"Bence skeç iyi oldu ya. Siz ne dersiniz?"
Cemile çayından bir yudum aldı.
"İkincisi bile gelir ben size söyleyeyim!""Ozan sen ne diyorsun? Senin karakter sana biraz ters ama."
Ozan camdan kafasını çevirip Evliya'ya baktı.
"Nesi ters bana?""Duygusal falan ya. Sen biraz daha soğuk, duygusuz bir tipsin. Yanlış mıyım?"
Ozan buruk bir gülümsemeyle "Doğrusun." deyip başını tekrar cama çevirdi.
Olanları izleyen Ayşegül Ozan'ın yüzünün düştüğünün farkına varmıştı.
Kendisi zaten soğuk olduğunu söylemişken neden alınmıştı?"Kahve içer misiniz?" diye sordu salonundaki kalabalığa.
"Olur Ayşe'm."
"Sen ne zaman kahveye hayır dedin ki Fatma."Fatma gülerken Hilmi ve Evliya da kahvelerini nasıl istediklerini söylediler.
Ayşegül tam Cemile'ye dönecekti ki Ozan'ın ceketini giydiğini gördü.
"Hayırdır Ozi, nereye?"
diye sordu Hilmi."Ben çıkayım ya geç oldu. Provayı bitirdik zaten. İyi geceler."
Ayşegül kapıyı açmak için ilerledi.
Kapıyı açtığında Ozan kafasıyla selam verip dışarı çıktı."Bir şey mi oldu?"
Ozan seslenişiyle Ayşegül'e döndü."Yok bir şey. Köpeğime mama almam lazım, marketler kapanmadan yetişeyim."
Ayşegül onu sıkmak istemiyordu ama fırsatını kaçırmak istemedi.
"Bir şey canını sıktıysa çözelim?"
Ozan sıkıntıyla nefes verdi.
"Gerek yok Ayşegül hanım. Alt tarafı erken kalktım evden, her şeyde bir anlam aramaya lüzum yok."Ayşegül şaşkınlıkla kaşlarını kaldırdı.
"Ne dedim ki ben şimdi? Moralini bozuk gördüm konuşmak istedim.""Dediğim gibi, lüzum yok."
"Hani az önce arkadaştık? Paylaşamayacak mıyız bir şeyler? Merak ettim işte."
"Beni düşünmeni gerektirecek bir konu yok. Ayrıca iş arkadaşı da bir arkadaş türüdür. Gözümde hepiniz iş arkadaşısınız, buna senden başka alınan da yok." dedi Ozan ifadesizce.
"Senden biraz insancıllık bekleyen bize yazık. Gerçekten de duygusuzmuşsun."
Ayşegül'ün sözü üzerine Ozan kırgınca ona bakıp arkasını döndü.
"Kusura bakmayın."
Son sözünü söyleyip arabasına doğru yol aldı."Niye çabalıyorsam zaten. Seninle konuşmak duvarla konuşmaktan farksız."
Ayşegül Ozan'ın arkasından söylediği sözü duymadığını düşünerek kapıyı kapattı.
Fakat Ozan duyup arkasına döndüğünde kapanmış kapıyla karşılaşmıştı.
"Ben duvarım Ayşegül hanım,
fakat siz bahçesiniz.
Ben size anlatsam da bir şey değişmez.
Duvarda çiçek açtığı nerede görülmüş?"...
Ayşegül konuklarını on dakika önce yolcu etmiş, koltuğuna oturup battaniyesini üstüne almıştı.
Yaklaşık beş dakikadır elinde evirip çevirdiği telefonunu açıp whatsappa girdi.
Can sana bir şey soracağım.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
ozay | high
Teen Fictiona: neden beni sadece sarhoşken arıyorsun? o: çünkü duygularımı sadece sarhoşken gösterebiliyorum.