→9←Paket

510 51 9
                                    

Selam arkadaşlar. Bu bölüm hikayenin dönüm noktası diyebiliriz. Çünkü bu bölümden sonra oldukça maceralı, eğlenceli ve üzüntülü geçecek. Hızlı hızlı yazdığım için cümleler devrik olmuş olabilir. Ama beni anlayışla karşılayacağınızı düşünüyorum. Yorum ve voteleri yüksek tutalım lütfen. Sanırım yine çok uzattım. Neyse keyifli okumalar. #MizBaek ♥

Mina yeni güne huzursuzca gözlerini açmıştı. Sabahın güneşi gözlerini yakıyordu. Güzelce esnedikten sonra bağdaş kurarak yatağına oturdu. Fısıltılar içinde
'Dün gece yine rüya göremedim. Acaba rüyada olduğum için mi?' diye söylendi. O sırada aşağıdan dostlarının çığlıklarını duydu. Yataktan fırladığı gibi aşağıya indi. Birşey olduğunu hissetmişti. Onlara zarar gelmesini istemiyordu. Onlar Mina' ya, ailerinden emanetti. Her ne kadar Mina onlardan 3 ay büyük olsada yine de onları koruması gerektiğini düşünüyordu. O kadar hızlı adımlarla inmişti ki, dostlarının yanına geldiğinde nefes nefese kalmıştı. Ellerini dizlerine koyup taze bir nefes aldı. Kafasını yavaşça yukarı kaldırdığında Burcu ve Betül önlerinde bir kutuyla koltukta oturuyordu. Mina anlamsız bakışlarla karşılarında bulunan koltuğa oturdu. Betül korkuyla;
-'Az önce kapı çaldı. Ben de gazete ya da sipariş ettiğimiz başka birşey geldi diye kapıyı açtım. Açtığımda kapıda kimse yoktu sadece yerde bu kutu duruyordu. Üzerinde Latin alfabesiyle (normal Türkçe) senin ismin yazıyordu. Bu yüzden Türkiye' den geldiğini düşündüm. Heyecanla paketi açtık Mina nın bizden gizlisi yok diye. Ama açtığımızda içinde sadece bu not duruyordu.' dedikten sonra elindeki küçük kağıdı Mina' ya uzattı. Mina kağıdı eline alıp okudu.

'BENDEN KAÇAMAYACAKSIN. SENİ ÖLDÜRECEĞİM.' 

yazısını okuduktan sonra gözlerini korku ve endişeyle açtı. 'Kim beni öldürmek isterki' diye içinden geçiremeden edemedi. İliklerine kadar korku kaplamıştı vücudunu. Ama dostlarına belli edemezdi, o güçlü bir kızdı. Bu yüzden;
-'Aman kızlar. Ben de çığlıklarınızı duyunca kötü birşey oldu sandım.' dedi işi şakaya vurmak istercesine. Ama işin ciddiliğini Burcu savunuyordu.
-'Nasıl ya? Kimin yaptığını merak etmiyor musun? Senin düşmanın varmış Mina. Ya sana gerçekten zarar verirse. Madem kendini düşünmüyorsun. Bari seni seven, seni merak eden insanları düşün. Biz burada bizimle ilgisi olmadığı halde iki saattir korkudan kilitlenmişken senin yorumun sadece bu muydu yani?' dedi Burcu sinirle gözyaşlarını saklamaya çalışarak. Mina kollarını açarak Burcu' ya yöneldi. Burcu ya sarılarak;
-'Korkma benim sarı civcivim. Ben sizin hiç korkmanızı ister miyim? Tabii ki ben de kimden geldiğini merak ediyorum. Ama bu notun korkusuyla yaşayacak değilim, değiliz ya. O yüzden bir daha sakın böyle ağladığını görmeyeyim. Anladın mı?' dedi Mina. Burcu kafasını Mina nın omuzlarından çekerek Mina nın karşısına dikildi.
-'O zaman söz ver. Sana zarar gelmemesine, kendini koruyacağına, bizi merakta bırakmayacağına ve benden önce ÖLMEYECEĞİNE. Tamam mı? Söz ver' dedi Burcu. Mina, Burcu' nun neden böyle davrandığını iyi biliyordu. Ailesinden (babasından) görmediği sevgiyi dostlarından gördüğüne inanıyordu. Bu yüzden onlara asla zarar gelmelesini istemiyordu. Burcu' nun sorusunu fazla bekletmeden
-'Tamam söz veriyorum. Kendime zarar gelmemesine, sizi merakta bırakmayacağıma, kendimi koruyacağıma ve senden önce ÖLMEYECEĞİME söz veriyorum. Tamam mı?' dedi Mina. Burcu kafasını sallayarak tekrar Mina' ya sarıldı. Sanki yıllardır ayrıydı gibi sıkıca sarılıyordu. Kafasını kaldırdığında boynu bükük şekilde duran Betül' ü gördü.
-'Gel buraya sen de küçük baykuşum' dedi Mina. Betül hayır anlamında başını salladıktan sonra;
-'Bana da söz ver. Bir daha baykuşum demiycem diye' dedi afacan çocuklar gibi.
-'Ahh tamam sana da söz. Yok mu başkası' diye gülerek konuştu Mina. Betül ve Burcu ise hala az önceki kutunun şokuyla sadece tebessüm etmişlerdi.

7 KUYRUKLU RÜYA || Byun Baek Hyun ✔Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin