#2

617 36 3
                                    

*Yeni bir bölümle karşınızdayım. Umarım hoşunuza gider.*

İyi okumalar 🌺

•••••••
2 EYLÜL SALI

Sabah olur. Alice uyanır ve üstünü giydikten sonra aşağı inmek için kapıdan çıkar. Merdivenlerden inerken Alice , Ella ve Ellie ile karşılaşır. Alice onları görünce sevinir ve ;

"Kızlar şuan sizi görmek bana ne kadar iyi geldi bilemezsiniz."

Ella, Alice'in bu dediklerini duyunca kötü bir şey olduğunu sanar ve hemen lafa atlar.

"Kötü bir şey mi oldu ? İlk günden nasıl kötü bir şey olabilir. Alice bela mıknatısı gibisin!"

Ellie ve Alice , Ella'nın bu haline gülmeye başlarlar. Ardından Ellie ;

"Ella sakin. Bence kötü bir şey olmadı. Sadece Slytherin binasındaki insanlar soğuk olurlar ve Alice de buna alışık değil. Öyle değil mi Alice ?"

Alice, Ellie'nin duygularına tercümanlık ettiğini görünce dayanamayıp sarılır ve ardından konuşmaya başlar.

"Çok sağol Ellie. Resmen duygularımı hissettin ve tercümanlık yaptın. Evet Ellie'nin dediği her şey doğru. Çok soğuk insanlar. Ya da bana öyle geliyor bilmiyorum. Masaya gittiğimde iki kişi dikkatimi çekti size daha sonra anlatacağım."

Der ve kapı açılır. Herkes binasının olduğu masaya oturur. Alice boş bulduğu yere oturur.

Ardından yanına biri gelir ve Alice'in boş gördüğü yanına oturur

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Ardından yanına biri gelir ve Alice'in boş gördüğü yanına oturur. Alice kafasını kaldırır ve açıkçası şaşırır. Ardından yanına oturan kişi konuşmaya başlar.

"Öncelikle hoşgeldin. Tanışma fırsatımız olmadı. Ben William Morgan. 2. sınıf öğrencisiyim."

Alice, William'ın bu kadar mütevazı olmasını hayranlıkla izler ve ardından o da kendisini tanıtır.

"Selam bende Alice Smith."

El sıkışırlar ve ardından William lafına devam eder.

"İstersen sana yemekten sonra okulu gezdirebilirim. Yani derslerden sonra. Şimdi derslerin vardır. Öyle değil mi ?"

Alice, William'ın dediği her şeyi şaşırarak dinler.

"Evet şimdi iksir dersi varmış sanırım. İksir dersinin Profesörü kim biliyor musun ?"

William başını onaylarcasına sallar.

"Evet biliyorum. Şurada gördüğün Profesör Snape."

William'ın eliyle işaret ettiği yere bakar ve Profesörün de ona baktığını görür.

"Profesör neden buraya doğru bakıyor?"

"Bilmem. Genellikle değişik kişiliği olan bir Profesördür. Kimse henüz anlamış değil"

"Anladım sağol."

Alice yemeğine döner ve yedikten sonra derse gitmek için odasına çıkar. Kitaplarını alır. Odadan çıktıktan sonra merdivenler hareket etmeye başlar. Alice çok farklı yerlere gelir ve henüz bir yeri bilmediği için kaybolmak da istemez. Ardından koridorda yürümeye başlar. Karşısına biri çıkar ve ona nasıl derse gideceğini sorar.

"Pardon bir şey sorabilir miyim ?"

O kişi Alice'ı takmaz ve yoluna devam eder. Alice kaybolmak istemediği için onun arkasından yürür. Ardından tanımadığı kişi arkasını döner ve Alice ona çarpar.

"Soruma cevap verir misiniz lütfen ? Derse yetişmem gerek."

Karşısındaki kişi onu baştan aşağı süzer. Alaylı bir tavırla cevap verir.

"Siz birinci sınıfları hiç anlamıyorum. Madem bilmiyorsunuz neden tek geziyorsunuz."

Alice, dediklerine şaşkınlıkla bakar ve ardından konuşmaya başlar.

"Pardon anlayamadım ? Sizde birinci sınıf oldunuz. Şıp diye şuan bulunduğunuz sınıfa geçmediniz!"

Karşısındaki kişi Alice'in tavrına güler ve ekler.

"Umarım derse yetişebilirsin."

Alice olduğu yerde dona kalır. Tanımadığı kişi yürümeye devam eder. Alice arkasından bağırarak;

"Hayatımda tanıdığım en gıcık insansın bay bilmiş."

"Teşekkür ederim. Bayan Smith."

Alice dediğine anlam veremez ve yürümeye devam eder. Daha sonra merdivenlerden birinden yürümeye başlar ve sonunda sınıfı bulur. Kapıyı tıklar ve içerir girer.

"Üzgünüm Profesör. Yeni olduğum için henüz hiçbir yeri bilmiyorum ve az önce kayboldum. Girebilir miyim ?"

Profesör 'tabi' anlamında başını sallar. Alice boş bir sıraya oturur ve kitaplarını çıkarır. Sınıftaki birkaç kişi Profesör Snape'in bu davranışını garip bulur. Daha önce hiçbir öğrencisine böyle iyi davrandığı görülmemiştir. Alice konunun olduğu sayfayı açar ve profesör konuşmaya başlar.

"Öncelikle hepinize merhaba. Ben Severus Snape. Bu dönem ve ileri dönemlerdeki iksir öğretmeninizim. Şimdi 12. sayfadaki büyüyü size öğreteceğim."

Herkes Profesörün dediği sayfayı açar ve herkes kazanlarının başına geçer.

"Bugün yapacağımız iksirin adı Barış Yudumu. Nasıl yapacağımızı ya da nasıl bir iksir olduğunu bilen önceden araştırmış olan var mı ?"

Maria elini kaldırır ve Prf. Snape söz hakkı verir.

"Endişeyi azaltmak ve heyecanı yatıştırmak için kullanılan bir iksirdir."

"Teşekkürler Maria. Arkadaşlar bu iksir yapılması zor bir iksirdir. Malzemeler kesin bir sırayla katılmalı ,mutlak bir zaman boyunca karıştırılmalı ve en son malzeme katılmadan önce iksirin kaynatıldığı ateşin ısısı belirli bir seviyeye düşürülmelidir. Şimdi kitaptan da yola çıkarak lütfen bu iksiri yapmayı deneyin."

Herkes ufak da olsa bir şeyler yapmaya çalışır. Alice'in yaptığı sırada Profesör Snape yanına gelir ve Alice'i izlemeye başlar.

Yaptığı her adımın eksiksiz ve anlatıldığı gibi yapılması hoşuna gider

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Yaptığı her adımın eksiksiz ve anlatıldığı gibi yapılması hoşuna gider. Alice başarılı bir şekilde iksiri tamamlar ve birkaç deneme sonunda iyice gelişir. Ardından ders süresi biter ve sınıftan dışarı çıkar.

°°°°°°°°°

Oy Vermeyi Unutmayın !

Sarıl BanaHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin