.
Karnesini aldıktan hemen sonra okuldan çıkmıştı. Okulunun hemen yakınında ki sahile doğru ilerliyordu. Yol üzerinde ki sakin kafelere göz attı. Bir iki saat sonra bu kafeler tıklım tıklım dolar oturacak bir masa kalmazdı.
Yol üzerinde gördüğü tekel markete girip iki şişe bira aldı kendine ve de bir paket soslu mısır.
Sahile varmıştı bile,insanlardan uzak bir noktaya oturdu. Çantasından sigarasını çıkardı ve bir dalını dudaklarına yerleştirip ateşle tutuşturdu. Poşetten bir bira çıkardı ve açıp oldukça büyük bir yudum aldı.
Etrafına şöyle bir göz attı ve onu gördü Doruk ona doğru mu geliyordu ?
Kaçmalıydı hemen şu an kaçmalıydı ama kaçamazdı doruk anlayabilirdi.
Ona doğru yaklaştı doruk minik bir tebessüm edip,
"Çakmağını kullanabilir miyim ?"diye sordu.
Selin tabi diyip çakmağını doruğa uzattı. Parmakları değmişti,Selin sakinleşmeliydi. Sigarasını yakan Doruk teşekkür edip oradan uzaklaştı.
Uh az önce ne olmuştu öyle çok ani olmuştu her şey. Bu Selin için büyük bir şeydi.
Güney,Rüya ve o kumlara oturmuş bir şey hakkında konuşup gülüyorlardı.
Tam o sıra da Rüya ile göz göze geldiler. Rüya onu tanıyordu,bir kaç defa konuşmaları bile olmuştu. Üstelik aynı sınıftalardı.
Rüya Güney'e bakıp bir şeyler söyledi ve ayağa kalktı. Selin kafasını denize çevirdi birasından büyük bir yudum daha aldı. İçi resmen yanıyordu,büyük bir yangındı bu. Kalbi yanıyordu en çokta.
Rüya ona doğru yaklaştı,hey diye seslendi Selin'e.
Kafasını ona çeviren Selin gülümsedi.
"Imm şey selam Selin,bizimle oturmak ister misin e tabi biriyle buluşmayacaksan ?"bu büyük bir teklifti. Selin şaşırmıştı ama bunu karşısındaki ki kıza belli edemezdi.
Şöyle bir düşündü,bugünü hoşlandığı çocukla geçirebilirdi. Hemde belki yeni arkadaşlara sahip olurdu. Cevap bekleyen Rüyaya bakıp olur dedi çantasını ve bir bira olan poşeti alıp onların yanına doğru ilerledi.
"Selam ben Selin."diyerek kendini tanıttı.
Doruk ve Güney ismini söylemişti ama Selin onları zaten tanıyordu.
Kısa bir sohbet etmişlerdi. Selin mutluydu herkes kendine aldığı içecekleri yudumlayıp bir şeyler anlatıp,gülüşüyorlardı.
Güney komik bir çocuktu keza Dorukta öyle,Rüya ise sadece onları dinleyip kahkahalara boğuluyordu.
Selin bir kaç defa Dorukla göz göze gelmişti.
Üstüne üstelik Doruk bir kaç defa bir şeyler anlatırken Selin'e bakarak anlatmıştı.
Selin'den.
Derin bir sohbete dalmıştık herkes bir anısı anlatıyordu ve fazlasıyla komiklerdi anıları gülmekten çenem ağrımıştı.
Telefonumun sesiyle susup bana döndüler. Arayan annemdi bekletmeden açtım telefonu.
"Efendim anneciğim."
"Sahildeyim okuldan arkadaşlarımla."
"Beni bekleme güzelim ye sen yemeğini,seni seviyorum." Diyip kapattım telefonu.
Rüya bana bakıp nerede oturduğumu sordu bende okulun arkadasında ki kütüphanenin oralarda olduğunu söyledim.
Bana dönen Doruk şaşırmıştı,"Daha önce nasıl karşılaşmadık,bende oralarda oturuyorum." Demişti. Şaşırtıcıydı hemde fazlasıyla üstelik ben bunu nasıl fark etmemiştim.
"Ben pek evden çıkmam çıktığım tek yer okul o yüzden olabilir."diyip gülümsedim.
"E o zaman bundan sonra beraberiz." Diyen Güney'e dönmüştük hepimiz. Tebessüm edip kafamı sallamıştım,Rüya ise çığlık atıp kesinlikle diye bağırmıştı. Çok canlı bir kızdı içi hep kıpır kıpırdı.
*
Öncelikle merhabalar henüz aklımda belirli bir kurgu yok. Şu an sadece içimden nasıl gelirse o şekilde yazıyorum. Bir süre bölüm atmayacağım ve kitabın yada bu minik hikayenin gidişatını düşüneceğim. Bu bölüm bonus gibi bir şey olsun. Çünkü üzerine çalıştığım çok farklı bir hikaye var. Tüm enerjimi ona veriyorum diyelim. Bölümü kontrol edemedim vaktim olmadığı icin yanlışlarımı mazur görün.
Desteklerinizi esirgemezseniz sevinirim.
Minik yıldızı turuncuya boyamayı ve bir kaç yorum atmayı unutmayınız 🧡
