AŞKA VERİLEN SÖZ

Bölüm 5

Aleyna denen şu kız kayrayı dudağından öptü biraz kıskanmış olabilirdim. Onların öpüşmesini izleyemezdim şezlonglara doğru yürüdüm kayra tekrar onu ittirdiğinde saf saf kayraya bakıyordu. Kayra kafasını bana çevirdiğinde önüme döndüm bu kız kimdi eski sevgilisi falan mı ne kadar rahat biriydi kulaklığımı takıp denizdeki insanları izlemeye başladım biraz sonra Serra ile Burak yanıma gelip yandaki şezlonglara kuruldular arkama baktığımda kayra sinirli bir şekilde şu aleyna denen kızla konuşuyordu bir şeyler söyledi bu tarafa döndü bende önüme döndüm yanımdaki şezlonga oturdu güneş gözlüğümü taktım uzandı beni izlediğini fark edebiliyordum . Serra ile Burak denize girmişlerdi Serra el salladı el sallayıp gülümsedim bu ne diye beni izliyordu yüzsüz kesinlikle eski sevgilisiydi  neden bu kadar takıyordum cidden bilmiyorum seviyor olabilir miydim belki de sadece hoşlantı ama bunun önüne geçmeliydim verdiğim söz  ne olacaktı peki ya çok üzülürsem ya kayraya çok bağlanırsam  Serra bana sesleniyordu “eda sende gel su çok güzel “ onu dinleyip kulaklığımı ve güneş gözlüğümü çıkardım denize girdim bu çocuk beni takip mi ediyordu arkamdan geliyor Allahım kurtuluş yok güzel bir tatil olur diye düşünmüştüm deniz hafif soğuktu biraz sonra alıştım suya biri beni kucağına aldı  baktığımda kim olacak kayra “bırak beni  o aleynayı alsana” diye çığırdım neden söylediysem kendini değerli zannedecek “bırak beni seni şapşal “ dedim “çırpınmayı bırak bence yoksa seni fırlatırım “ “yapamazsın” diye çığırıp çırpınmaya devam ettim ancak kayra sözünün arkasında durup beni fırlattı neye uğradığımı şaşırdım “aptal” diye fısıldadım sinirle çıktım bu çocuk salak mıydı  ya boğulsaydım kolumdan tuttu ve kendine çekti kalbim ağzımda atıyordu sanki dudaklarımız arasında çok az bir mesafe vardı gözlerine baktığımda dudaklarıma bakıyordu gözlerim dudaklarına kaydı belimden tutuyordu ittirmeye çalıştım ama bırakmıyordu “kayra bırak istersen” diye fısıldadım bana baktı ve gülümsedi dudağıma yaklaştı ona bir ders vermem gerekiyordu öpücek gibi yapıp ben onu denize ittim bir süre sudan çıkmadı “kayra şakanı yemedim şuan sudan çıkarmısın” dememe rağmen çıkmadı korktum ve ittiğim yere daldım beni kendine çekti suyun altında boğulacak gibi oldum fark ettiğinde su yüzüne çıkardı şapşal şapşal gülüyordu “ne gülüyorsun aptal boğuluyordum” dedim sarıldı “ sana zarar verecek değilim bunu hala anlamadın mı “ dedi “yaptıklarından anlaşılmıyor “ dedim “aleyna yüzünden bana trip mi atıyorsun gerçekten sen”  “tripmi güldürme banane senin sevgilinden” “o benim sevgilim değil “ “bana açıklama yapmak zorunda değilsin” dedim . Serra yanımıza gelip “oo çifte kumrular” dedi “ne çifte kumrular ama” diye fısıldadım ve şezlonga doğru yürüdüm oturdum gözlüğü ve kulaklığımı taktım gözlerimi kapadım uzandım bana gıcıklığına mı açıklama yapıyordu hele Serra çifte kumru ne demesin diye düşünürken Serra yanıma geldi “kızdın mı “ diye sordu masum bir surat ifadesiyle “ hayır neden kızıyım o ara kayraya sinirliydim seninle ilgisi yok “ “kayra sana değer veriyor bence iyi davran çocuğa “ dedi doğruldum “gerçekten değer veriyor mu “  “sen gelip oturdun suratı asıldı  hızlı bir şekilde yüzmeye başladı bence değer veriyor yada ötesi de var “ şaşkın şaşkın Serraya baktım  gözlüğümü çıkardım ardından denize baktım  kayra gerçektende kötü gözüküyordu oturdum hiç bir şey yapamazdım ona yakın olsam bana iyi gelir miydi  acaba ? verdiğim söz pek bunu gerçekleştirmeyecek gibi  acıktığımı fark edip burağın yanına gittim “ biz Serrayla acıktık Burak yemeğe gidelim” ben arkamı döndüm Serraya yürürken kayraya söyledi toplandık ve otele döndük herkes üstünü değiştirip aşağıda bekleyecekti öyle yaptık biz Serrayla indiğimizde burakla kayra bir şeyler konuşup gülüyorlardı ben direk arabaya yürüdüm kapıyı açıp bindim Serra ile Burak tek yemek yiyeceklermiş bende mecburen kayra ile gitmek zorunda kaldım “benden hoşlanmıyorsun ve mutlu değilsin dimi “ dedi “evet yenimi anladın” demekle yetindim çenesindeki kasların belirginleştiğini fark ettim arabayı daha hızlı kullanmaya başladı ağaçlıktı her yer nereye gidiyorduk hiçbir fikrim yoktu kayra kafasını birden direksiyona vurmaya başladı emniyet kemerimi takmamıştım ilk defa kayraya baktığımda onun ki takılıydı tam takacaktım ki karşıdan gelen korna sesiyle gözümün kapanması bir oldu

SERRADAN

telefonum çalıyordu eda arıyordu “efendim eda “ diye açtık karşımdaki ses erkekten geliyordu ”kaza yapıldı biz ambulansı  çağırdık ancak sizde gelirseniz iyi olur Fethiye devlet hastanesindeler “ nutkum tutulmuştu burağa anlattım olanları hemen gittik “ eda arslan ve kayra altınok “ neredeler kaza olmuş gittiğimizde eda yoğun bakımdaydı gözlerim doldu boğazım düğümlendi. Burak kayranın durumunu sormaya gitti geldiğinde yere oturmuş bacaklarımı kendime çekmiş hıçkırarak ağlıyordum eda yanımda olmasa ne olacaktı napacaktım o benim her şeyimdi . edanın emniyet kemeri takılı değilmiş kayranın takılıymış  belki onunda takılı olsaydı bu kadar kötü olmazdı kayranın öenmli bir şeyi yokmuş eda yoğun bakımdaydı ne yapacağımı bilmez halde akşama kadar ağladım yüzü bembeyaz bşr makineye bağlı halde yatıyordu içeri girmemize izin vermiyorlardı saat gece yarısı çoktan geçmişti kayra elinde serumuyla bize doğru yürüyordu kaşı patlamıştı yüzünde birkaç morluk ve kolu ezilmişti  edaya baktığında gözünden bir damla yaş aktı naptım ben diye bağırdı edanın odasının camına vurdu camlar olduğu gibi kırıldı ve aşağı indi kayranın eli kanıyordu doktorlar gelip kayraya sakinleştirici yaptılar ayağa kalktım çok barbat bir durumdaydım edaya baktığımda biraz sarsıldım ardından gözlerim karardı.

EDADAN

Belli belirsiz bir ses duyuyordum yanımda kayra oturuyordu gözümü açamayacak kadar yorgun ve halsiz hissediyordum  “ seni çok seviyorum sen ölseydin kendimi öldürürdüm senin yerinde ben olmalıydım sen beni sevmiyorsun belki ama bana uzak davranman canımı yakıyor senin canını yakan benim canımı alıyor” dedi ve sustu gözlerimi hafiften açtığımda kayra duvara bakıyordu gözlerinden yaşlar akıyordu.