"Gülüşün şehrin dengesini alt üst ediyor.
Sen gül; şehri yeniden inşa ederim ben."
•••
Hiçbir oyun, bu kadar eğlenceli olmamıştı.
Hiçbir saklambaç, bu kadar değerli hissettirmemişti.
Ve Hiçbir adam, bu kadar güzel gülümsememişti.
___________________...
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Top şimdi Cavs'da!
"Ne bakıyorsun öyle aval aval pas versene şu adama! Hadi!"
Andre Drummond potaya ilerliyor! Evet, Drummond! Drummond! Oh! Lebron James'den harika bir ribaund!
"Mal! Görmüyor musun pota altı Deart Valley¹! Nasıl sayı atmayı düşünüyordun?! Cedi sana orada el sallıyordu!"
Az önce LeBron'un yaptığı müthiş ribaund tekrar gösterilirken, kucağındaki mısır kasesinden eline birkaç tane alıp sinirle ekrana fırlattı Hande.
"Yazıklar olsun size be."
Sabahdan beri bu maçı bekliyordu. Daha yarım saat öncesinde kurulmuştu ekranın başına. LeBron dediğine göre az çok anlamışsınızdır, Cavs - Lakers maçından bahsediyorum.
Muhtemelen Cavs, son üç maçtır süre gelen düzenini bozacak ve bu maçı kaybedecekti. Hande'nin de kabullenmek istemediği tam olarak buydu. Lakers'a karşı kaybetmek.
Maç devam ettikçe ve Lakers'dan her sayı yedikçe delirecek gibi oluyordu. Özellikle Garland'ın topu çaldırmasından sonra sitem çığlıklarıyla saçlarını çekiştirdi.
"Allah'ım çıldıracağım şimdi!"
O sıra da Froy elinde kendi mısır kasesiyle kahkaha atarak girdi içeri. Hande'nin tepkilerini izlemeyi maça tercih ederdi. Elindeki kaseden biraz mısır alıp ağzına tıktı. Ve henüz yutmadan konuşmaya başladı.
"Yine çok neşelisin. Takım coşturuyor herhalde."
Hande sinirle soluyup Froy'a döndü. "Hıı, coşturuyor. Öyle böyle değil. LeBron abimiz de çok insaflı(!)"
Froy keyifli kahkahasına devam ederken Hande'nin sinirleri iyice bozuluyordu. Aslında şuan berbat bir oyun yoktu ortada ama yinede Lakers'ın karşısında yetersiz kalıyorlardı.
O sırada Froy kanepenin boş tarafına gelişi güzel kurulmuş, çarpık gülüşüyle bilgisayar da hala devam eden maça baktı göz ucuyla.
"Ne zannediyorsun kızım? Lakers'dan bahsediyoruz. Hiç şansınız yok."
"Sen buraya beni daha çok sinir etmek için mi geldin?"
"Gerek duymuyorum."
Gerek duymuyordu çünkü bu maç Hande'yi iyice kanser etmişti. Artık maçı izlemeyi bırakmış, kasesindeki mısırları bitirmeye odaklanmıştı.
"Şşt, baksana Cavs atak yaptı."
"Cavs zaten hep atakta. Sadece Drummond varken savunmamız felç geçiriyor o kadar. Tabi bir de LeBron var."
![CACHE-CACHE | CEDİ OSMAN [Yarı Texting] ARA VERİLDİ](https://img.wattpad.com/cover/252496436-64-k31927.jpg)