Kızlar, Alice'in şaka yaptığını falan düşünürler ve gülmeye başlarlar. Alice şaşırır.
"Neye gülüyorsunuz ? Ciddiyim."
Kızların yüzündeki ifade aniden silinir. Cedric olayı merak edip sorar.
"Neye gülüyorsunuz? Merak ettim."
Kızlar birbirine bakar.
"E şey Cedric sana bir şey sorman gerek. Ama bu dediklerim bizim aramızda."
Alice, herkese bakar.
"Söz mü ?"
Herkes 'söz' anlamında başlarını yukarı aşağı sallarlar. Ardından sözüne devam eder.
"Hani bu pek bilmiş bir kişi var. Adı Draco. Soyadını hatırlamıyorum. Onun sevgilisi varmış doğru mu ?"
Şaşırırlar ve Hermonie soru sorar.
"Neden sordun ki şimdi durduk yere ?"
Alice kızlara bakar ve konuşmaya başlar.
"Sevgilisi beni tehdit etti. Draco beni uçuş dersinde kurtardı diyebiliriz."
Hermonie olayı romantik bulup;
"Ya ne kadar tatlı. Çok romantik."
Herkes Hermonieye dik dik bakar.
"E yani şey. Neyse demedim ben öyle bir şey."
Cedric , Alice'e soru sorar.
"Evet. Sevgilisi var. Linda adı. O bildiğim kadarıyla 2. sınıf. Hatta Slytherin o da. Hiç görmedin mi odada ?"
Alice şaşırır ve kafasını sallar.
"Hayır. Ya da evet. Bir kere gördüm. Zaten genellikle direkt uyurum. Bir kızla konuşuyordu."
"Konuştuğu kız siyah saçlı ve ela gözlü mü ?"
Ella, Cedric'e dik dik bakar. Cedric bunu fark eder.
"Yani şey. Eğer dediklerimdeki özelliklere sahipse o en yakın arkadaşı. Adı Rain. Rain Maxim."
Ortayı derin bir sessizlik kaplar. Ardından Alice merak ettiği bir şeyi sormasıyla sessizlik bozulur.
"Draco'nun beni ' kurtardığı' haberini kimin yaydığını biliyor musunuz ?"
Herkes birbirine bakar.
"Eğer biliyorsanız söyleyin."
"Evet arkadaşlar Ella haklı. Biliyorsanız söyleyin. Alice öğrenince napacaksın?"
Alice düşünür.
"Neden böyle bir şey yaptığını soracağım. Bakalım ilk günden benimle derdi neymiş."
Hiç kimseden ses çıkmayınca ;
"Neyse arkadaşlar tanıştığıma memnun oldum benim işim var."
Herkes başını sallar.
"Nereye gidiyorsan Alice ?"
"Bir arkadaşa sözüm var Ella."
Alice, Jackson'ı arar ve en sonunda göl kenarında onu bulur. Yanına gider ve korkutmadan sessizce geldiğini belli eder.
"Ohom"
Adrian arkasına bakar.
"A hoşgeldin. Otursana."
Alice kayanın üstüne oturur.
"Sözüm vardı sana, boş vaktim vardı. Yanına geleyim dedim."
Adrian gülümser.
"İyi yaptın. Seni görmek güzel. Birazdan yemek yenecek istersen beraber gideriz. Olur mu ?"
Alice kafasını sallar ve gülümser.
"Tabi olur. E nasılsın ?"
"Seni gördüm daha iyi oldum. Sen nasılsın ? Okulda dedikodun çıkmış."
Alice'in morali bozulur.
"Sende mi duydun."
"Bütün okul biliyor diye duydum. Ama sıkma canını iki güne unutulur. Başka bir dedikodu çıkar."
Alice gülümser.
"Umarım."
Biraz sohbet ettikten sonra yemek vakti gelir.
"Gidelim mi ? İstersen daha sonra tekrar konuşuruz."
Alice kafasını sallar.
"Tabi ki."
Oturdukları yerden ayağa kalkarlar ve yürürler. Ardından kapı açılır ve büyük salona gelirler.
Draco, Alice ve Adrian'ı beraber içeri girerken görür. Alice masasına , Adrian masasına oturur. Daha sonra Alice'in yanına William gelir.
"Selam."
"A selam William. Naber ?"
"İyi sen?"
Draco yanlarına gelir. Alaylı bir tavırla.
"Bayan Smith. Demek 2. sınıf Gryffindor öğrencileri ile takılıyorsunuz."
Alaylı bir biçimde güler.
"Sanane Malfoy. Sen sevgiline baksana. Rahat bırak beni."
"Çok basitsin Alice Smith."
Alice, Draconun dediğine anlam veremez ve arkasına bakar. Adrian'ın ona baktığını görür görmez kafasını çevirir. Yemekler yenir. Alice yatmak için odaya çıkarken birinin kolunu tuttuğunu hisseder. Arkasına bakar.
"Noldu Adrian ?"
"Biraz konuşabilir miyiz ?"
"Tabi ama çabuk olursa harika olur."
Kimsenin olmadığı bir yere geçerler.
"Draco neden seninle uğraşıyor ?"
Alice şaşırır.
"Bilmem. Canı sıkılıyor herhalde."
Adrian kafasını sallar.
"Bir sorun mu var ?"
"Hayır yok. İyi geceler."
"İyi geceler."
Alice odasına doğru çıkar. Adrian'ın ve Draco'nun neden öyle davrandığını kafasının içinde sorgulamaya başlar.
****
Oy Vermeyi ve Yorum Yapmayı Unutmayın 😘
