Bu bölüm çok cute ya♡♡ harika cidden sonuna kadar okuyun! Pişman olmazsınız!!!
Onlar çıktıktan sonra sende merdivenlere yönelirsin. Karnın ve omzun çok ağrıyordur. Karnını tutarsın. Merdivenden inicekken erenle karşılaşırsın.
"Yn iyi misin?" Der endişeyle.
"Sayılır, başarmışsın bu arada tebrik ederim" dersin.
"Asıl tebriği hakeden sensin yn. Beni ve acemileri yaralarına rağmen korudun." Der eren.
"Ama onbaşının ve teğmenin birliğini kurtaramadım" dersin.
"ama beni ve birçok kişiyi kurtardın. Emin ol onlarda bu yola bunları göze alarak çıkmışlardır" der eren.
"Yine de o an aklımdan, o sesler kulağımdan çıkmıyor"
"Zamanla alışırsın yn. Mecburen alışırsın. Bende arkadaşlarımı kaybettim" der eren zoraki gülümseyerek.
"Haklısın mecburum, mecburuz" dersin
"Bi yere mi gidiceksin?" Der eren.
"Evet aşşağıya inicektim" dersin.
"Yardım ediyim mi? İyi değil gibisin" der eren. Karnına giren ağrılarla tek başına yürümen imkansızdır zaten.
"Biliyor musun aşırı iyi olur" dersin. Erene yaslanırsın inmene yardım eder. Aşşağıya varırsınız.
"Devamını tek başına gidebiliceğinden emin misin?" Der eren.
"Evet, evet sağol" dersin arkanı dönmüşken erene seslenirsin.
"Eren unutmadan, bugün komutanla konucam birliğime girmen için" dersin eren kafasıyla onaylar. Yolunu bahçede oturan levi ve isabele çevirirsin. Yanlarına gidersin.
"Ben geldim isabel" dersin isabel sana koşar ama durur. Sargılarını gösterir.
"Yn yararlanmışsın dinlenmen gerekiyor" der.
"Isabel çok doğru söylüyor" der levi.
"İyiyim ben isabel. Hem ok atışı antremanı için çıkmıştım. Birlikte yapmaya ne dersin?" Dersin küçük kıza.
"Ama ben nasıl kullanılır bilmiyorum ki" der.
"Bende o yüzden burdayım ya! öğretirim sana" dersin gülümseyerek.
"Gerçekten mi?" Der isabel gözlerini kocaman açıp.
"Evet gerçekten" dersin ve yaylardan birini isabele uzatırsın.
"Bak isabel ilerde hedef tahtaları var. Şimdi yaptığım gibi yayı tut" dersin ve yayı göğüs ve kol hizzana getirirsin. Isabel seni taklit eder.
"Harika! Şimdi şu oklardan birini al ve yaptığım gibi yaya tak ve çek. Ama dikkatlı ol hatalı yaparsan ok yüzünü kesebilir." Dersin isabel de senin gibi oku çeker.
"Şimdiyse sol ayağını öne atmalısın, vücudun dik, kolun kasılmış olacak" diyerek kolunu hizzaya getirirsin. "Sonrasında tek gözünü kısıp hedef al. En önemlisi sakın tereddüt etme. Tereddüte düşersen başaramazsın." Dersin ve kafanı kaldırıp atış yaparsın tam 12 den vurursun. Çocukluğunda annenden öğrendiğin için okçulukta oldukça iyisindir. İsabel dediklerini yapar. 9luk atış olur. Şaşırırsın ilk atış için hedef tahtasını bile tutturamaz diye düşünmüşsündür en başında.
"Çok iyiydin isabel." Dersin kıza bakarak.
"Gerçekten mi?" Der sevinçle.
"Kesinlikle. Yeteneğin var ben ilk öğrendiğimde hedef tahtasına bile vuramıyordum" dersin. Isabel güler.
