Bu bölüm Hyunsuk'un gözünden. İlk kez onun gözünden yazıyorum, çok heyecanlı xhxlxhxjjxşxkx
Ayakkabılarımı giyip evden çıktıktan sonra evimizin yanında ki eve doğru ilerlemeye başladığımda içimde garip bir heyecan olduğunu farketmiştim. Jihoon'la öpüştüğümüz günden beri onu ne zaman görsem olan heyecan...
Onun aksine öpüşmemiz benim unutabileceğim, yok sayabileceğim bir şey değildi. İlk kez birisiyle öpüşmüştüm ve hayallerimdekinin aksine bu düğünümden sonra öptüğüm karım değil, Jihoon'du.
Her zaman ilk öpücüğümün evleneceğim kadınla olacağını düşünmüştüm. Fakat bunun aksine ilk öpücüğüm evlendiğim kişiyle olmasını geçtim bir kadınla bile olmamıştı. Beni strese sokan, garip hissetmeme sebep olan da buydu sanırım.
Düşüncelerim ve kafa karışıklıklarım eşliğinde yan evin kapısına ulaştığımda hızlıca zili çalmış ve beklemeye başlamıştım.
On dakika kadar önce yatağımda uzanıp gelecekle ilgili hayaller kurduğum sırada annem odama gelmiş ve Jihoon'un annesinden geçen gün yaptığı kurabiyenin tarifini almamı istemişti. Bunun üzerine ben de yatağımdan kalkıp üzerimi değiştirmiş ve yan eve doğru yola çıkmıştım.
Fakat kapıda yaklaşık üç dakikadır bekliyor olmama rağmen kapıyı açan olmamıştı. Bu yüzden zile tekrar basmış ve yine beklemeye başlamıştım.
Birkaç dakika kadar daha bekledikten sonra evde olmadıklarını düşünüp tam gitmeye karar verdiğim sıradaysa kapının açılması üzerine bu kararımdan vazgeçmiştim. Fakat keşke vazgeçmeseydim...
Çünkü Jihoon karşımda tişörtü olmadan duruyordu?
Şaşkınlığımı gizleme gereği duymadan açılan ağzımla ona bakmaya başladığımda gözlerim karın kaslarına kaymış ve bu da kalbimin hiç olmadığı kadar hızlı atmasına sebep olmuştu.
Tanrım, Park Jihoon insan olamayacak kadar güzeldi...
Daldığım kaslarından zar zor gözümü ayırıp Jihoon'un yüzüne baktığımda dudaklarında ki alaycı gülümseme anında utanmama sebep olmuştu.
Tanrım, Park Jihoon ne kadar güzelse ben de bir o kadar salaktım. Resmen çocuğun kaslarına dalıp gitmiştim...
"Spor yapıyordum, o yüzden açamadım kapıyı."
Jihoon sanki tek sorun kapıyı geç açmasıymış gibi konuştuğunda boğazımı temizleyip utancımı bir kenara bırakmış, sebepsiz yere kısık çıkan sesim ve saatlerdir koşmuşum gibi hissettiren kalbim eşliğinde sorun olmadığını söylemiş ardından da "Annem annenin geçen gün yaptığı kurabiyenin tarifini istedi. Eğer annen müsaitse tarifi verebilir mi?" diye eklemiştim.
"Annem evde yok. Ama tarif defterinde yazıyordur. Ben verebilirim."
Jihoon'un konuşması üzerine kafamı olumlu anlamda sallayıp bekleyeceğimi söylediğimde "Burada bekleme, içeriye gel. Defterin yerini tam olarak bilmiyorum. Bulmam biraz uzun sürebilir." diyen Jihoon ile bu kadar düşünceli olmasının beni etkilemediğini kendi kendime tekrar ederek içeriye geçmiştim.
Kapıyı kapatıp mutfak olduğunu düşündüğüm yere doğru ilerlemeye başladığında ben de hızlıca peşine takılmıştım.
Beni görmüyor olduğu için önümde yürüyen çıplak üst bedeni rahatça incelediğim kısa yolculuğumuzun sonunda mutfağa ulaştığımızda Jihoon dolapları karıştırmaya başlamadan hemen önce ada tezgahın kenarında ki sandalyeleri işaret ederek oturmamı söylemişti.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
first l is h ↦ hoonsuk ✔
FanfictionJihoon: bir şey söylicem ben aşık oldum 04.02.21 - 28.07.21