Ranpo
Hey?
(İletilemedi)
Bir gün oldu...
(İletilemedi)
Engellememişsin...
(İletilemedi)
Profil resmin ve açıklaman görünüyor.
(İletilemedi)
Sanırım hattı çıkarmışsın.
(İletilemedi)
Ya gerçekten devam etmemi beklemeden neden böyle yapıyorsun?
(İletilemedi)
Of Poe...
~•~ ~•~ ~•~
Ranpo-Kun
Hey Poe-kun!
Nasılsın?
Poe-kun
Ranpo-kun biraz meşgulüm.
Sonra konuşsak?
Ranpo-kun
Tamam.
Sen bilirsin Poe-kun...
Poe-kun
Sonra görüşürüz.
Ranpo-kun
Görüşürüz..
Bu kişiye mesaj gönderemezsiniz!
NE?!
Bu kişiye mesaj gönderemezsiniz!
Poe dinlemeden bu kadarı da fazla oldu!
Bu kişiye mesaj gönderemezsiniz!
Ranpo sinirle oturduğu yerden kalktı. Telefonunu cebine koyup ajanstan çıktı. Bir süre hızlıca yürüdükten sonra aklı başına geldi ve dondu. Bir bu eksikti! Kaybolmuştu işte. Poe'nun evini bulabilme umuduyla çıkmıştı ama o sinirle kaybolacağını düşünememişti. Bir süre etrafına bakındıktan sonra tanıdık bir kafa gördü. Bu Poe'ydu. Karl onu fark etmiş ve o tarafa koşmuştu. Ranpo Poe'nun onu görmemesi için hızla saklandı. Uzun boylu erkek gelip hayvanını aldıktan sonra yürümeye başladı. Ranpo da aralarına mesafe koyarak onu takip etti. Bir süre sonra bir eve geldiler ve Poe anahtar çıkarıp kapıyı açtı. Kapı tam kapanmadan Ranpo hafifçe iterek kilitlenmesini engelledi ve Poe merdivenlerden çıkmaya başlayınca içeri girip onu takip etti. Sonunda kapıyı açıp içeri girince biraz bekledi. Sonra zili çaldı. Kısa bir süre sonra kapı açıldı.
"R-Ranpo-kun?!"
Poe fazla şaşırmıştı.
"Konuşalım mı Poe-kun?"
Ranpo fazla ciddi görünüyordu. Poe ne olduğunu merak etmişti.
"Üzgünüm Ranpo-kun dediğim gibi meşgulüm..."
Poe kapıyı kapatmaya çalıştı ama Ranpo ayağını araya koydu. Artık daha ciddi ve sinirli görünüyordu.
"Yine mi konuşmama izin vermeyeceksin? Ne yapmaya çalışıyorsun?!"
Poe neden bu kadar fazla sinirlendiğini anlamamıştı. Ama asıl merak ettiği şey Ranpo'nun evinin yerini yada bir yere nasıl gideceğini bilmezken nasıl kendisini bulduğuydu.
"Ne oldu Ranpo-kun..."
Poe korktuğu için kapıyı açmıştı ve biraz geri çekilip girmesine izin vermişti. Ranpo bir süre durduktan sonra içeri girdi ve Poe da kapıyı arkasından kapattı. Ranpo'yu oturma odasına götürdükten sonra konuşmasını bekledi.
"Ne yapmaya çalışıyorsun..."
"Ne demeye çalışıyorsun Ranpo-kun?"
"Durup dururken beni engelledin."
"Ah öyle mi... Üzgünüm engellediğimi fark etmemişim."
