İlk Buluşma

12 1 0
                                    

Nur'dan;
Hepimizin farklı hayatları, farklı yaşayışları vardı. Hepimiz farklı hayallerimiz için çabalıyorduk. Benim öncelikli hedefim iyi bir üniversite kazanmaktı evden ve yaşadığım şehirden fazlasıyla bunalmıştım. Uzak olup kafa dinlemem gerektiğini,bunun bana iyi geleceğini huzur bulacağımı hissediyordum tam olarak bu düşüncedeydim. Sonraki planlarım ise herkes gibi güzel bı yuva kurmak iyi bir eşimin ve çocuklarımın olmasıydı. "İnsanın kaderinde eşi bellidir ve değişmez" derler. Bende eşimin kim olduğunu nerede ne yaptığını hep merak eder dururdum. Mustafa'yla karşılaştığımızda ise kalbim çok değişik atmıştı içimi farklı bir kıpırtı almıştı. Ve boş zamanlarımda vakit buldukça ki bu genelde gece herkesin uyuduğu vakit olurdu tableti alıp hemen onunla mesajlaşmaya başlardık. Derken günler günleri kovalıyordu bizde birbirimizi daha fazla tanımaya başlamıştık. O kadar çok ortak yönlerimiz vardıki hatta bir cümle kurarken bile birbirimizin kelimelerini tamamlıyor ya da aynı anda aynı cümleyi söylüyorduk. Bazen bu halimize gülerdik. Hatta Mustafa ,sen benim düşüncelerimi okuyorsun sanırım derdi. Çok uyumluyduk ve bu bizi birbirimize daha çok bağlıyordu. Ama Mustafa benim için çok iyi bir dosttu ve O'nu kaybetmek ,güzel giden bir yoldaşlığın bitmesini istemiyordum. O herkesten farklıydı benimle ilgileniyor beni dinliyor ve bana huzurlu hissettiriyordu. Bu benim ihtiyacım olan bir şeydi ve o bunu çok iyi sağlıyordu. Bir ad koymamız gerekseydi hiç düşünmeden elini tutup hayat arkadaşı olmak isterdim.
....
1 ay sonra
Zaman göz açıp kapayana kadar geçiyordu. Artık Mustafa'yı görmek yüz yüze konuşabilmek istiyordum. Mustafanın sesini sadece bir defa duymuştum yoğun ısrarlarım üzerine zar zor ses atmıştı onun dışında fotoğraf ve konferansta gördüğüm dışında onu fazla görmemiştim. Uzun zamandır kahve ısmarlamak istediğimi söyleyip duruyordum ve sonunda bunu gerçekleştirmeye karar verdik. Bir buluşma günü ve saati ayarladık. Belki komik gelecek ama birbirimizi tanıyabilmek için hangi kıyafetlerimizi giyineceğimizi bile sorup öğrenmiştik. Ben gördüğüm yüzü unutan birisi değildim ama Mustafa kolay hatırlayamayan biri olduğu için tanıyamazsa diye böyle bir şey yapmıştık. Tabi ben o kadar heyecanlı ve utanıyordum ki buluşma yerine tek başıma gitmek istememiştim ve en yakın arkadaşım Sude'ye söyleyip yanımda gelip yolda bana eşlik etmesini istemiştim. Sude de özel derse gideceği için bunu kabul etti . Ertesi gün geldi çattı ve büyük bir heyecanla hazırlanmaya başlamıştım. Ben biraz kiloluydum yüzümde sivilce lekelerim vardı kahverengi gözlü ve kısa boylu bir kızdım. Ne kadar onu arkadaş olarak görsemde yinede içimde bir filizlenmeler oluyordu ve bu yüzden beni beğenmemesinden korktuğum için yüzümü fondötenle kapattım. Sude'yle haberleştik ve anneme kütüphaneye kitap teslim etmeye gideceğimi söyleyip evden çıktım bu bir yalan değildi çünkü gerçekten kütüphaneye kitap teslim etmem gerekiyordu. Kitabımı da yanıma alıp Sude'yle karşılaşacağımız yol üstünde ilerlemeye başladım. Heyecanımı bir türlü atamıyordum. Yoldayken Sude'ye sürekli güzel olmuş muyum sence beğenir mi beni diye soruyordum. Sude artık bu sorularımdan bunalmıştı "bırak sen değil o kendini begendirsin !" Diyordu bana. Bir ara yolda duraksayıp parfümümü çıkarıp sıkmaya başladım heyecandan o kadar çok sıkmışım ki Sude "çocuğu ilk buluşmadan zehirleyecen" demişti. Yavaş yavaş yaklaşıyordum ki telefonum çaldı,arayan O'ydu  . Telefonu heyecanla açtım .
-Neredesin ? Ben geldim.
-Yoldayım yaklaştım bende geliyorum.
-Tamam kapatma da.....
-.....
-...gelene kadar konuşalım sıkıldım.
O kadar heyecanlanmıştım ki telefonu hemen kapatmıştım . Tekrar telefon çaldı arayan yine O'ydu.
-Efendim?
-Telefonu niye kapattın?
-Tamam dedin diye kapattım yürümeye devam ediyordum.
-Kapatmada konuşalım diyordum.
-Yaa duymadım gerçekten kusura bakma .
-Önemli değil nerdesin.
- Yaklaştım sayılır. Caminin ordayım.
-Bende meydanda bekliyorum heykelin oradayım.
- Tamam o zaman.
-Tamam geliyorum hadi kapat.
-Tamam görüşürüz.
Gelince hemen onu gördüm ve tanıdım.Sude'ye orada işte dedim. Sude" Hani ? Nerede? Hangisi?" Peşpeşe sorularını sıralıyordu. O'nu gösterdiğim sırada yanına gelmiştik bile . Sude'yle sarılıp vedalaşırken Sude kulağıma "hiç gözüm tutmadı haberin olsun" dedi. Bense hiç aldırış etmedim yeni tanımaya başlamıştım sonuçta. Sude yanımızdan ayrılırken onunla hoşgeldinleştik ve öncelik olarak kütüphaneye doğru yürümeye başladık. Mustafa uzun boylu , zayıftı ,uzun ve düz saçları vardı ve alnından yana doğru sarkmıştı, kahverengi gözleri vardı. Kütüphaneye gittik kitabımı teslim ettikten sonra ise kahve içeceğimiz yere gittik. Kahvelerimizi söyledik. Beklerken sohbet etmeye başladık. Kahvelerimiz geldi 3ü 1 aradaya heycanla şeker eklemiştim. Mustafa fazladan şeker eklemeyi seviyormuş bende farketmeden onun yaptığını yapınca şaşkınlığıma güldüm. Vaktimiz çok güzel geçmişti . Kahvelerimizi içip çıktık ve başka yere oturmaya karar verdik. AVM ye girip oturduk orda sohbet etmeye başladık. Mustafa'nın gözlerinde öyle bir ışıltı vardıki bu beni heyecanlandırıyordu. Kafamı başka yere çevirsem bile beni izlediğinin farkındaydım. Aslında biz ilk buluşmada sus pus olacağımızı düşünmüştük ama tam tersine sanki yıllardır arkadaşmış gibi sohbet ettik güldük durduk. Aramızdaki enerji doyumsuzdu. Gitme vakti geldiğinde ise ağlamak istiyordum çünkü hiç gidesim gelmiyordu. Sonsuza kadar yanında kalabilirdim. Mustafa'nın da üzüldüğü gözlerinden ve yüzünden belli oluyordu. İstemeye istemeye vedalaşmak zorunda kaldık. Ellerimiz hiç birbirine değmedi hiç sarılmadık ama içimden ona kemiklerini kırarcasına sarılmak geliyordu yinede ilk kez buluştuğum birine böyle bir yakınlık göstermek istemedim. Ve evime doğru yol almaya başladım.

Kalbimin OrtağıHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin