Sabahın ilk ışıklarıyla gözünü açan Selin derin bir nefes alıp,yatağından kalktı.
Odasında ki cama yaklaştı ve pencereyi araladı. En sevdiği mevsimdi ilk bahar. Hem soğuğu hem sıcağı bir arada yaşamak hoştu onun gözünde. Penceresinin kenarına oturup hemen yanında ki sigara paketinden,bir dal sigara alıp dolgun dudaklarının arasına koydu.
Çakmağını alıp hiç tereddüt etmeden sigarasını yaktı.Uzunca bir nefes alıp sigarasının ucuna doğru üfledi. Duvarında ki saate baktı ve okulun son gününe hazırlanması gerektiğini fark etti.
Sigarasını bitirip küllükte söndürdü sonra,ağır adımlarla yatağının yanında ki komidine ilerledi ve telefonunu eline aldı.
Müzik uygulamasına girip en sevdiği ve neredeyse her gün dinlediği playlist'ini açtı.
Çalan şarkı çok güzeldi.
(Yüzyüzeyken konuşuruz - Dinle beni bi')Dolabına yaklaştı ve giyecek bir şeyler aradı.
Siyah kot pantolonunu,siyah cropunu ve de kareli gömleğini yatağının üzerine koydu.
Odasında bulunan banyoya girip,duşun suyunu açtı ısıyı ayarlayıp,üzerindekileri çıkardı. Ilık suyun altına girdi,suyun üzerinde ki etkisini hissedip gözlerini yumdu. Rahatlıyordu yavaş yavaş. Gözlerini açıp amber kokulu şampuanını eline aldı. Birazını avucuna alıp saçlarını bir güzel yıkadı.Kısa bir süre sonra çıkıp kurulandı ve yatağının üzerinde ki kıyafetlerini giydi.
Saçlarını kuruttu ve şekil verme işleminde bulunmadı doğuştan düz olan saçlarını sadece tarıyor ve kremler sürüyordu her zaman. Yerden siyah sırt çantasını aldı ve içine şarj aletini,cüzdanını,gerekli bir kaç şey ve de az önce sıktığı parfümünü koydu. Akılı saatini koluna takıp saate baktı saat sekizi çeyrek geçiyordu. Kapısını açtı ve annesinin odasına uğradı. Gece işten geç gelen annesini saçlarından öpüp dış kapıya ilerledi.
Anahtarını çantasına atıp,siyah renkte olan konverslerini ayağına geçirdi. Bağcıklarını bağlayıp merdivenlerden inmeye başladı.Kulaklıklarını takıp 'Berkant bag/Garezi var.' Dinlemeye başladı.
İçinde ki kelebeklerle okula doğru ilerliyordu. Bugün son gündü koca bir dönem boyunca onu izlemiş ve içinde ki hoşlantıya engel olamamıştı...Doruk Arınç hayallerinden bile güzeldi onun gözünde.
Okulun kapısından içeri girdi ve tam arkasında onun sesini duydu. Arkadaşlarıyla son günün heyecanını paylaşıyordu. Arkasını dönüp kısa bir süre ona baktı O ise ona sataşmakta olan Güney'i pataklamakla meşguldü.Dikkat çekmemek için sınıfına doğru ilerledi kapısına baktı ve vay be dedi ne kadar çabuk geçti bu yıl diye düşündü. On birinci sınıfı bitirmişti artık.
Zil çaldı ve herkes sınıflara dağıldı. Güney ve Rüya sınıfa girdi,yerlerine oturdular. O bu sınıfta değildi. Karşı sınıftaydı Selin her zaman üzülmüştü bu duruma.Sınıfın ortak öğretmeni karnelerle birlikte geldi. Yıl sonu notlarını herkes merak ediyordu. Öğretmen sırayla herkesi çağırdı. Güney ondan önceydi ayağa kalkan Güney şakayla karışık bir şeyler söyledi ve sınıftakileri güldürdü. Karnesi alıp geçmişim allahtan diyip yerine oturdu. Öğretmenin Selin Akay demesiyle kendine gelen genç kız. Ayağa kalktı ve karnesini aldı. Gayet iyi sonuçları vardı bu onu biraz da olsa mutlu etmişti.
Yerine geçmek üzereydi ki arka cebinde ki telefonu titredi.Arınçbey: Hey !
Arınçbey: Neden yazıyorsun ne istiyorsun bilmiyorum ama seni engellemeyeceğim. Lütfen sende sınırları zorlama :)Dahliax: Um,ah teşekkürler.
Arınçbey: Soruma cevap alamadım ?
Dahliax: Zamanı gelince öğrenmeye var mısın ?
Arınçbey: Pekala,bir sapık veya ruh hastası olmadığına nasıl emin olacağım ?
Dahliax: Aynı okulda okuyoruz,sana zarar verecek olsaydım çoktan verirdim,Buna ne dersin ?
Arınçbey: Ben ikna oldum şahsen. Zekisin :)Dahliax: Bilmediğim bir şey söyle ;)
Arınçbey : Görüşürüz.
Dahliax: Görüşeceğiz :))
Bölüm sonu 🥰
Oy ve yorumlarınızı esirgemeyin lütfen 🙏🏻