[TR] Assasins Creed Unity

2-2 Leonardo Da Vinci

Klasik yuvarlak dar hapisaneler, camsız, ışıksız... Rüzgarın sesi ve o küf kokusuyla birleşmiş Poyraz rüzgarı ve martı seslerini de düşününce onaylamıştı. Bir deniz kalesinde müebbet hapisteydim. Ama burada çok kalacağımı düşünmüyorum. Neden mi bu kadar eminim? Sadece izleyin. Duvardan sesler gelmeye başladı, ama patlama gibi değil delinme gibi. Yukarıdan gelen ışık demetiyle gözlerim kamaştırdı, hemen gözlerimi ovuşturup yukarı baktım. Tanıdık bir ses :
- Yardıma ihtiyacın var mı Ezio?
- Leonardo biraz gecikmedin mi sence?

Ben Konuşurken Üçgen biçiminde 3. deliğide açmıştı. Geri çekil diye bağırdı ve tavan birden yere çöktü. Yukarı çıkıp sarıldıktan sonra
- Teşekkür ederim seni yerde ararken gökte buldum.
- Hah ha, gel seni yeni bebeğimle tanıştırayım, ( Leonardo icatlarına sevgilileri gibi hitap ederdi, şizofren değildi işine aşıktı sadece)

Çatıda oradan oraya atlarken kenarıya, denizle Kara'nın kaynaştığı Sınıra geldik. Kocaman kanata benzeyen ortası boş bir alet vardı.
- Çalışıyor değil mi?
- Kağıt üstünde öyle ama hiç denenmedi, dedi şüpeli
- Sen buradan nasıl çıkacaksın
- Nasıl girdimsem, biraz alaylıydı ama emindi.

Hemen aletin altına girip geriye çektim. Koşmaya başlayıp kendimi aşağı bıraktım. Yere hızla düşüyordum. Leonard arkadan bağırdı:
- Ağırlığını arkaya ver!

Dediğini yaptım ve suya Sıfır bir şekilde kurtardım kendimi, ayaklarım suya değiyordu giderek yükselmeye başladım ve çığlığı bastım bu şey bir harikaydı.

Yaklaşık yarım saat yol aldıktan sonra rüzgar duruldu ve denize yavaşça indim. Allah' tan bu alet suyun üzerinde duruyordu. Hemen üstüne çıktım ve yanımdan bir geminin geçmesine dua ettim. Neyse ki şuanda bulunduğum sular ticaret yolunun üzerindeydi.

Edward' dan

-Kaç kişi Mürettebat kaldı?
-8, efendim.
-Çok az acilen adam bulmalıyız en yakın kara...
-23 Kuzey 17 Batı enleminde, dedi sözümü keserek.
-Hadi ama Jason, daha birkaç saatliğine denizciyim sadece yön söyle olur mu?
-Evet, efendim
-...
-3 dümen sola efendim.

Ezio ya geri dönüyoruz

Susuzluğum artmıştı. Nasıl oluyorda buradan kimse geçmezdi? Ah! Ileride bir siyahlık gördüm. Bu bayrak! Bu bayrak! Korsan bayrağı. (Resimdeki bayrak)Yağmurdan kaçarken doluya yakalandık iyi mi?

Yanıma yanaştıktan sonra ip atıp beni yukarı çektiler. İki kişi koluma girip kaptan odasına sürükledi. Kapıyı açtıklarında ne göreyim!

- EDWARD!!