ABİS

Bölüm 1: Birleşim

Siz hiç hayatınızı riske attınız mı?
Ölümle yüzleştiniz mi ya da?
Sevdikleriniz, değer verdiğiniz insanlar öldü mü?

-Hera'nın anlatımı ile-

Telefonumun titreme sesiyle beraber uykumdan uyandım. Arayan Alvina'ydı. "Efendim Alvina." Dedim. Alvina'da sinirli bir şekilde konuşmaya başladı. "Hanımefendi zahmet olacak ama kapıyı açar mınız?" Telefonun kapanmasıyla dudağımı aşağı bükerek kapıyı açmak için yola koyuldum.

Kapıyı açtığımda Alvina sinirini burnundan soluyordu. "Ne oldu ne bu sinir?" Dedim korkaraktan. Birden başını bana çevirip konuşmaya başladı. "Kapıyı en az yüz kez çalmışımdır o Yosun ve Çiçek'i de kırk kez aradım acmadılar nerdesiniz siz? Öküz mü oturdu içinize. Birden korktum!" Bu muydu dercesine kaşlarımı havaya kaldırıp bir bakış attım.

Yosun ve Çiçek konuşa konuşa salona geldiler. "Telefonlarıniz nerede sizin?" Alvina'nın bağırışıyla hepimiz korktuk. "Vallahi benim telefonum uçak modundaydı. Biliyorsunuz şirketten mesaj gelince öbür telefona geliyo o yüzden fazla dert etmedim." Yosun'da Çiçek'i onaylayarak söze koyuldu. "Benim telefonum sabahtan beri kayıp. Ben de nerede diye arıyorum." Dedi. Alvina biraz daha kızıp yumuşadı ve hepimiz sofra hazırlamak için mutfağa gittik.

Biz, dört kişi bu evde yaşıyorduk. Üniversitelerimiz bitmişti. Hepimizin bir işi vardı ama bizi ortak noktada buluşturan bir yer vardı. Biz ajandık.

Sessiz sakin sofrayı kurduk ve yemekleri yemeye başladık.

"Yarın görevi halletmek icin partiye gideceğiz biliyorsunuz." Diyerek konu açtı Çiçek. "Evet yarın erken kalkıp şirkete gideceğiz." Devam ettirdi sohbeti Alvina. Biz de Yosun'la kızları onayladık.

*

Gece olduğunda son hazırlıklarımızı yapıyorduk. "Kızlar." Yosun bize seslendi ve hepimiz kafamızı ona çevirdik. "Olur da bana bir şey olursa-" Alvina sözünu kesti "Olmayacağını biliyoruz sus." Yosun susmasını söyleyerek tekrar konuşmaya başladı. "Ya eğer olursa, şirketteki kahve makinesini eve alın onu ben almıştım şirkete." Çiçek "Gerizekalı" diyerek yastık fırlattı Yosun'a.

Bir saat sonra hazırlıklar tamamlandı ve hepimiz yattık.

Sabah saat altıydı. Kızlarla hemen hazırlanıp şirkete gelmiştik. Ceo'muz olan Barış Bey planı anlatmaya başladı.

"Evet kızlar plan şu; Yosun ve Hera davetli olacak. Alvina ve Çiçek ise garson. Kumar partisi özel konuklar ağırladığı için iş insanı olan Jale Hanımın evine gideceksiniz ve davetiye alacaksınız. Merak etmeyin destek ekibiniz olacak. Bize lazım olan çocuğun fotoğrafını görmüştünüz. Adı Ateş. Yirmi beş yaşında. Çete yardımcısı ve bizim çeteye giden kapımızın anahtarı. Size güveniyorum kızlarım başaracağınızı biliyorum hadi gidin simdi." Ellerini şaklatarak bize tezahurat yapan Barış Bey'e gülüp şirketten ayrıldık.

Arabaya bindik ve planın birinci aşamasıni gerçeklestirmek için yola koyulduk.

"Kızlar." Dedi Çiçek.

"Evet." Dedi Yosun.

"Hani biz Alvina'yla garson olucaz ya. İşte acaba bize mutfaktan yemek falan verirler mi? Benim içim kıyılır."