalabalığın arasından çekilerek, "Neyi bekliyorsun o zaman? Bul onu." Dedi.

İkisi, çoğu kişi tarafından fark edilmeden geldikleri gibi hızlı bir şekilde ortadan kayboldu. Wen Kexing ona güvence vererek konuştu, “Hiç bir sorun olmaz, Gu Xiang düşündüğün kadar işe yaramaz değil. Ayrıca, hala yanında Cao Weining var."

Zhou Zishu kaşlarını çatarak ona baktı ve aniden sordu, "Vadi Efendisi Wen neden o zavallı çocuğun yaşayıp yaşamayacağı konusunda bu kadar endişeli?"

Wen Kexing gülümsedi, ama dudağı kıvrıldığında yüzündeki maskenin biraz kırıştığını ve düşecek gibi olduğunu hissetti. Maskeyi bastırmak için aceleyle elini uzattığında, bakan kişiye garip bir görüntü veriyordu. Cevap olarak sordu, "Öyleyse, neden Lord Zhou da o küçük çocuğun yaşayıp yaşamayacağı konusunda bu kadar endişeli?"

Zhou Zishu, "O benim müridim" dedi.

Wen Kexing devam etti, "Senin müridin benim de müridim. Bu durumda sence ikimiz arasında kim kimi takip ediyor?"

Zhou Zishu, "...Aramızda kalsın, sen beni takip ediyorsun. Saçmalamayı bırak, o küçük çocuktan biraz da olsa bilgi almaya mı çalışıyorsun?"

"Bana bir öpücük verirsen sana söylerim." Wen Kexing ona baktı. Ne yazık ki yüzündeki insan derisi maskesi insan olamayacak kadar çirkin duruyordu. Zhou Zishu'ya attığı çapkın, karizmatik bir bakış olduğunu düşündüğü şey aslında onu oldukça korkunç gösteriyordu.

Zhou Zishu başını sessizce çevirdi, ve onu itti. Bunu kendisi başına bela ettiğini hissederek sordu, "Yaraların çıkmasından korkmuyor musun?"

Wen Kexing utanmadan cevap verdi, "Tamamen yara olsa bile, yine de tatmin olacağım."

Zhou Zishu onu bir kez daha görmezden geldi, bir an düşündü ve sonra doğrudan şöyle dedi: “Rong Xuan ve Hayalet Vadisi'nin kökenlerine bakıldığında, beş büyük Sekt'in Lapis Zırhını aldığı yer Hayalet Vadisi içinde olmalı. Lapis Zırhı'nın bu sefer sızdırıldığına dair haberlerle, hiçbir jianghu bu fırsatı kaçırmaz. Bir hayaletin ölümcül şekilde baştan çıkarılması ve vadiyi kendi isteğiyle terk etmesi mümkün mü? Zhang ailesinin yok edilmesiyle bir ilgisi olması mümkün mü... Sakın bana Zhang Chengling'in 'tesadüfen görmeyi başardığı' o cüretkar Hayaletin Mutlu Yas Hayaleti ile aynı kişi olduğunu söyleme?"

FARAWAY WANDERERS [天涯客/ Tian Ya Ke] [BL TR ÇEVİRİ]Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin