~32~

783 82 45
                                    

Medya.... ağağağağağağağaa çok güzel Shinsou bak sen bir mucizesin
.
.
.

"Herkes insin"

Camdan baktığımda bir dağ başında olduğumuzu fark ettim kimse itiraz etmeden sıra sıra indi, aşağı inince pro hero sandığım birileri ve küçük şapkalı bir çocuk vardı.

"Sensei burası neresi"(Deku)

"Hey hey hey selam hepinize sizinle tanışmak büyük bir onur 1-A sınıfı kalacağınız tesise güvenle yani umarım güvenle ulaşmanızı sağlayacağız"(şu kedi grubu varya onlar işte)

"A-ama sensei..."(Denki)

"Biz bi otobüse geri mi dönsek"

Neler olduğunu herkes anlamıştı ama çok geçti otobüse gidemeden toprak zemin yumuşadı ve heyelan gibi bizi içine alıp uçurumdan atmıştı.
Herkes çığlıklarla yere düştüğünde etrafımıza baktık, önümüzde kocaman bir orman vardı,

"Oİ Oİ kahramanlık sınıfı, gün batmadan önce tesise ulaşırsanız aç kalmazsınız ama gün battıktan sorma gelirseniz yemek yok!!"

"Ah hadi ama şaka mı yapıyorsun!?"

"Sakin ol Amaya ormandan hızlı bir şekilde geçer gideriz"(Arata)

"HA BİR DE TOPRAK CANAVARLARİMA DİKAR EDİNNN!"

Canavar mı? Ormanın derinliklerinden gelen seslerle herkes put kesilmişti ve izliyordu.

Shinsou'ya baktığımda çoktan savaş pozisyonunu almıştı ve diğer herkes, büyük toprak canavarlar çıktığı an savaş başlamıştı...
.
.
.
"Lanet şeylerden kaç tane var böyle!?"

"Sorgulama kedicik savaş"(Hitoshi)

Sayamayacak kadar fazla canavar yok etmiştik ama her seferinde daha fazlası geliyordu.

"1-A SINIFI BENİ DİNLEYİN BÖYLE İLERLEME YAPAMIYORUZ,TESİSİN OLDUĞU YERE DOĞRU GİDECEĞİZ VE AYNI ZAMANDA DA CANAVARLARI YOK EDECEĞİZ, GÜNEŞİN BATMASINA ÇOK AZ KALDI!"

"HAKLISIN YİKORU-SAN,TESİSE DOĞRU İLERLESİN HERKES!"(IİDA)

Hem canavarları yok edip hem de ilerliyorduk ama bildiğimiz tek bir şey vardı...herkesin götü çıkmıştı,nefes almakta bile zorlanıyoruz...

Çok az kaldı ilerideki büyük alanı görebiliyorum...

"Ben... başardık...geldik"

Herkes ağaçlara tutuna tutuna meydana geldi,sensei ve diğerleri bizi bekliyordu

"Dakiksiniz sevdim güneş batmadan geliniz yemek hazır sizi bekliyor"

Herkes konuşurken ben kendimi Mina ve Denki nin kollarına atmıştım, üçümüz birbirimize destek vererek zar zor yürüdük herkes yemek salonuna geçince herkesin gözü açıldı yemekler yendi ve sıra dinlenme zamanı...

Kızlar ve erkekler olarak ayrıldık aramızda tahta duvar vardı,sauna keyfisi yapıyorduk.

"Ben bittim,enerjim falan kalmadı ölmek üzereyim"

"Bir de bana sor Amaya, hâlâ kendimde değilim"(Momo)

"Şuan keyfimiz yerinde ama yarın bizi sıkı bir çalışma bekliyor..."

"Ühühühüh yarına kadar keyfini çıkarın"(hagakure)

Tahta duvardan duyduğumuz seslerle herkes sustu yine mineta bir işler peşindeydi ama duvarın tepesindeki küçük kota onu savurdu

"Teşekkürler kota sen gerçek bir kahramasın!"(herkes)

Kota bizi duyunca gördüğü manzara ile çığlık attı dengesini kaybedip erkeklerin olduğu tarafa doğru düşmeye başladı,ani bir refleks ile sudan çıkıp üzerime havlu aldım, hızlı bir şekilde zemin yaratıp uçtum, duvarı aşıp kota yı bulma ve yakalama umudu ile ellerimi uzatırken, Midoriya benden önce davranıp almıştı kota yı, şimdi ne mi oluyordu... boşluğa karşı, hızla düşüyordum.

"AĞHH BELİM YOK OLDU!"

yüz üstü yere kapaklanmıştım,

"Amaya iyi misin!?"

Arata nin sesini duymamla nerede olduğumun farkına vardım kafamı kaldırınca bana bakan iki surat gördüm Arata ve Shinsou... ıida,mineta yı suda boğmakla meşguldü...iki kişi dışında herkes arkasını dönmüştü...

Utançla kafamı eğdim,yerden doğrulup kalmaya çalışınca önümde duran cisim bu a engel oldu

"Yanlış sularda yüzüyorsun kedicik"

Shinsou hızlıca kucağına almıştı beni sauna tarafından çıkıp yürümeye başladı

"İyi misin?"

"E-evet düştüğümde belim ağrıdı o kadar"

Herşey netleşmeye başladı, Shinsou nun üstünde hiç bir şey yoktu,sadece beline bağlı olan havlu vardı,ve benim üzerimde de sadece havlu vardı...sevgili olabiliriz ama bu durum çok gerici!!

"Utanınca çok tatlı olduğunu daha önce söylemiş miydim kedicik?"

Yüzümü daha fazla görmemesi için boynuna sarılıp kafamı gömdüm

"Kapa çeneni... ayrıca nereye gidiyoruz"

"Bu halde gidebileceğimiz tek yer revir"

"Revir mi?"

"Beline baksınlar,hem üstünü de giymiş olursun"

Revire gelince belimde bir şey olmadığını öğrendik, Shinsou da bende üzerimizi giyip bahçeye çıktık

"Kendini asla düşünmüyorsun değil mi kediciğim"

"Nasıl yani?"

"Kota nin düştüğünü fark ettim ve hiç düşünmeden arkasından uçtun,her riski göze alarak"

"Biliyorsun pisicik, önümde gelişen olaylara öylece bakamam"

"Biliyorum bebeğim biliyorum en çok da bu huyunu seviyorum"

Ağaçlık olmayan bir alana gidip oturduk, başımı Shinsou nun dizlerine yasladım onu izlemeye başladım o ise saçımı okşayıp gök yüzüne bakıyordu

"Gök yüzü,ay, yıldızlar...hepsi çok güzel değil mi? Gecenin yalnızlığında tek başlarına yaşarlar"

"Haklısın kedicik şanslılar,geceleri olan şeyleri bir tek onlar görüyor ama bir konuda kararsızım"

"Hangi konu?"

Gözlerini gök yüzünden çekip bana baktı, kafasını eğip daha çok yaklaştı..biraz daha...ve biraz daha... üflesen uçacak mışım gibi bir narinlikle öptü

"Sen hepsinden daha güzelsin"

Kafasını geri kaldırmıştı ama bu sefer gök yüzüne değil sadece bana bakıyordu

"Biliyor musun?kendimi sorguluyorum bazen...senin gibi biriyle tanıştığımı ve bu noktaya geldiğimizi"

"Her şey olabilir,kader, alın yazısı, bağ, şans, tesadüf... hepsi aynı sonuca çıkıyor,bizim sonumuza"

"Seni seviyorum Hitoshi"

"Her şey karşılıklı kedicik,bende seviyorum"
.
.
.



Beginning of the endHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin