MİNİK SERÇE

148 78 38
                                    

Bilgi: Bu kitap 2021'de yazılmıştır, 2024'de ise yayınlanmaya başlanmıştır.

"Yaşayan her şey ölmek için doğar."

Zaman kavramını yitirdiğinizde artık hiçbir şeyin önemi kalmıyordu

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Zaman kavramını yitirdiğinizde artık hiçbir şeyin önemi kalmıyordu. En yakınınızdan gelen bir bıçak darbesi dahi buna dahildi. Yalanlar ortaya çıktığında canınızı acıtan yalanlar değildi, onları söyleyen yalancılardı.

Benim yalancılarım ise şuan ortadaydı.

Piyon gibi kullanıldığımın farkına varmam zaman kavramını yitirdiğim gün ortaya çıktı. Ancak bilmiyorlardı. Ben şeytanın kızıydım. Yalanları var eden bir kadının yuvasından doğmuştum.

Ben, Almira Bağlar.

Bana verilen bu hayatı yakıp yıkacak, daha sonra yeniden var edecektim.


20.02.2021

Eskişehir'in üstünde dolaşan kara bulutlar tek bir kişiyi hedef almıştı. Günden güne kısalan siyah saçları çökmüş omuzlarının üstünden sarkıyordu. Yeşil, yosun gözleri bir duvara bakar gibi karşısındaki adama bakıyor ve onu dinliyordu. Almira Bağlar güzeldi. 20'li yaşlarının başında, okumaya çalışan bir kızdı. Siyah kısa saçları, yeşil gözleri, keskin yüz hatlarına sahip bir yüzü ve yüzünde kapatmaya çalıştığı benleri vardı. 1.75 Boylarında olsa da minik bedeni onu daha da küçük gösteriyordu.

Karşısındaki adam ise amcası tarafından ayarlanmış, onunla görüşmek üzere bulundukları restorana gelmişti. Adam ondan yaşça büyük olmasına rağmen içinde Almira'ya karşı beslediği sapkın düşüncelerle ona bakıyordu. Adam amcasının yaşındaydı. Uzun boylu ve yakışıklı biriydi. Ancak kendi kızından bile küçük biriyle ileri düzeyde sapkınlık besleyen duygular besleyemezdi.

"Amcam istediği için buradayım beyefendi, sizinle görüşmek istemiyorum."

Almira kuru dudaklarını sonunda araladığında ifadesi bozuldu adamın. Almira derin bir nefes alarak çantasını masanın üstünden elleriyle kavrarken adam konuşmaya başladı.

"Ancak ben seninle görüşmek istiyorum Mira. Hem belki beni seveceksin, neden hemen reddediyorsun ki?

Adamın kahverengi gözleri Almiraya ışıltıyla bakarken, Almira sıkkınca bir nefes vererek ayağa kalktı. Onu bekleyen koruma kapının orada telefonundan amcasını arayarak Almira'nın eve geçeceğini haber verdi. Almira çantasını alarak kapıya doğru ilerlerken peşinden adam ayağa kalkmış ve kolunu tutmuştu. Almira kaşlarını çatarak ona baktığında Tufan çoktan yanına gelmiş ve adamın onu tutan ellerinden ayırmıştı. O sırada ise onu izleyen yabancılardan habersizdi.

"Kızın yaşındaki biriyle görüşmeye utanmayacak mısın?"

"A-ama anlaşabiliriz! Amcan tam bana göre olduğunu söylemişti!"

Almira restorandan hızlı adımlarla çıktığında ise Tufan onu takip etmiş, ondan önce davranarak arabanın arka koltuğunu açmıştı. Almira arkasında onu izleyen iki çift gözle arabaya bindi. Biri amcasının yaşında olan o adamdı. Ancak diğeri, onun geleceği ve geçmişi olacak o kişiydi.

Almira arabaya bindiğinde ensesinde hissettiği ürperme hissi ile camdan dışarıya baktı. Ve o an göz göze geldiler.

Siyah ve yosuna bulanmış bir tablodaki gözleri anımsattı Almiraya. İnci karası gözler ona odaklanmış bakarken adamın yüzündeki ifadeyi çözemedi Almira. Önüne dönerek Tufana baktığında, Tufan arabayı çalıştırmış ilerlemeye başlamıştı.

Tufan dikiz aynasından Almiraya baktı.

"Almira bir sorun yok değil mi?"

"Hayır, yok."

Aklı ona bakan bir çift siyah gözde kalsa da umursamamaya çalışarak camdan dışarıya baktı.


"Zamanı tanrı yaşar; insanoğlu ölmek için türemiş."

19.02.2021

Büyük bir masanın etrafında toplanmıştı bütün büyükler. Masanın ortasında ise üç fotoğraf  vardı. Her bir sandalyede oturan adamlar Türkiye'nin belki de dünyanın gelmiş geçmiş en güçlü mafya liderleriydi. Hepsi sessizlik içerisinde birbirlerine bakıyor ve toplantının başlaması için Mano'yu bekliyorlardı.

Kendi aralarında Mano kelimesini bi şifre olarak seçmişlerdi. Casus anlamında kullandıkları için pek bir önemi yoktu.

Ahşap kapı açıldığında içeriye Mano girdi. Casus. Masadaki her bir göz onu bulurken o sadece masanın üstünde bulunan fotoğraflarda gözlerini gezdirdi. Fotoğraflarda bir kız vardı. Bazı yerlerde tekerlekli sandalyede bazı yerlerdeyse ayakta durduğu fotoğraftı. Ancak tek bir fotoğrafta kızın yanında bir adam duruyordu.

Demir Bağlar.

"Benden ne istiyorsunuz?"

Genç adamın dudaklarından çıkan bu cümleyle masa başındaki adam konuştu.

"Kızı kullanarak babası ve amcasıyla ilgili bilgi toplaman gerekiyor. Kızın yaşadığı eve girmen gerek. Gerekirse kızla duygusal bağ kur ancak bilgiler ve o kız bu işin sonunda elimizde olacak."

"Karşılığında?"

"Abin serbest kalacak."

"İşinin olduğunu bil."

Selam!

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Selam!

Nasılsınız?

Umarım iyisinizdir...

Bölüm hakkındaki düşüncelerinizi benimle paylaşmayı unutmayın.

Bir yerde mantık hatası veya yazım hatası gördüğünüzde bana bildirirseniz sevinirim!

Bir sonraki bölümde görüşmek üzere!

Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: Jul 05 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

MİNİK SERÇEHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin